Define dedikodusu uğruna resmi gözetim altında yok edilen 12 bin yıllık Dipsiz Göl skandalı ve sonrasında yaşananlar, bürokratik köhnemişliğin de en çarpıcı fotoğrafı oldu. Türkiye’nin bir doğal hazinesinin yok edildiği olayda, benzer bütün olaylardaki gibi, sorumlular hatalarını kabul edip harekete geçmek yerine akıl almaz bahanelerin ardına sığınmayı tercih etti.
KENAN BUTAKIN
Gümüşhane’de doğa harikası buzul döneminden beri varlığını sürdüren 12 bin yıllık Dipsiz Göl’ün resmi izinle defineciler tarafından kurutularak kazılması ve ardından toprakla doldurulması skandalına eleştiriler gelmeye devam ediyor. Definecilere izin veren Valilik tepkiler üzerine define izni veren yetkilileri görevden aldıklarını olayla ilgili de soruşturma başlattklarını açıkladı.
Ardından da Kültür ve Turizim Bakanlığı yaşananlarla ilgili sorşturma başlattığını duyurdu. Doğa harikası gölün kurutulması skandalı ile ilgili verilen resmi izinle ilgili asıl sorumlu olan Valilik ardından DSİ, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Gümüşhane Üniversitesi ile birlikte gölün tekrar eski haline getirilmsi için çalışma başlattı. Vali Kamuran Taşbilek ardından göl bölgsinde incelemelerde bulundu. Ancak uzmanların da kazı yapıldığı sırada dediği gibi gölün eski haline gelmesi pek de mümkün görünmüyor. Yetkililer de incelemeleri sonrasında gölün tekrar su tutması ve eski haline gelmesi için karların eridiği ilk bahar dönemini bekleyeceklerini açıkladı. Bütün bu yaşananlara rağmen hiç bir yetkilinin çıkıp sorumluluğu üstlenmemesi bir yana ardı ardına gölün buzul dönemden kalmadığı sadece bir su birikintisi olduğu açıklamları gelmeye başladı. Hatta göl sahasında teknik inceleme yapan Gümüşhane Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Alemdağ: “Basında belirtildiği gibi Dipsiz Göl’ün buzul gölü olma olasılığı teknik olarak mümkün değil; Bu alana su birikintisi de diyebiliriz” iddiasında bulundu. 12 bin yıldır aynı bölgede kimse için tehdit olmayan göl Dumanlı köyü İstavroma Yaylası’nda yaşayan vatandaşları aniden rahatsız etmeye başladı. Göl sahasında yapılan incelemelr sırasında Vali Kamuran Taşbilek’ten ‘Dipsiz Göl’ün insanların ölümüne neden olduğu gerekçesiyle kapatılmasını istedi. Köylüler Dipsiz Göl’ün aynı yer olmadığını savundu.
Bu arada Dipsiz Göl’de bütün tepkilere rağmen 10 Kasım’da başlayıp 14 Kasım’da biten kazılarla ilgili 14 Kasım’da Gümüşhane Valiliğince bir açıklama yapılmıştı. Açıklamada hazırlanan ruhsata istinaden 6 Kasım 2019’da belirtilen alanda İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Müze Müdürlüğü temsilcileri ile jandarma ekipleri gözetiminde define kazısı yaptırıldığına işaret edilerek, “Alan eski haline getirilmiştir. Define araması yapılan alanda taşınır, taşınmaz herhangi bir kültür varlığına rastlanmamıştır” denildi. Öte yandan Trabzon Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün olumlu görüşleri, Valiliğin de onayıyla Gümüşhane Müze Müdürlüğü nezaretinde gölü kurutup kazan iki iş adamı hakkında ise bu güne keder herhangi bir işlem yapılmadı. Çevre ve Şehirlicik Bakanı Murat Kurum Dipsiz Göl alanının dohal sit alanı ilan edileceğini açakladı.
