Balıkesir'in Sarıbeyler köyünde üretilen bu ekmek hem tok tutuyor hem de uzun süre bayatlamıyor. Eşek sırtında 7 günde götürülen bu ekmeği gören ise resmen savaşa koşuyor. İşte seferberlik çöreğinin geçmişi…
Tarih boyunca birçok savaşa katılan Türkiye'nin bugünlere gelmesi de hiç kolay olmadı. Mehmetçik cephede savaşırken Türk kadınları da askerlerimizi bir an olsun yalnız bırakmadı. Yeri geldi cepheye mühimmat taşıdı. Yeri geldi yaraları sardı. Sayısız emeğiyle her daim Mehmetçiğin yanında olduğunu gösteren Türk kadını hazırladığı erzaklarla da cepheye yardımlarını sürdürdü. Seferberliğin yalnızca cephede olmadığını gösteren şanlı Türk kadını kadınının emeğini gösteren bir ürün ise “seferberlik çöreği”dir. İşte seferberlik çöreğinin geçmişi…
7 GÜNDE CEPHEYE ULAŞTIRILDI
Balıkesir'in Savaştepe ilçesinde hala üretimi yapılan seferberlik çöreğinin tarihi herkese duygulandırdı. 28 yıldır fırıncılık yapan Fatma Erdil, haftanın her günü ürettiği çöreğin hikayesini de dolu gözlerle anlattı. Erdil, seferberlik çöreğinin zamanında Çanakkale'de harbe götürüldüğünü söyledi. Fatma Erdil, Köydeki bütün erkeklerin cepheye gitmesi ile birlikte köye muhtarlık yapan Ayşe adındaki bir kişinin kalan kadınların el ele vererek seferberlik çöreği yaptığını dile getirdi. Yapılan çöreklerin köhünlere doldurularak eşek sırtına bağlandığını ifade eden Erdil 7 günde Çanakkale'ye ulaştırıldığını belirtti. O tarihten bu yana yapımına devam edilen seferberlik çöreğini tadan ise savaş günlerini bir kez daha yad ediyor.
UZUN SÜRE TOK TUTUYOR
Seferberlik çöreğinin özelliklerine değinen Erdil, en büyük iki özelliğinin tok tutması ve uzun süre bayatlamaması olduğunu belirtti. Ekmekleri yaparken kök Maya kullandıklarını söyleyen Erdil, pişirme yönteminin de önemli olduğunu belirtti. Çöreğin yapım aşamalarına değinen Fatma Erdil şu sözleri dile getirdi:
“Akşamdan ekşi mayamızı tutarız. Ekşi mayamızın içine bir bardak yoğurt, bir çorba kaşığı şeker, yarım bardak sıvı yağ, zeytinyağı kullanırız biz. Bir tabak da tarhanamızı ıslatırız. Tabi 100 yıllık kök mayamız da olur, o mayamızla birlikte yaklaşık 2 kilogram unla buluştururuz. Sabah da çalışacağımız hamura ekşi mayamızı ekleriz. Annelerimizden de bu şekilde gördük, hiç değiştirme yapmadık. Aynı şekilde devam ediyoruz.”
COĞRAFİ İŞARETLE TESCİLLENDİ
Bölge halkının muharebe yıllarında bir araya gelerek yaptığı seferberlik çöreğinin içerisinde un, yoğurt, zeytinyağı, şeker ve tarhana mayası bulunduğunu söyleyen Erdil, coğrafi tescilli bir ürün olduğunun da altını çizdi. Nesiller de sürdürülen bu geleneğin temsilcilerinden biri olan Fatma Erdil, Sarıbeyler’de gelinlerin, düğünlerin ve ölümlerin hiçbir şekilde çöreksiz kalmayacağını vurguladı.
Gelinlere ikram edilen bu çöreğin giderken çantalarına koyulduğunu ifade eden Erdil, seferberlik çöreğinin bir yere gidilirken mutlaka hediye edildiğini söyledi. Fatma Erdil, “Bizim ayakta durma sebebimiz o, vatandaşların bu geleneği devam ettirmesi. Herkes kendi memleketinde ne varsa onu yaşatsın. Ben elimden geldiği kadar bu ürünümüzü yaşatmaya çalışıyorum.” dedi.
