İklim değişikliğinin karanlık yüzü: Tehlike altındaki tür sayısı 2 kat arttı

İklim değişikliğinin karanlık yüzü: Tehlike altındaki tür sayısı 2 kat arttı

İklim değişikliği nedeniyle yaşanan aşırılıklar dünyanın çeşitli yerlerinde etkisini göstermeye devam ediyor. Küresel ısınma ile birlikte tehlike altındaki canlı türü sayısı son 9 yılda yaklaşık 2 kat artarken uzmanlar, iklim değişikliği sonucu ortaya çıkan risklerin, birçok türün neslini tehlikeye soktuğu değerlendirmesinde bulunuyor.

2023 yılında İklim değişikliği ve El Nino etkisiyle küresel sıcaklık ortalamalarında rekor değerler kaydedildi. Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından hazırlanan ve nesli tükenme tehdidi altında olan türlerin yer aldığı Kırmızı Liste, 2023'ün bitmesine kısa süre kala güncellendi.

Meydana gelen aşırılıklar nedeniyle tehlike altındaki canlı türü sayısı son 9 yılda yaklaşık 2 kat artarken, uzmanlar, iklim değişikliği sonucu ortaya çıkan risklerin, birçok türün neslini tehlikeye soktuğu değerlendirmesinde bulunuyor.

KIRMIZI LİSTE'DEKİ TÜR SAYISI 2 KAT ARTTI

2014 yılında Kırmızı Liste'de 73 bin 686 olan değerlendirilen canlı türü sayısı 157 bin 190'a, 22 bin 103 olan tehlike altındaki tür sayısı ise 44 bin 16'ya yükseldi.

Afrika'daki Turkana Gölü'nde yaşayan büyük dişli Turkana Gölü soyguncusu (brycinus ferox), iklim değişikliğinin habitatlarda yol açtığı bozulmalar ve aşırı avlanma nedeniyle "en az endişe" kategorisinden "hassas" kategorisine dahil edildi.

Atlantik somonunun (salmo salar) popülasyonu, 2006-2020 yılları arasında yüzde 23 azalırken, bu durum Kırmızı Liste'deki statüsünün "en az endişe" sınıfından "yakın tehdit" sınıfına taşınmasına neden oldu.

Nesli tükendiği düşünülen fakat yeniden görülmeye başlayan kıvrık boynuzlu oriks (oryx dammah), Çad'da yeniden görülmesi üzerine "tehlike altındaki tür" listesine dahil edildi.

Kazakistan, Moğolistan, Rusya ve Özbekistan'da yaşayan sayga antilobu, (saiga tatarica) koruma çalışmaları sonucu "kritik tehlike" listesinden "yakın tehdit" listesine alındı.

'TATLI SU BALIĞI TÜRLERİNİN YÜZDE 25'İ TEHLİKE ALTINDA'

Açıklanan verilere göre dünyadaki tatlı su balığı türlerinden değerlendirmeye dahil edilen 14 bin 898 türden 3 bin 86'sının nesli, tükenme tehdidi altında bulunuyor. Bu türlerin en az yüzde 17'si su seviyelerinde azalma, mevsimlerin değişmesi ve yükselen deniz suyunun nehirlere taşınması gibi iklim değişikliğiyle bağlantılı olaylardan etkileniyor.

Nesli tükenme tehdidi altında olan tatlı su balığı türlerinin yüzde 57'si kirlilik, yüzde 45'i barajlar ve su kullanımı, yüzde 33'ü istilacı türler ve hastalıklar ve yüzde 25'i aşırı avlanma nedeniyle risk altında bulunuyor.

Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Deniz ve Yaban Hayatı Programı Müdürü Ayşe Oruç, güncellenen Kırmızı Liste verilerine göre, iklim değişikliğinin Atlantik somonundan yeşil deniz kaplumbağalarına kadar giderek artan sayıda türü tehdit ettiğini belirtti.

'AKDENİZ DİĞER DENİZLERE GÖRE DAHA FAZLA ISINIYOR'

Akdeniz'in diğer denizlere kıyasla yüzde 20 daha fazla ısındığını dolayısıyla biyoçeşitlilik kaybının önüne geçilmesi için iklim değişikliğiyle mücadele çabalarının güçlendirilmesine ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Oruç, yaşanan iklim değişikliğinin deniz kaplumbağası türlerini olumsuz etkilediğini söyledi.

Oruç, deniz kaplumbağası popülasyonunun, balıkçılıkta hedef dışı av, sahillerde yapılaşma, kirlilik ve habitat bozulması gibi insan kaynaklı bir dizi faaliyetin etkisi altında olduğuna, sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek için uzun dönemli veriye ihtiyaç duyulduğuna işaret etti.

'EKOSİSTEMLERDE KÖKLÜ BOZULMALAR MEYDANA GELEBİLİR'

Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Baran Yoğurtçuoğlu, iklim değişikliğinin ve insan faaliyetlerinin etkisi sonucu hayvan türlerinin gelecek yıllarda daha hızlı yok olabileceği, bu durumun da ekosistemlerde köklü bozulmalar meydana getirebileceği uyarısında bulundu.

Türkiye'de 1980'lerde birkaç istilacı balık türü bilinirken, bugün bu rakamın yaklaşık 25'e yükselmesindeki nedenler arasında ticari hareketlilik ile birlikte iklim değişiminin de yer aldığını hatırlatan Yoğurtçuoğlu, hayvanların tatlı ve tuzlu suların ısınmasıyla birlikte adapte oldukları bölgelerden daha üst enlemlere doğru göç etmek zorunda kaldığını belirtti.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN