İşte ittifakın hükümet programı

İşte ittifakın hükümet programı

Millet İttifakı’na dönüşen altı parti, hükümet programı niteliğindeki ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni duyurdu. Enflasyonun tek haneye indirilmesinden, Suriyelilerin güvenle gönderilmesine kadar her alandaki kritik başlıklarda somut vaatler sıralandı. Tam mutabakatla ortaya konulan ‘daha çok adalet daha çok özgürlük daha çok refah’ hedefinin ortak sorumlulukla yerine getirileceği vurgulandı.

Millet İttifakı, liderlerin katılımıyla ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metini’ni Ankara’da açıkladı. İttifakın hükümet programı da olan metinde Kültür alt başlığı altında geniş vaatler sıralandı. Sanatın ve sanatçının korunmasına yönelik bir dizi adım sıralandı.

Vaatlerin en dikkat çekeni ise sektörün tamamını ilgilendiren ilgili yasa ile ilgiliydi. ‘’5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununu ve ilgili ikincil mevzuatı başta sanatsal ifade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldıracak bir anlayışla gözden geçireceğiz. İlgili kanun ve yönetmeliklerde anadilinde kültürel ve sanatsal üretimin önünde engel oluşturan maddeleri muğlak ifadelerden arındıracak ve istismara açık olmayacak biçimde düzenleyeceğiz’’ denilen metinde şöyle devam edildi:

ORTAK DİJİTAL VERİ BANKASI KURULACAK

‘’Ulusal ve yerel kültür şuralarını düzenli aralıklarla toplayacak, kültür politikalarını tüm paydaşların katkı ve katılımlarıyla oluşturacağız. Ülkemizde üretilen kültür ve sanat ürünlerini dijitalleştirerek bir veri bankasında muhafaza edilmesini sağlayacak, Türkiye Kültür Envanteri veri tabanını oluşturacağız. Her yıl bir ‘Türkiye Kültür Şehri’ seçeceğiz. Vakıflar Genel Müdürlüğü, Anıtlar Yüksek Kurulu ve Koruma Bölge Kurullarını gerçek anlamda özerk hale getireceğiz. Ülke genelinde Kültür Bakanlığı Alan Başkanlıklarının sayısını artıracak, yetkilerini uluslararası normlar (UNESCO ve ICOMOS) çerçevesinde düzenleyecek, personel yapısını donanımlı hale getireceğiz. Alan Yönetim Başkanlıkları bünyesinde “kültürel, tarihi ve doğal peyzaj koruma kurulu” yapılanmasını oluşturacağız.

BÜTÇEDEN DESTEK ARTIRILACAK

Kültürel Mirası Koruma Enstitüsü kuracağız. Kültür ve sanat elçileri programı başlatacağız. Kültür ve sanat faaliyetlerinde yerel yönetimlerin etkisini artıracak. Bütçeden kültür e sanata ayrılan kaynakları artıracak, özel kesimin bu alana daha fazla deste olmasın teşvik edeceğiz. Bağımsız çalışan sanatçıların sosyal güvenlik ve emeklilik haklarıyla ilgili yaşanan sorunları gidereceğiz. Devlet Tiyatroları, Opera ve Bale ve diğer sanat kurumlarımızın kadro ve diğer özlük hakkı sorunlarını çözeceğiz. Kültür endüstrileri içinde yer alan, mesleki tanım ve statüleri hala belirsiz olan mesleklerin NACE kodlarının ivedilikle oluşturulmasını sağlayacağız.

MÜZİK SERLERİ KAYIT ALTINA ALINACAK

Müzik meslek birlikleriyle ülke sathında kampanyalar düzenleyerek müzik emekçilerinin ve eserlerinin kayıt altına alınmasını sağlayacağız. İl Kültür Müdürlükleri bünyesinde müzisyenlerimizin eserlerini ücretsiz şekilde kayıt altına almalarını sağlayacak ses kayıt stüdyoları kuracağız. Sanatçı Dayanışma Merkezleri kuracağız. Kültür ve sanat alanında kamu tarafından sağlanan destekler şeffaf bir biçimde verecek, desteklerin yerinde kullanımını titizlikle takip edeceğiz. Sanatçı gelirleri üzerindeki vergi yükünü hafifleteceğiz. Gençlere kültür ve sanat aktivitelerinden 25 yaşına kadar ücretsiz yararlanabilmeleri için kültür kartı vereceğiz.

E-KİTAPTA KDV SIFIRLANACAK

E-kitap’ta KDV’yi sıfırlayacağız. Kültür endüstrilerindeki vergi yükünü azaltacağız. Sanatçının telif haklarını koruyacak; ihlalden ve korsandan korunması için her türlü tedbiri alacağız. 5846 sayılı telif yasasına açık bir hüküm olarak eser sahibinin telif sözleşmesini iki yıl içinde yeniden düzenleme hakkı saklıdır ibaresini ekleyeceğiz. 5646 Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü İcralar ve Fonogramlar Andlaşmasına Katılmamızın Uygun Bulunduğu Hakkında Kanunu Avrupa Birliği mevzuat ve direktiflerine uyumlu hale getireceğiz.

HER İLDE BİR ŞEHİR MÜZESİ

Tarihi ve kültürel potansiyeli yüksek olan illerimizde en az bir adet büyük ve modern bir müze yapacağız. Her ilde bir şehir müzesi açacağız. Müzeler Adası Programını başlatacağız. Özel sektörün müze yapımı ve işletmeciliğini teşvik edeceğiz. İzinsiz kazı ve kültür varlığı tahribine ilişkin yaptırımları arttıracağız.

KÜTÜPHANE YASASI ÇIKARILACAK

Kültür varlıklarının kaçakçılığının önlenmesine yönelik ilgili kurumlar bünyesinde uzmanlaşmış personel ve birimler oluşturacağız. Yurtdışına kaçırılmış tarihi eserlerimizin iadesi hususunda etkin bir mücadele yürüteceğiz. Siluet ve dokuyu korumak adına koruma amaçlı imar planlarında tampon bölgeler oluşturacak ve Tarihi Kentsel Peyzaja ilişkin yasal ve yönetsel çerçeveyi güçlendireceğiz. Kütüphane yasasını çıkaracağız.

ULUSAL SİNEMA ENSTİTÜSÜ KURULACAK

Ulusal Sinema Enstitüsünü kuracağız. Sinema sektörünün gelişimi için meslek liselerinde sinema bölümleri kuracağız. Gezici Sahne projesini başlatacağız. Özel tiyatroları destekleyeceğiz. Türkiye’yi festival yasaklarıyla değil festival teşvikleriyle gündeme gelen bir ülke hüviyetine kavuşturacağız. Mülki İdare Amirlerinin, konser, festival, etkinlik, fuar gibi kitlesel katılımlı faaliyetler için önceden hazırlanmış yönetmeliğin çerçevesi dışında hiçbir şekilde kısıtlayıcı ve yasaklayıcı bir tasarrufta bulunamamasını sağlayacağız. TRT yayınlarında kültürün hak ettiği yeri almasını sağlayacak, diğer dillerde yapılan yayınların uluslararası etkisini artıracağız.

Kültürel Diplomasi adı altında lisansüstü programları açacağız. Kültür ve sanat eğitimini ilkokuldan yükseköğrenime örgün ve yaygın biçimlerde yeniden planlayacağız. Sanatta üstün yetenekli çocuklarımızın ulusal ve uluslararası eğitimlerini ve yetenek geliştirmelerini devlet olarak destekleyeceğiz. Harika Çocuk Yasasını güncelleyerek yeniden işlerlik kazandıracağız. Plato Kentler programını başlatacağız. Engelsiz Sanat Portalı kuracağız. Sahaflara özgün niteliklerini koruyacak şekilde yaşamalarını sağlayacak destekleri vereceğiz. Süreli yayınların dağıtımındaki tekelci yapıyı kırıp, rekabeti yeniden inşa ederek kültürel çeşitliliği canlandıracağız. Sanat eserlerine saldırı ve sanatçıya yönelik şiddeti önleyecek tedbirleri alacak, söz konusu suçlarda iyi hal ve infaz indirimi uygulanmamasını sağlayacak düzenlemeleri yapacağız.’’

TL YENİDEN İTİBAR KAZANACAK ENFLASYON TEK HANEYE İNECEK

Millet İttifakı ‘Mutakabat Metni’ni dün geniş bir toplantıyla açıkladı. Ekonomiye geniş bir yer verilen mutabakatta TL’nin yeniden istikrar kazanacağı, enflasyonun tek haneye ineceği ve Türkiye Varlık Fonu’nun kapatılacağı da paylaşıldı. Merkez Bankası’nın yeniden bağımsızlığını kazanacağını paylaşılan metinde, yeni KKM hesabının açılmayacağı da bildirildi. KÖİ projelerine Hazine dışında garanti verilmeyeceği de aktarılanlar arasında.

Millet İttifakı’nı oluşturan 6 siyasi parti, devlet yönetiminde ve ekonomide hedefleri, reformları, politikaları, içeren Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni açıkladı. Metinde ekonomik sorunlara dikkat çekildi. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal katıldı.

Bir dizi reform niteliğinde yenilik sıralayan 6 siyasi parti, Türkiye’yi orta gelir tuzağından kurtaracaklarını bildirdi. TL’ye yeniden itibar kazandıracaklarını paylaşan Millet İttifakı, enflasyonu da iki yıl içinde tek haneye indireceklerini paylaştı. Türkiye’yi ‘Yüksek Gelirli Ülkeler’ arasında kalıcı bir konuma getireceklerini sırayalan ortak mutabakatın detayları şöyle sıralandı:

AKILCI POLİTİKALARI DEVREYE ALACAĞIZ

Ekonomik dengeleri tahkim edecek, makroekonomik ve finansal istikrarı tesis edecek tutarlı ve akılcı politikaları güçlü bir program çerçevesinde uygulayacağız. Enflasyonu iki yıl içinde düşük tek haneye kalıcı bir biçimde indireceğiz. Türk lirasına yeniden itibar ve istikrar kazandıracağız. Ortalama büyüme hızının yüzde 5’in üzerinde gerçekleşmesini sağlayacağız.

KİŞİ BAŞI MİLLİ GELİR 2 KATINA ÇIKACAK

Beş yılın sonunda dolar cinsinden kişi başına milli gelirimizi en az iki katına çıkaracağız. Beş yılda en az 5 milyon ilave, nitelikli ve insan onuruna yaraşır gelir sağlayan iş imkanı oluşturacak, işsizliği tek haneye indireceğiz. 2018 sonrasında yeniden gündeme gelen aşırı yoksulluğu sıfırlayacağız. Beş yılın sonunda yıllık ihracatı 600 milyar dolar seviyesine, ihracatın kilogram değerini 2 doların üzerine, yüksek teknoloji ürünleri ihracatının payını ise iki katına çıkartacağız.

PARLAMENTER SİSTEMLE YENİ STRATEJİ OLUŞTURACAĞIZ

Başlangıçta Cumhurbaşkanına, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçildiğinde ise Başbakan’a doğrudan bağlı Strateji ve Planlama Teşkilatı’nı kuracağız. Hazine’yi Maliye Bakanlığı’ndan ayırarak ayrı bir Bakanlık şeklinde yeniden yapılandıracağız.

SERVET TRANSFERİ POLİTİKASINA SON VERECEĞİZ

Haksız gelir ve servet transferi sorunlarına da çözüm bulacaklarını ileten Millet İttifakı Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin de “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sonrası dönemdeki haksız gelir ve servet transferi ile rant devşirmeye dayalı politikalara son verecek, gelirin bireyler, haneler ve bölgeler arasında adil ve dengeli dağılımını sağlayacağız. Son yıllarda ciddi biçimde kötüleşen kamu mali dengelerini kontrol altına alacak, borç ve faiz yükünün sürdürülebilir seviyelerde tutulmasını sağlayacağız.”

TÜRKİYE YENİDEN YATIRIM YAPILABİLİR KONUMA GELECEK

Uluslararası döviz rezervlerini güçlendireceklerini metinde paylaşan Millet İttifakı” Türkiye’yi yeniden “Yatırım Yapılabilir Ülke” kredi notuna kavuşturacağız. Ekonomi kurumlarının güçlendirilmesi ve yeniden yapılandıracağız. Cumhurbaşkanına bağlı, liyakatli ve deneyimli denetim personeli ve uzmanlardan oluşan “Durum ve Hasar Tespit Komitesi’ni” oluşturacak, Komiteyi kurumlardan veri ve bilgi temini noktasında tam yetkiyle donatacağız.”

VARLIK FONU’NU KAPATACAĞIZ

İktidara geldiklerinde Türkiye Varlık Fonu’nu kapatacaklarını ifade eden Millet İttifakı “Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nu asli fonksiyonuna geri döndüreceğiz. Türkiye İstatistik Kurumu yasasını yeniden düzenleyerek; Başkanın Bakanlar Kurulu Kararıyla, Başkan Yardımcılarının ise Başkanın teklifi üzerine üçlü kararname ile atanmasını sağlayacağız.

Süre tamamlanmadan görevden almaya izin veren halleri açıkça belirleyecek, Başkan ve Başkan Yardımcılarının TÜİK Kanunu dışındaki bir düzenlemeye dayalı olarak görevden alınamamasını temin edeceğiz. TÜİK istatistiklerinin akademisyen ve uzmanlardan oluşan komisyonlar tarafından düzenli biçimde kalite ve güvenilirlik testine tabi tutulmasını zorunlu hale getireceğiz.”

MERKEZ BANKASI YENİDEN BAĞIMSIZLIĞINA KAVUŞACAK

Merkez Bankası’nın bağımsızlığına vurgu yapan Millet İttifakı, yeni bir mevzuata imza atacaklarına değindi. Açıklama şöyle sürdü: “Merkez Bankası kanununda temel görevleri, araç bağımsızlığını ve üst düzey atamaları ilgilendiren değişikliklerin TBMM’de nitelikli çoğunlukla yapılabilmesini sağlayacak mevzuat düzenlemesini gerçekleştireceğiz. Başkan ve üst düzey yönetimin atanma süreçlerini ehliyet, liyakat, şeffaflık ve hesap verebilirliği esas alan bir zeminde yeniden tasarlayacağız.

BAŞKAN VE YARDIMCILARI 5 YILDA BİR ATANACAK

Başkan, Başkan Yardımcıları ve Para Politikası Kurulu üyelerini beş yıllık süre için atayacağız. Başkanın Bakanlar Kurulu Kararıyla, Başkan Yardımlarının ise Başkanın teklifi üzerine üçlü kararname ile atanmasını sağlayacağız. Başkan ve Para Politikası Kurulu üyelerine en fazla iki defa atanma sınırı getireceğiz.

HEDEFLER TUTMAZSA MECLİSE ÖZEL BİLGİ VERECEK

Enflasyon hedefinin tutturulamaması durumunda Bankanın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna özel gündemle bilgi verilecek. Merkez Bankası bağımsızlığına müdahaleye ve yetki-sorumluluk çatışmasına yol açan, hiçbir işlevselliği bulunmayan Fiyat İstikrarı Komitesi’ni kaldıracağız.

İSTANBUL’A TAŞINMAYI DURDURACAĞIZ

TCMB’nin merkezi başkent Ankara’dadır. Bankanın İstanbul’daki birimlerinin Ankara’ya taşınma sürecini mümkün olan en kısa sürede sağlayacağız. Banka Kanununa aykırı biçimde Ankara dışına taşınma işlemlerini ve bu işlemler sonrasında uğranılan kamu zararını idari ve hukuki denetime tabi tutacak ve zararları ilgililerine rücu edeceğiz.

TEK SORUMLULUĞU FİYAT İSTİKRARINI SAĞLAMAK

Merkez Bankası’na bu süreçte çeşitli sorumluluklar yüklendiğini ifade eden Millet İttifakı “Merkez Bankası’na fiyat ve finansal istikrarı sağlama dışında sorumluluklar yüklemeyeceğiz. TCMB’nin asli görevini yerine getirebilmesi için para politikası araçlarını fiyat istikrarı doğrultusunda bağımsız, şeffaf ve öngörülebilir bir şekilde kullanabilmesini temin edeceğiz.

TCMB ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) arasındaki koordinasyonu daha da güçlendirecek, para ve kredi politikalarının daha uyumlu bir biçimde yürütülmesini sağlayacağız. Enflasyonla mücadeleyi desteklemek için maliye politikasının bileşimi, yönetilen fiyatlar, üretim yapısı, tarım, ticaret, rekabet ve verimlilik gibi alanlarda gerekli yapısal düzenlemeleri hayata geçireceğiz.”

YEDEK AKÇEYLE BİLE KAYNAK AKTARIMINA SON

Daha önce Merkez Bankası’nın yedek akçesinin bile kaynak olarak kullanıldığını hatırlatan Millet İttifakı, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin de “TCMB’nin Hazine ile doğrudan veya dolaylı finansman ilişkisi kurduğu kar ve yedek akçe dağıtımı, açık piyasa işlemleri, menkul değerler cüzdanı, cari hesap ilişkisini TCMB yasasında açıkça düzenleyecek, bu suretle Hazine’ye doğrudan kaynak aktarımı suretiyle parasal genişlemeye yol açılmasını önleyeceğiz.

ÖZEL SEKTÖRE KREDİYLE KAYNAK YOK: Özel sektöre kredi temini yoluyla kaynak tahsisine doğrudan müdahale edilmesine ve bankaların bilançolarının kompozisyonuna mikro düzeyde müdahale edilmesine yönelik uygulamalara son vereceğiz. Dalgalı kur sistemine aykırı uygulamalara son verecek, kambiyo rejimine ilişkin düzenlemeleri para politikasının esneklik ve etkinliğini artıracak şekilde gözden geçireceğiz.

REZERV YÖNETİMİ ŞEFFAF OLACAK: Uluslararası döviz rezervlerini güçlendirecek, rezervlerin kullanımında keyfiliği giderecek, rezerv yönetiminin şeffaf ve hesap verebilir bir çerçevede yürütülmesini sağlayacağız.

EĞER SATIŞ YAPILIRSA KAMUOYUNA MİKTARI AÇIKLANACAK: Her ne şekilde olursa olsun, rezerv satışlarının en geç on beş günlük periyotlarla kamuoyuna açıklanmasını sağlayacak, altı ayda bir kapsamlı rapor hazırlanacak.

YENİ KKM HESAPLARI AÇILMAYACAK: İktidara gelir gelmez yeni Kur Korumalı Mevduat hesabı açılmasını durduracak, mevcut hesapları vade sonlarında kapatacağız.”

KÖİ PROJELERİNE HAZİNE DIŞINDA GARANTİ VERİLMEYECEK

“Mevcut Kamu-Özel İşbirliği (KÖİ) projelerinin tümünü teknik, idari, hukuki ve yasama denetimine tabi tutacağız. Bu projelerin fizibilite, ihale, ihale sonrası değişiklikler, uygulama, raporlama ve denetim aşamalarının tümünde yapılmış olan hata, usulsüzlük ve yolsuzlukları tespit edeceğiz. Usulsüzlük ve yolsuzluk tespit edilen projeler için ulusal ve uluslararası tüm hukuki yolları kullanacak, gerekirse tahkim süreçlerini işletecek, varsa kamuyu zarara uğratan yüklenici şirketler, bunların ortakları ve sorumlu şahıslarla ilgili yasal işlemleri başlatacak ve oluşan zararların ilgililerinden tahsilini sağlayacağız.

Ticari sır gerekçesinin Meclis’in ve Sayıştay’ın KÖİ projelerine ilişkin bilgi edinme ve denetim yetkilerini engellememesini sağlayacak düzenlemeleri hayata geçireceğiz. Büyük ölçekli kamu yatırımları ve KÖİ uygulamalarını düzenleyen çerçeve bir mevzuat çıkartacağız. KÖİ sözleşmelerini Kamu İhale Kanunu kapsamına alacak, Avrupa Birliği’nin imtiyaz sözleşmelerinin ihale edilmesine ilişkin direktifine uyumlu hale getireceğiz. Hazine dışındaki kurumların KÖİ kapsamında devlet adına garanti vermesine izin vermeyeceğiz.”

PARAYI RANTA DEĞİL TARIMA SAÇACAĞIZ

Bütçe ve kamu harcamalarına da müdahale edeceklerini ifade eden metin şöyle sürdü: “Mali disiplin anlayışını kalıcı hale getirmek ve öngörülebilirliği arttırmak amacıyla ‘Mali Kural’ uygulamasını hayata geçireceğiz. Tüm kamu harcamalarını gereklilik ve verimlilik açısından kapsamlı bir gözden geçirmeye tabi tutacak, önceliğini yitirmiş harcama programlarını tasfiye edeceğiz. Kaynakları ‘Kanal İstanbul’ gibi rant projeleri için değil GAP, DAP, KOP ve DOKAP kapsamındakiler başta olmak üzere tarımsal sulama projelerinde kullanacağız.

ŞEFFAF OLMAYAN HARCAMALARA SON: Şeffaf olmayan bir biçimde özel kurallarla kamu harcaması yapılmasına son vereceğiz. Merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerin kendi bütçeleri içinde yapacakları aktarmaları aktarma yapılacak tertipteki ödeneğin belli bir oranıyla sınırlayacağız.

KAMU GARANTİLERİNDE HERŞEY AÇIK OLACAK: Kamu garantilerinin kapsamı, gerekçeleri, süresi ve benzeri bilgiler ile bunların değişik senaryolar altında bütçe üzerindeki yükünü düzenli olarak kamuoyuyla paylaşacak, bütçeye ekli cetvel olarak TBMM’ye sunacağız. Kamu borçlanmasında ve kamu garantilerinde kur, faiz, likidite, re-finansman ve kredi risklerinin basiretli biçimde yönetimi için daha bağlayıcı ilke ve kurallar getireceğiz. Kamunun zorunlu haller dışında döviz cinsinden sözleşme yapmamasını sağlayacağız.”

İŞSİZLİK FONU AMACININ DIŞINA ÇIKMAYACAK

KİT yönetişim reformu gerçekleştireceklerini bildiren Ortak Politikalar Metni “İşsizlik Sigortası Fonu’nun amacı dışında kullanılmasını önleyecek ve faaliyetlerinin daha şeffaf bir çerçevede yürütülmesini sağlayacağız.

TOKİ SAYIŞTAY DENETİMİNE GİRECEK: TOKİ’nin hesaplarının şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda hazırlanmasını ve Sayıştay denetimine tabi tutulmasını sağlayacağız.

YENİ BİR VERGİ REFORMU ŞART: Döner Sermaye uygulamasını daraltacağız. ‘Saydam Mevzuat-Saydam Uygulama, Öngörülebilir Vergi Yükü, Geniş Vergi Tabanı-Vergi Yükünün Adil Dağılımı, Vergide Yeşil Dönüşüm, Ekonomik Etkinlik, Etkili ve Tarafsız Denetim’ prensiplerine dayalı kapsamlı bir vergi reformu gerçekleştireceğiz.

ÇALIŞANLAR ÜZERİNDEKİ YÜK HAFİFLETİLECEK: Çalışanlar üzerindeki vergi ve sigorta prim yükünü indireceğiz. Ücretlilerin Gelir Vergisi Kanunu’nun 89’uncu maddesinde yer alan eğitim, sağlık harcamaları gibi indirim unsurlarını matrahlarından indirebilmelerine imkân sağlayacağız.

TARIMDA ÖTV KALKACAK: Tarım sektöründe kullanılan mazottaki ÖTV yükünü kaldıracağız. İşyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız.

İLK KONUTA TAPU HARCI YOK: İlk kez konut alımında tapu harcı almayacağız. Her türlü eğitim ve öğretim hizmetinden alınan KDV’yi indireceğiz. Ticaret ve üretim üzerinde yük oluşturan ve kayıtlı ekonomiyi cezalandırıcı niteliğe dönüşen işlem vergilerini azaltacağız. Emlak vergisinde, vergiye esas değer karmaşasına ve makul olmayan artışlara son vereceğiz.

MOTORLU TAŞITLAR VERGİSNDE DEVRİM: Motorlu taşıtların ilk iktisabında ödenen özel tüketim vergisini, yeşil vergi politikaları çerçevesinde yeniden düzenleyeceğiz.”

MATRAH ARTIŞI VE VARLIK BARIŞI UYGULAMASI BİTİYOR

Metin şöyle sürdü: Ekonomik ve teknik gerekçeleri olmayan vergi affı ile özellikle matrah artırımı ve varlık barışı uygulamalarına son vereceğiz. Vergi Cennetlerine yapılan ödemelerden stopaj alınması dâhil gerekli önlemleri alacağız.

KAYIT DIŞIYLA MÜCADELE:

Kayıt dışılıkla etkin bir şekilde mücadele edecek, kayıt dışılığı OECD ortalamasının altına indirecek, bu mücadeleden elde edilecek kaynakları toplumun en kırılgan kesimlerini desteklemek için kullanacağız.”

MUTABAKATNAMENİN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

3101krt01a-tum.jpg

İNŞAAT MERKEZLİ EKONOMİK MODELE SON VERECEĞİZ

Millet İttifakı 2 binin üzerinde maddenin yer aldığı ‘Ortak Mutabakat Metni’ni dün açıkladı. Metinde öne çıkan ekonomi başlıkları arasında inşaat merkezli ekonomi modeline son verileceğinin altı çizilirken, İstanbul’un gerçek bir finans merkezi yapılacağı vurgulandı. 6’lı Masa’nın ekonomi yol haritasında dikkat çeken diğer bir başlık ise mali kurum ve kuruluşların bağımsızlığı oldu. Metinde kurumlar üzerinde siyasi baskının son bulacağı belirtilerek ‘’Finans sektöründeki düzenleyici ve denetleyici kurumların idari ve mali bağımsızlığını sağlayacağız’’ denildi.

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, DEVA Partisi ve Demokrat Parti liderlerinin oluşturduğu Millet İttifakı, bir süredir üzerinde çalışılan ‘Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni kamuoyuna duyurdu. 6’lı Masa ekonomiden, eğitime, yargıdan dış politikaya 2 binin üzerinde maddenin yer aldığı ‘Ortak Mutabakat Metni’ni dün törenle imzaladı.

Metninde ekonomiye dair birçok madde sıralanırken, öne çıkan başlıklar arasına ekonomik model, mali kurum ve kuruluşların bağımsızlığı dikkat çekti. Metinde arasında inşaat merkezli ekonomi modeline son verileceğinin altı çizilerek ‘’İnşaat merkezli bakış açısına son vererek İstanbul’u gerçek anlamda bir Finans Merkezi yapacağız’’ ifadelerine yer verildi.

FİNANS KURULUŞLARI ÜZERİNDE SİYASİ ETKİ KALDIRILACAK

6’lı Masa’nın ekonomi yol haritasında dikkat çeken diğer bir başlık ise mali kurum ve kuruluşların bağımsızlığı oldu. Metinde mali kuruluşlar üzerindeki siyasi etkinin kaldırılacağı vurgulanarak ‘’BDDK, SPK gibi finans sektöründeki düzenleyici ve denetleyici kurumların idari ve mali bağımsızlığını sağlayacağız. Finans sektöründeki düzenleyici ve denetleyici kurumların hesap verebilirliğini artıracak, bu kurumların TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na yılda en az iki defa sunum yapmalarını sağlayacağız.

Finans sektöründe yönetim kurullarına yapılacak atamalarda uluslararası en iyi uygulamalara uygun olarak eğitim, sektör tecrübesi, akrabalık-yakınlık ilişkileri ve benzeri hususları daha sıkı hale getirecek ve uygulanmasını sağlayacağız. Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Katılım Bankaları Birliği, Finansal Kurumlar Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği gibi kuruluşları siyasi etkiden arındırarak sektöre yönelik gelişim projelerine odaklanmalarını sağlayacağız’’ denildi.

TCMB GİBİ KURUMLARIN KARARLARI ŞEFFAF BİR ŞEKİLDE KAMUOYU İLE PAYLAŞILACAK

Kamu finans kurumlarının atacağı adımların şeffaf olacağı belirtilerek ‘’ TCMB’de olduğu gibi diğer düzenleyici kurumların kurul kararlarının da gerekçeleriyle birlikte şeffaf biçimde kamuoyuyla paylaşılmasını sağlayacağız. BDDK, SPK, TMSF ve Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu görev alanındaki düzenlemeleri gözden geçirecek, bir plan dahilinde uluslararası en iyi uygulamalar ile uyumlu hale getireceğiz. Finans sektöründe yönetim kurullarına yapılacak atamalarda uluslararası en iyi uygulamalara uygun olarak eğitim, sektör tecrübesi, akrabalık-yakınlık ilişkileri ve benzeri hususları daha sıkı hale getirecek ve uygulanmasını sağlayacağız. Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Katılım Bankaları Birliği, Finansal Kurumlar Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği gibi kuruluşları siyasi etkiden arındırarak sektöre yönelik gelişim projelerine odaklanmalarını sağlayacağız.

ÖDEME SİSTEMLERİNİN MEVZUATI NET BİR BİÇİMDE TANIMLANACAK: Dijital para, kripto varlıklar, Fintek’ler ve dijital ödeme sistemlerine ilişkin düzenleyici ve denetleyici mevzuatı ve kurumları net bir biçimde tanımlayacağız. Bankacılık ve finans sektöründe varlık kalitesinin tespitine ve değişik senaryolar altında stres testlerine ilişkin bir çalışma yapacak, bu çalışmanın sonuçlarına göre finans ve bankacılık sektörünün kırılganlığını ortadan kaldıracak tedbirleri hayata geçireceğiz’’ olarak sıralandı.

KAMU BANKALARINA DENETİMLE YOLSUZLUĞA ENGEL

Kamu bankalarının sektör içinde adil rekabeti bozmalarını engelleyeceğinin vurgulandığı metinde ‘’Kamu bankalarının işlemlerini kapsamlı bir inceleme ve denetime tabi tutacak, varsa usulsüzlük, yolsuzluk ve zararların sonuna kadar takipçisi olacağız. Kamunun sağladığı sübvansiyonlu krediler ile garanti verdiği kredilerin amacına uygun kullanımını yakından takip edip, denetleyeceğiz.

SERMAYENİN TABANA YAYILMASINI SAĞLAYACAĞIZ: Sermaye piyasasının gelişimini destekleyerek sermayenin tabana yayılmasını sağlayacak, uzun vadeli kaynakları özellikle sürdürülebilir kalkınma amaçlarının gerçekleştirilmesine dönük şirketlere yönlendireceğiz. Özkaynak kullanımını ve uzun vadeyi destekleyen sermaye piyasası araçlarından elde edilen gelirlere vergi avantajı sağlayacağız’’ ifadelerine yer verildi.

KOBİLERİN FİNANSMANA ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRILACAK

Kredi derecelendirme piyasasında yerel ve uluslararası ölçekte faaliyet gösteren kuruluş sayısını artırarak rekabetçi bir yapı oluşturulacağı belirtilerek, kredi sisteminin aksak yönlerinin giderileceği aktarılarak ‘’BDDK tarafından düzenlemesi yapılan ölçeğe bağlı kredilerin SPK mevzuatına göre yetkilendirilmiş kuruluşlarca derecelendirilmesini sağlayacağız. İlgili tüm paydaşlarla istişare içerisinde kredi derecelendirme sisteminin aksayan yönlerini gidererek özellikle KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştıracağız.

Kitlesel fonlama, melek yatırımcı ağları, sosyal girişimcilik, etki yatırımcılığı, girişim sermayeciliği, fonların fonu gibi yenilikçi finansman modellerini mali, hukuki ve idari teşvik ve kolaylıklarla güçlü bir biçimde destekleyeceğiz. Sermaye piyasalarını ve bankacılık sistemini, yeni girişimler, girişim sermayesi gibi özellikle teknoloji alanında fikri olan ve yatırımcı çekmek isteyen girişimcilere destek veren bir altyapıya kavuşturacağız’’ maddeleri ile detaylandırıldı. Bunun yanı sıra KOSGEB, TÜBİTAK, Teknokentler ve SPK ortak çalışmasıyla Girişim Sermayesi modelinde şirket kuruluşlarına destek olunacağı belirtildi.

EKONOMİDE GÜVEN VE İSTİKRAR TESİS EDİLECEK YATIRIM ORTAMI İYİLEŞTİRİLECEK

Metnin ‘İstihdam ve İşsizlikle Mücadele Politikaları’ bölümü ekonomide güven ve istikrar ortamının tesis edilerek, yatırım ortamının iyileştirileceğinin altı çizilerek şöyle sürdü: ‘’Ekonomide güven ve istikrar ortamını tesis ederek, yatırım ortamını iyileştirerek sürdürülebilir büyümeyi ve insan onuruna yaraşır gelir sağlayan istihdam artışını destekleyeceğiz.

İŞSİZLİKTE YAPISAL SORUNLAR ÇÖZÜLECEK: Çok yönlü ve kapsayıcı işgücü ve mesleki eğitim politikaları uygulayarak işsizlikle ilgili yapısal sorunları çözüme kavuşturacağız. Dijital dönüşümle hız kazanan yeni iş ve istihdam modellerine uyum sağlayacak mevzuat değişikliklerini ve kurumsal yapıyı hayata geçireceğiz.

İSTİHDAMIN ÖNÜNDEKİ MALİ ENGELLER KALDIRILACAK: İstihdamla ilgili düzenlemeleri gözden geçirecek kayıtlı istihdamın önündeki mali ve mali olmayan yükleri azaltacağız. Çok sayıda ve karmaşık olan istihdama yönelik vergi ve sosyal güvenlik prim teşviklerini sadeleştirerek uygulanmasını kolaylaştıracağız.

YENİ NESİL İŞ MODELLERİNE ÖZEL DESTEKLER SAĞLANACAK: Girişimciliğin ve kendi hesabına çalışmanın desteklenmesi için sigortalılık ve şirket kurma konularında gerekli düzenlemeleri yapacak, şirket kurma ve kapatma ile hisse dağıtımını kolaylaştıracağız. Yeni iş ve istihdam imkânlarının önünü açacak bir anlayışla hizmetler sektöründeki kısıtlamaları kaldıracağız. Turizm, ulaştırma ve dağıtım, haberleşme, medya, oyun, e-spor ve emlak sektörlerinde yeni nesil iş modellerine yönelik özel destekler kurgulayacağız. Teknoloji girişimlerine kuruluş aşamasında ücretsiz internet bağlantısı ve bulut hizmetleri gibi destekler sağlayacak, bu girişimleri sonraki aşamalarda büyüme ve nitelikli istihdam artışına bağlı olarak vergi ve prim teşvikleriyle de destekleyeceğiz.

GÜVENCESİZ VE KAYIT DIŞI ÇALIŞMANIN ÖNÜNE GEÇİLECEK

Kadınların iş yaşamına aktif ve güvenceli katılımının sağlanacağı belirtilen metinde ‘’Kadınların iş gücüne daha aktif katılımını sağlamak amacıyla okul sonrası eğitmenli aktivite merkezleri ile kreşlerin sayısını yerel yönetimlerle işbirliği içinde mahalle düzeyinde artıracak, bu amaçla, yaşlı bakımına erişimi de iyileştireceğiz. Özellikle ev işlerinde güvencesiz ve kayıt dışı çalışan kadın ev işçilerinin İş Kanunu’na tabi olmasını sağlayacağız. Kadınların bilgi teknolojileri alanında eğitimini sağlayarak bu alanlarda istihdamını teşvik edeceğiz’’ denildi.

ATAMALARDA LİYAKAT ESAS ALINACAK

Ortak Mutabakat Metni’nde finans kuruluşlarına atamalarda liyakatin esas alınacağının altı çizilierek ‘’Kamu bankalarının üst yönetimine atamalarda eğitim, finans sektörü tecrübesi, ehliyet ve liyakat kriterlerine titizlikle uyulmasını sağlayacağız. Kamu bankalarının kuruluş kanunlarında yer alan amaçlarla tutarlı olmayan alanlarda yoğunlaşmasını engelleyeceğiz’’ denildi.

YÜKSEK TEKNOLOJİ YATIRIMLARINA ÖNCELİK

Kredi Garanti Fonunu Yeni Girişim (Start-Up) ve Hızla Büyüyen (Scale-Up) şirketlerin gelişim süreçlerine destek verecek şekilde yeniden yapılandırılacağı belirtildi. Metinde yüksek teknoloji yatırımalrına öncelik verileceğinin altı çizilerek ‘’Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankasına yüksek teknoloji yatırımlarına, yeşil girişimlere, yeşil Ar-Ge faaliyetlerine ve yenilikçi girişimlere daha fazla ve öncelikli finansman sağlama konusunda performans kriterleri getirecek ve gerekli imkanı sağlayacağız’’ ifadelerine yer verildi. Öte yandan yeşil finansman, sürdürülebilirlik projeleri ve sosyal yatırımlar için finans sektörü uygulamalarının uluslararası mutabakat, standartlar ve çeşitlenmiş ürünlerle düzenlemesini ve denetlenmesini sağlayacağı aktarıldı.

EĞİTİM VE İSTİHDAM İLİŞKİSİ GÜÇLENDİRİLECEK

Türkiye’de milyonlarca kişi üniversiteden mezun olmasına rağmen istihdamda yer bulmazken metinde eğitim ve istihdam ilişkisininin güçlendirileceğiminin altı çizildi. Ortaöğretim ve yükseköğretimden mezun olan herkesin İŞKUR’a kaydını yapıp, işe yerleşmelerini takip edecek, eğitim ve istihdam ilişkisini güçlendireceğiz denilen ortak metin şöyle devam etti: İş arama, eşleştirme ve işe yerleştirmelerde blokzincir ve yapay zeka gibi teknolojilerden yararlanacağız. Gençlere yönelik kısa eğitim programları, stajlar, sertifikalar, uzaktan eğitimler, dijital eğitim mecraları ve ücretsiz dijital geliştirme atölyeleri gibi programlar geliştirecek ve destekleyeceğiz. Gençlerin çalışma hayatı ile erken yaşta tanışmasını sağlayacak iş modelleri geliştireceğiz.

GENÇ İŞSİZLİĞİN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN YENİ İMKANLAR OLUŞTURUJLACAK: Özel proje, program, hibe destekleri ve eğitim programlarıyla gençlerimizin tarımsal üretim, kırsal turizm, ekolojik yenilikçilik gibi kırsal alanlardaki iş ve istihdam imkânlarından daha fazla yararlanmalarını sağlayacağız. Teknoloji geçmişi olmayan işsiz gençleri girişimciliğe, yazılım sektörüne, müşteri tecrübesi uzmanlığı gibi meslek gruplarına yönlendirerek genç işsizliği ve eksik-istihdam sorununu çözmek için yeni imkanlar oluşturacağız. İŞKUR aracılığı ile öğrencilere part-time çalışma imkânı sunacak güvenli iş imkânları için altyapı çalışmalarını başlatacağız.

İŞSİZ KALMA RİSKİ YÜKSEK OLANLAR İÇİN ‘YARINA HAZIRLIK FONU’

Millet İttifakı Ortak Mutabakat Metni’nde dezavantajlı grupların istihdamını kolaylaştıracağını belirterek şu ifadelere yer verdi:

‘’Engelli bireylerin yetkinlikleri ve yapabilecekleri işlere ilişkin bilgileri de içeren bir veri tabanı oluşturarak yetkinliklerine uygun eğitim almalarını sağlayacak ve istihdam edilebilirliklerini artıracağız. Engelli ve yaşlılar başta olmak üzere dezavantajlı tüm grupları dijital dönüşümün paydaşı yapacak, engelli bireylerin yazılım, kodlama, siber güvenlik, e-ticaret uzmanlığı, büyük veri yöneticiliği gibi kalifiye eleman olarak istihdamını sağlayacak projeler geliştireceğiz. İşsizlik Sigortası Fonu’na yüzde 2’lik işveren katkısının yarısını “Yarına Hazırlık Fonu’na” aktaracak, bu fon aracılığıyla işsiz kalma riski yüksek çalışanlara yönelik beceri kazandırma ve özellikle KOBİ’lerin çalışanlarına yönelik beceri geliştirme yatırımlarına finansman sağlayacağız.

İŞ BULMA ÜMİDİNİ KAYBEDENLER İSTİHDAMA KAZANDIRILACAK: İş bulma ümidini kaybetmiş veya uzun süredir işsiz olan bireylere yeni beceriler ve yetenekler kazandırarak istihdama geçmelerini sağlamayı amaçlayan “İkinci Şans Okulları” kuracağız. Teknoloji ve Bilişim Liseleri ile gençlerin yazılım, kodlama ve teknoloji alanlarında meslek sahibi olmalarını sağlayacağız.Otomasyon ve iş alanlarındaki hızlı dönüşümün yaratacağı uyum ihtiyacını karşılamaya yönelik yaşam boyu öğrenme programlarını artıracağız.

Bir yıla yaklaşan işbirliği sürecini resmen ittifaka dönüştüren Altılı Masa, aday ilanı öncesi seçmenin karşısına üçüncü kez somut adımla çıktı. Muhalefet, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ve anayasa taslağının ardından hükümet programı olarak bilinen Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni de kamuoyu ile paylaştı. Dokuz ana başlıktan oluşan çalışmada Cumhurbaşkanlığı’nın Çankaya’ya taşınmasından Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu’nun kurulmasına iki bin 300’den fazla vaat yer aldı.

Millet İttifakı’nı oluşturan liderler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu Ortak Politikalar Mutabakat Metni’ni kamuoyuyla paylaşmak üzere Ankara’da bir araya geldi. Ortak Politikalar Mutabakat Metni; hukuk, adalet yargı, kamu yönetimi, yolsuzlukla mücadele, şeffaflık ve denetim, ekonomi, finans ve istihdam, bilim, Ar-Ge, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm, sektörel politikalar, eğitim ve öğretim, sosyal politikalar ve dış politika, savunma, güvenlik ve göç olmak üzere 9 ana başlık altındaki 75 alt başlıkta 2300’den fazla somut hedef, politika ve projeleri ortaya koydu.

mnsek.jpg

ÜÇ BİN KİŞİ SALONU DOLDURDU

Toplantıya İmamoğlu ve Yavaş’ın da aralarında CHP’li 11 büyükşehir
belediye başkanı da katıldı. 3107 kişilik salonunun tamamı doldu.

faik.jpg
Faik Öztrak

FAİK ÖZTRAK: LİYAKATE DAYALI MÜSTEŞARLIK SİSTEMİ

Her partinin genel başkan yardımcısı, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin bir bölümünü açıkladı. Sunum için kürsüye ilk olarak Altılı Masa’da Temel Politikalar Ortak Çalışma Grubu’nun CHP’li Üyesi Faik Öztrak çıktı. CHP Sözcüsü Öztrak “hukuk, adalet ve yargı” başlıklı bölümü anlattı.

Yeni bir Meclis İçtüzüğü hazırlayacağız. Kanun yapım süreçlerini demokratikleştireceğiz. Torba kanun uygulamasına son vereceğiz. Tarafı olduğumuz milletlerarası sözleşmelerden çekilme yetkisinin sadece TBMM’de olmasını anayasal güvence altına alacağız.
Bütçe hakkı TBMM’nin devredilemez bir yetkisi ve denetim aracı olacak. Meclis’te Kesin Hesap Komisyonu kuracağız. Komisyon başkanı ana muhalefet milletvekilleri arasından seçilecek.

Cumhurbaşkanının 7 yıl için sadece bir dönem seçilmesi kuralını getirerek, tarafsızlığını güvence altına alacağız. 85 milyonun cumhurbaşkanı olacak. Başbakanı, bakanları yönetimde etkili hale getireceğiz. Yönetimde istikrarı sağlayacak önlemleri alacağız. OHAL yasasından kaynaklanan tüm işlem ve eylemlerin yargı denetimine tabi olmasını sağlayacağız.

Hakimler ve Savcılar Kurulu’nu kaldıracağız. Yerine Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki kurul kuracağız. Adalet Bakanı ve müsteşarı Hakimler Kurulu’nda yer almayacak. Hâkimler, idari görevleri bakımdan Adalet Bakanlığı’na bağlı olmayacak. Özel yargılama usullerine özel yetkili mahkemelere son vereceğiz.

Hâkimlere ve savcılara neden oldukları tazminat ve zararın rücu edilmesini sağlayacağız. Kadınlar için adli yardımın ve zorunlu müdafiliğin kapsamını genişleteceğiz. Anayasa Mahkemesi üyeliklerine ‘hülle’ yöntemiyle atama yapılmasını önleyeceğiz.
Seçim barajını yüzde 3’e düşüreceğiz. Yurt dışında mukim yurttaşlarımızın Meclis’te doğrudan temsilini sağlayacak düzenlemeleri yapacağız. Siyasi partilere kapatma davası açılması için TBMM iznini zorunlu hale getireceğiz.

Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki kurulları, ofisleri lağvedeceğiz. Bunların görev ve yetkilerini ilgili bakanlıklara devredeceğiz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nı Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı olarak; Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı’nı İklim, Çevre ve Orman Bakanlığı olarak, Ticaret Bakanlığı’nı Esnaf ve Ticaret Bakanlığı olarak yapılandıracağız. Hazine’yi Maliye Bakanlığı’ndan ayıracak ve ayrı bir bakanlık şeklinde yeniden yapılandıracağız. Şehircilik ve Afet Yönetimi, Bilişim ve Yenilikçilik bakanlıklarını kuracağız. Siyasi bakan yardımcılıklarını kaldırıp liyakate dayalı müsteşarlık sistemini kuracağız.

Strateji ve Planlama Teşkilatı’nı kuracağız. Yerel yönetimler reformunu hayata geçireceğiz. Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki vesayetine son vereceğiz. Seçimle gelenin seçimle gitmesini güvence altına alacağız. Belediyelerin, genel bütçe vergi gelirlerinden aldığı payları artıracağız.

Kamuya personel alımında mülakat uygulamasına son vereceğiz. Liyakat ve eşitlik ilkelerini hâkim kılacağız. Şeffaflığı sağlayacağız. Üst düzey görevlerdeki kadın yöneticilerin sayısını arttıracağız. Kamu çalışanları arasında ücret ve maaş adaletini sağlayacağız.

TBMM’de Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu kuracağız. Rüşvet ve yolsuzluk suçlarında yargılama süreçlerini hızlandıracağız zaman aşımını kaldıracağız. Bu suçlar af kapsamına alınmayacak. Yolsuzluktan elde edilen ve yurtdışına kaçırılan varlıkları ülkemize geri getirmek için Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi’ni kuracağız. Pazarlık usulüyle yapılmış tüm ihaleleri geriye doğru tahkik edeceğiz.

Kara para yaratan tüm faaliyetlerle, etkin şekilde mücadele edeceğiz. Ülkemizi gri liste ayıbından kurtaracağız. Vergi affı ve varlık barışlarının kara para aklanması aracı olarak kullanılmasını engelleyeceğiz. Kamu İhale Kanunu’nu, Avrupa Birliği normlarına uygun hale getireceğiz. Siyasetin finansmanının, şeffaf ve denetlenebilir olmasını sağlayacağız.

bul.jpg
Bülent Şahinalp

BÜLENT ŞAHİNALP: YÖK KAPANACAK MÜLAKAT KALKACAK

Demokrat Parti Ekonomik İşler Başkanı Bülent Şahinalp “Bilim, Ar-Ge, Yenilikçilik, Gelişimcilik, Dijital Dönüşüm, Eğitim ve Öğretim” bölümünü anlattı.

Beyin göçünü engellemek ve tersine beyin göçünü gerçekleştirmek için eğitim sistemini özgürlükçü ve yenilikçi müfredatla donatacak ve gerekli özgür düşünce ve çalışma ortamını oluşturacağız. Yetişmiş insan gücümüz için uygun ekonomik ve sosyal koşulları yaratacak, akademisyenlerin özlük haklarında ve gelirlerinde iyileştirmeler yapacak, yetişmiş insan gücümüzü şiddetin mağduru olmaktan çıkartacağız.

Üniversitelerin araştırma şartlarını ve imkanlarını iyileştireceğiz. Yüksek lisans ve doktora programlarına devam eden öğrencilerin araştırma desteği ve burs imkanlarını artırarak istihdam problemi yaşamadan eğitim yaşamlarına devam etmelerini sağlayacağız. TÜBİTAK’ı sadece araştırma enstitüleri ile kritik alanlarda ileri araştırmalar yapan bir kurum haline getireceğiz.

Türkiye Endüstriyel Tasarım Enstitüsü’nü kuracak, Türk Tasarım Danışma Konseyi’ni etkin hale getireceğiz. Teknokentleri ortak laboratuvar ve altyapılarla sinerji ve inovasyon ortamına dönüştürecek, teknopark teşviklerini fiziksel mekandan bağımsız hale getirerek tüm Türkiye’yi teknopark yapacağız.

Yeni girişim şirketleri, start-up kanununu çıkartarak girişimciliğe ilişkin hukuki tanımları, statüleri, mali yükümlülükleri ve teşvikleri net bir çerçeveye kavuşturacağız. Kadın ve genç girişimciliğe yönelik özel teşvik paketleri hazırlayacağız.

Bilişim ve Yenilikçilik Bakanlığı’nı kuracağız. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun bağımsızlığını sağlayacağız. Yapay zeka etik kurulunu oluşturacağız. Nüfusa göre sabit geniş bant yaygınlık oranında OECD seviyesini yakalayacağız. Sansürsüz internete erişimini sağlayacak, İnternet erişiminin üzerindeki vergileri indireceğiz. 6-25 yaş arasındaki tüm öğrencilere ve gençlere aylık 5 GB internete bedava erişim hizmeti sağlayacağız.

Talim ve Terbiye Kurulu’nu liyakati esas alan yapısıyla politika belirleyen, eğitim öğretime yön veren etkin bir konuma kavuşturacağız. Devlet okullarındaki öğrencilere ücretsiz süt, su ve öğle yemeği vereceğiz. Anaokulundan üniversiteye kadar devlet okullarındaki ihtiyaç sahibi öğrencilerin kırtasiye, çanta, kıyafet ihtiyaçlarını ve internete erişimlerini ücretsiz karşılayacağız. Zorunlu eğitimi 1 yılı okul öncesi eğitim, 5 yılı ilkokul, 4 yılı ortaokul, 3 yılı ise lise olmak üzere 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız.

Eğitime erişim imkânı olmayan bölgelerde, merkezi yatılı bölge ortaokulları ve pansiyonlu liseleri yaygınlaştıracak, yatılı teknoloji liseleri açacağız. YÖK’ü kaldıracağız. Her şehre her ilçeye üniversite açma anlayışını değiştirecek, ülkemizin hedef ve ihtiyaçlarına göre üniversite, fakülte ve bölümlerin yeniden planlanmasını ve yapılandırılmasını sağlayacağız. Öğretmen başına öğrenci sayısında OECD ortalamasına ulaşmayı hedefleyeceğiz. Ataması yapılmayan öğretmen havuzunu eritecek, öğretmen atamalarında mülakatı kaldıracağız.

umit.jpg
Ümit Özlale

ÜMİT ÖZLALE: ÖĞRENCİLER TARİKAT YURTLARINDAN KURTULACAK

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özlale, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin “Sosyal Politikalar” bölümünü anlattı.

İlk projemiz, benim göz bebeğim; devlet okullarında okuyan bütün çocuklarımıza bedava kahvaltı ve öğle yemeği vereceğiz. Hiçbir anne ve baba çocuğunun cebine harçlık koyma kaygısı taşımayacak. Yoksul ailelerde bebeklere başta süt ve bebek maması olmak üzere gıda ve hijyen desteği vereceğiz. Ulusal Ebeveynlik Programı’nı hayata geçireceğiz. Nasıl çocuk yetiştirileceğini bütün vatandaşlarımıza anlatacağız. Çocukların şiddet, cinsel istismar ve sömürüsüne karşı her türlü tedbiri alacağız. Sokakta yaşamak zorunda bırakılan, çalıştırılan, dilendirilen bütün yavrularımızı koruma altına alacağız.

Geliri belirli bir düzeyin altındaki ailelere insan onuruna yakışır bir yaşam desteği sağlayacak gelir desteği vereceğiz, bu desteği de hanedeki kadının hesabına yatıracağız. Vatandaşın ihtiyacı olduğunu ispatlamak zorunda kalmayacağı, devletin ihtiyacı olan vatandaşı bulacağı hak temelli bir sistem kuracağız.

Emekli aylıklarının artışında sadece enflasyonu değil büyümeden kaynaklı refah artışını da hesaba katacağız.

Artık ülkemizde kaçak yabancı işçi çalışamayacak. Türkiye’yi yol geçen hanına dönüştüren vize rejimini yeniden düzenleyeceğiz. Çocuk işçi çalıştırılmasına kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Çocuk emeği sömürüsüne dur diyeceğiz. Asgari ücret tespitine ilişkin ILO sözleşmesini onaylayacağız. İşsizlik Sigortası Fonu’nun amaç dışı kullanılmasının önüne geçeceğiz.

TOKİ asıl görevine geri dönüp, sadece sosyal konut üretecek. Bu sosyal konutlarda dar gelirli aileler, peşin para vermeden kira öder gibi konut sahibi olacak.

Üniversite öğrencilerimizin barınma sorununu çözeceğiz. Öğrenciler modern ve üniversitesine yakın devlet yurtlarında kalabilecek. Öğrencilerimizi ne olduğu belirsiz vakıfların, derneklerin yurtlarında kalmaya mecbur bırakmayacağız. Yabancıların gayrimenkul alarak vatandaş olmalarının önüne geçeceğiz.

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı doktorlara ‘giderlerse gitsinler’ demeyecek. ‘Yurda Dönüş Projesini’ başlatarak ülkemizin sağlık personeli ihtiyacını gidereceğiz.

Hastanelerdeki yığılmaları, kademeli bir sevk zinciri altyapısıyla önleyeceğiz. Sağlık personeli sayısını ve çeşitliliğini artırarak, Aile Sağlık Merkezleri’nin hizmet kapasitesini güçlendireceğiz. Türkiye’de artık bir ilaç krizi yaşanmayacak, ilaç krizine son vereceğiz. GATA ve diğer askeri hastaneleri yeniden açacağız.

Engelli bireylerin yazılım, kodlama, siber güvenlik gibi alanlarda nitelikli istihdamını artıracağız. Engelli aylıkları, bakım yardımları ve malzeme desteklerini yüksek enflasyonu da dikkate alarak güncelleyeceğiz.

‘Kadın, Aile ve Çocuk Bakanlığı’nı kuruyoruz. Bütün uluslararası sözleşmelere geri döneceğiz. Biliyoruz ki İstanbul Sözleşmesi yaşatır.

Türkiye’nin her bölgesinden genç katılımını destekleyerek Türkiye Gençlik Meclisi’ni kuracağız. Gençlik eğlenme özgürlüğüdür diyerek, sizlere kültür ve sanat faaliyetlerinden yararlanmanız için Kültür Kart vereceğiz. Meslek Akademileri ve Kent Kariyer Merkezleri kuracağız. KYK borçlarınızı sosyal sorumluluk projelerinde çalışarak ödemenize imkân sağlayacağız.

Türkiye’yi bir narko-devlet olmaktan kurtaracağız. Uyuşturucu baronlarının, organize suç örgütlerinin ülkemizi mesken tutmalarının önüne geçeceğiz. Uyuşturucu satıcılarına ve üreticilerine yönelik cezaları iki katına çıkaracağız. Diğer ülkelerde bölge ofisleri kurarak uyuşturucu ile mücadelede uluslararası iş birliğine gideceğiz. İktidarımızda çetelerle boy boy fotoğraf çektiren bir İçişleri Bakanı olmayacak.

sabr.jpg
Sabri Tekin

SABRİ TEKİN: MÜLTECİLER GİDECEK, F-35’E DÖNÜLECEK

Saadet Partisi Ekonomik ve Sosyal İşler Başkanı Prof. Dr. Sabri Tekin, Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin ‘Dış Politika, Savunma, Güvenlik ve Göç Politikaları’ bölümünü anlattı.

‘Yurtta barış, cihanda barış’ prensibinin dış politikamızda temel esas olarak korunmasını her zaman benimseyeceğiz. Her açıdan milli olan dış politikada asla iç siyasi hesaplara ve ideolojik yaklaşımlara dair uygulamalara meydan vermeyeceğiz. Dışişleri Bakanlığı’na dış politika yapım karar ve uygulamalarındaki rol ve görevini yeniden kazandıracağız. Dışişlerine eleman alımını siyasi tercihlerden uzak, ehliyete ve liyakate dayalı kapsamlı bir sınav sistemiyle yapacağız. Bakanlığa alacağımız personele kuracağımız diplomasi akademisinde üst düzey bir formasyon kazandıracağız.

2014 geri Kabul Anlaşması ile 18 Mart 2016 Mutabakatı’nı gözden geçireceğiz. Türkiye ile Avrupa Birliği’nin sığınmacılar konusunda ortak sorumluluk ve külfet paylaşımını sağlamaya çalışacağız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Kararlarını uygulayacağız. NATO bünyesindeki katkılarımızı ulusal çıkarlarımızı gözetecek şekilde sürdüreceğiz. Başta Türk devletleri teşkilatları olmak üzere Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı, D-8 gibi örgütlerdeki konumumuzu güçlendireceğiz.

Ortadoğu bölgesindeki ülkelerin; bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüklerine saygılı olacağız. Bu ülkelerin içişlerine karışmayacak, aralarındaki sorunlarda taraf tutan bir ülke değil, çözümleri kolaylaştıran bir ülke olacağız. Azerbaycan ile kardeşlik bağlarımızı ve ilişkilerimizi karşılıklı güven esasına dayalı olarak daha da güçlendireceğiz. KKTC’nin ve Kıbrıslıların kazanılmış haklarını korumak ve iki toplumun egemen siyasi eşitliğini sağlamak temel hedeflerimizdendir.

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de yalnızlaştırılmasının önüne mutlaka geçilecektir. Ege Denizi’ndeki, egemenlik anlaşmalarımıza zarar verecek hiçbir gelişmeye asla müsaade etmeyeceğiz. Avrupa Birliği ilişkilerimizde olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri ile olan ilişkilerimizde de eşitler arası bir anlayışla kurumsal, temele oturan bir politika takip edeceğiz. Türkiye’nin yeniden F-35 Projesi’ne dönmesi de dahil müttefiklik ilişkilerini karşılıklı güvene dayalı şekilde ilerleteceğiz. Rusya Federasyonu ile olan ilişkileri aynı şekilde eşitler arası bir anlayışla kurumsal bir düzeyde dengeli ve yapıcı bir diyalog ile güçlendirerek sürdüreceğiz.

Milli Savunma Bakanlığı’nın teşkilat yapısını gözden geçireceğiz. Kuvvet Komutanlıklarını tekrar Genel Kurmay Başkanlığı’na bağlayacağız. Askeri liseler, harp akademiler, kurmay subay, subay ve astsubay yetiştiren tüm okullar ile ilga edilen etkin sistemleri tekrar açacağız. Terör örgütleri ve terörizmle mücadeleyi tüm güç unsurlarımızı kullanarak kesintisiz bir şekilde sürdüreceğiz. TBMM’de partilerin eşit temsil edildiği bir Güvenlik Komisyonu kuracağız.

Göç konusunda ülkemizin tampon ülke haline getirilmesine asla izin vermeyeceğiz. Kaçak geçişlere kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Geri gönderme merkezleri sayısının kapasitelerini artıracağız. Gayrimenkul, devlet borçlanma senedi, yatırım fonu satın alınması, döviz cinsi mevduat, bireysel emeklilik hesabı açılması karşılığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmesi uygulamasına son vereceğiz. İl bazında kontrolsüz yoğunlaşmasına erişmesine asla imkan vermeyeceğiz. Kentlerimizde gettolaşmalarına asla izin vermeyeceğiz. Göçmenlerin mümkün olan en kısa süre içerisinde ülkelerine geri dönmelerini sağlayacağız.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (20)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
20 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN