CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 6 siyasi liderin imzaladığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem lansmanı hakkında açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, ''Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile Türkiye Cumhuriyeti devletinde hukuku yeniden inşa ediyoruz. 6 saygın siyasi lidere bir tarihsel görev düşüyor. Ülke bu haldeyken hiçbirimiz bu masayı deviremeyiz. Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var.'' dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Kemal Kılıçdaroğlu, FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve Deva Partisi’nin imzaladığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem deklarasyonuna ilişkin olarak ''Ülke bu haldeyken hiçbirimiz bu masayı deviremeyiz.'' dedi.
HİÇBİRİMİZ BU MASAYI DEVİREMEYİZ
Kılıçdaroğlu, Ankara'da düzenlenen toplantı hakkında şunları söyledi:
''Ülke bu haldeyken hiçbirimiz bu masayı deviremeyiz. Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var. Burada A partisi B partisi yok, kararlı bir irade var. İçeriden masayı dağıtamayınca bu sefer dışarıdan başka aktörleri devreye koymaya başlıyor. “Acaba geçmişte birilerine yeniden siyasi partiler kurduralım” gibi. Geçmişi değil biz yarının Türkiye'sini düşünüyoruz. Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. İlişkilerinde tarafsız olmalı, her gün konuşmaması lazım. 6 siyasi parti olarak programlarımız, dünyaya bakışımız farklı belki ama 6 siyasi parti Türkiye’nin geleceği açısından ortak hedefler belirlemek zorundaydık. Tarihin bize yüklediği bir sorumluluk var. Burada A partisi B partisi yok, kararlı bir irade var.''
TEK ADAM REJİMİNE SON VERECEĞİZ
2023 yılında yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde galip gelmeleri halinde tek adam rejimine son vereceklerini vurgulayan CHP lideri, ''Ülkeyi ileri götüreceğiz. Bugün AK Parti’den veya MHP’den beri Türkiye’nin sorularını dile getirebilir mi? Asla dile getiremez. Parlamentonun özgür iradesi yok. Milletin vekilini millet seçmeli. Yeni bir Türkiye, yarının Türkiye'si diyoruz buna. Bugünün veya geçmişin Türkiye'sinde gençler geleceğini yurt dışında arıyorsa bir problem var demektir. Ülkede Allah aşkına adalet var mı? Adalet çürürse demokrasi çürür. Demokrasimiz daha güçlü olmalı.
Türkiye dünyada itibar kaybediyor. 6 saygın siyasi lidere bir tarihsel görev düşüyor. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile Türkiye Cumhuriyeti devletinde hukuku yeniden inşa ediyoruz. Tek adam rejimine son veriyoruz. Herkes cumhurbaşkanı olmak ister. Ancak henüz adayın kim olacağı liderler arasında konuşulmadı, sadece ilkeler konuşuluyor. Liderler son olarak "hangi adayla kesin olarak kazanırız" buna bakacak. Diğer genel başkanlar adına konuşmayayım, benim bakış açım o. Liderler "siz olun" derse ben aday olurum. Bir yola çıktık, yola çıktığımıza göre Türkiye'nin geleceğini yeniden inşa edeceğiz. Sadece ben değil, hep birlikte yapacağız. Dolayısıyla güven verecek biri olması lazım.'' şeklinde konuştu
ERDOĞAN, MONTRÖ'NÜN ÖNEMİNİ KAVRADI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin önemini kavradığını belirten Kemal Kılıçdaroğlu, "Ülkeyi biz yönetsek Montrö sözleşmesinin gereğini yerine getirir, asla ve asla tartışmaya açmazdık. Geçmişte hatırlarsanız "Savaş gemileri gerekirse Kanal İstanbul'dan geçer" şeklinde Erdoğan'ın bir açıklaması var. Erdoğan tarihi bilmediği için, Boğazlar’ın ne kadar güvenli olması gerektiğini bilmediği için, Karadeniz'in anahtarının Montrö olduğunu bilmediği için bunları söylemiştir. Ama artık eminim o da anladı ve Montrö'nün önemini kavradı. Dolayısıyla Kanal İstanbul'u da bir kenara bırakacaktır diye düşünüyorum. Elektrik faturamı ödemiyorum, hazirana kadar en azından KDV’yi sıfır yapmasını istiyorum" dedi.
Kılıçdaroğlu, açıklamalarını şu şekilde noktaladı:
MERAL AKŞENER BAŞBAKANLIĞA TALİP
''Dolayısıyla 6 lidere de güven vermesi gerekiyor. İğneyle oya işlemek gibi, 6 lider oturup düşünecek. Sonuçta bir gelecek inşa ediyoruz ve karşılıklı güven şart. Cumhurbaşkanı adayının devlet aklını bilmesi, devlet deneyiminin olması lazım. Çünkü belli bir süre devleti yöneteceksiniz ve yönetirken ittifak bileşenlerini gözardı edemezsiniz. Başbakan adayımız da var, Meral Akşener, “Talibim” dedi. Bütün bunları düşünüp hareket etmek zorundasınız.
'BAHÇELİ'NİN GÖNDERDİĞİ KANDİLLER VAR ONLARI YAKARIZ'
Elektrik faturalarını hala ödemiyorum. Haziran'a kadar KDV'yi 0 yapması lazım. Yüzde 170 zammı yüzde 100'e indirdi. En azından Haziran'a kadar KDV sıfır olsun. KDV sıfır olana kadar ödemeyeceğim. Bahçeli'nin gönderdiği kandiller var onları yakarız. Bu da Bahçeli'nin kandilidir deriz. Elektrik faturasını ödeyemeyen yüzbinler var. Bunların sesi çıkmaz.
Bunlara televizyoncu, gazeteci ulaşamaz. Onların sesi olmak istedim. Benim böyle bir yükümlülüğüm var ben ana muhalefet partisiyim. Olağanüstü bir zam gelmişse bu tutum doğrudur. İnsaf denen bir şey var. Beyefendi sarayda otururken elektrik faturası ödemez. İnsaf, insaf, insaf...
TEKRAR BİR ARAYA GELECEĞİZ
Önce hukuksal inşa gerekiyor. Demokrasi, düşünce özgürlüğü, medya özgürlüğü, cumhurbaşkanı tarafsızlığı gerekiyor. Devlette liyakatin inşası gerekiyor. Siz devletin önemli görevlerine atayacağınız kişilerin ehil olması gerekiyor. Ekonomi ve sosyal politikalarda ne yapacağız? 6 genel başkan karara vardık. Her parti kendi içinde ön hazırlık yapıyor. Daha sonra 6 parti genel başkanları tekrar bir araya geleceğiz. Temel kurallar belirlenecek. Onları da kamuoyu ile paylaşacağız. Biz hukuku inşa etmeden ekonomiyi düzeltemeyiz. Siz adaleti inşa etmeden neyi, nasıl yapacaksınız?''
