Yüzölçümü açısından küçük bir prenslik olsa da, Monaco, dünyanın en zengin ülkesi olma unvanına sahip. Atatürk Havalimanı'ndan 5.5 kat daha küçük olan bu minik ülke, ekonomik gücü ve lüks yaşamıyla dikkat çekiyor. Peki, Monaco’nun bu büyük başarısının sırrı ne? İşte dünya çapında ses getiren Monaco'nun ekonomik gücü!

MONACO: YÜZÖLÇÜMÜ KÜÇÜK AMA SERVETİ DEV
Monaco, Avrupa’nın en küçük ama aynı zamanda en zengin ülkelerinden biri olarak dikkat çekiyor. Sadece 2.1 km²'lik bir yüzölçümüne sahip olan bu minik prenslik, nüfus yoğunluğu açısından dünyadaki en yoğun yerleşim alanlarından biri. İstanbul Atatürk Havalimanı’nın 11.65 km²’lik alanının 5.5 kat daha küçük olan Monaco, dünyanın en zengin ülkesi olarak öne çıkıyor. Peki, küçük bir coğrafyada nasıl bu kadar büyük bir ekonomik başarı sağlanmış olabilir?
DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKESİ: KİŞİ BAŞINA 227.000 DOLAR
Monaco'nun yıllık Gayri Safi Yurt İçi Hasılası (GSYİH) kişi başına 227.073 dolar ile dünyanın en yüksek gelirine sahip ülkesi olmasını sağlıyor. 2024 verilerine göre, bu rakam Monaco’yu dünya sıralamasında zirveye taşıyor. Sadece 39 bin kişilik nüfusu ile bu ekonomik büyüklük, oldukça etkileyici bir gösterge oluşturuyor.

LÜKSÜN ADRESİ: GAYRİMENKUL FİYATLARI DÜNYA REKORU KIRIYOR
Monaco, sadece ekonomik başarıyla değil, lüks yaşam tarzıyla da adından söz ettiriyor. Ülkede gayrimenkul fiyatları o kadar yüksek ki, metrekare başına 100 bin euro'yu aşabiliyor. Bu da Monaco’yu dünyanın en pahalı emlak piyasalarından birine sahip hale getiriyor. Ayrıca, burada bir ev kiralamak isteyenlerin, en az 500 bin euro'yu bir yerel banka hesabında bulundurduklarını kanıtlamaları gerekiyor. Yüksek yaşam standartları, dünyanın dört bir yanından zenginleri buraya çekiyor.
VERGİ AVANTAJLARI MONACO’NUN SERVETİNİN SIRRI
Monaco'nun ekonomik gücünün en büyük etkenlerinden biri, ülkedeki vergi avantajları. Monaco’da gelir vergisi uygulanmıyor, sadece Fransız vatandaşları için vergi zorunluluğu bulunuyor. Şirketler için de düşük vergi oranları söz konusu. Bu durum, zengin yatırımcıları ve uluslararası şirketleri Monaco’ya çekiyor. Bu avantajlı vergi sistemi sayesinde, dünya çapında büyük bir finans merkezi haline gelen Monaco, ticaret ve yatırım için cazip bir merkez konumunda.
MONACO’NUN TURİZM SEKTÖRÜ: GRAND PRIX’DEN KUMARHANELERE
Monaco ekonomisinin bir diğer önemli ayağı ise turizm. Ülkede her yıl düzenlenen Monaco Grand Prix, dünyanın en prestijli yarışlarından biri olarak büyük bir ilgi topluyor. Ayrıca, 19. yüzyıldan bu yana lüks kumarhaneleriyle ünlü olan Monte Carlo, turistleri cezbediyor. Monaco’nun cazibe merkezi, sadece zenginleri değil, spor tutkunlarını, tarih meraklılarını ve kültürseverleri de burada ağırlıyor.

KÜRESEL BİR DENİZCİLİK MERKEZİ: OŞİNOĞRAFİ MÜZESİ VE DENİZ HABİTATLARI
Monaco, denizcilik alanında da önemli bir merkez olarak öne çıkıyor. Oşinografi Müzesi, deniz araştırmaları için dünyadaki en prestijli mekanlardan biri olarak kabul ediliyor. Ayrıca, dünyanın ilk koruma altına alınan deniz habitatlarından biri Monaco’da bulunuyor. Bu özellikler, ülkenin sadece zenginliğiyle değil, bilimsel katkılarıyla da adından söz ettiriyor.
YOKSULLUK ORANI SIFIR, YAŞAM BEKLENTİSİ İSE 85.8
Monaco, sıfır yoksulluk oranı ve 85.8 yıl ile dünyanın en yüksek yaşam beklentisine sahip ülkelerinden biri. Bu, ülke halkının lüks içinde yaşadığını gösteriyor. Ancak, ülke ekonomisinin çoğunlukla Fransa ve İtalya’dan gelen iş gücüyle desteklendiğini unutmamak gerekiyor. Her gün 30 binden fazla Fransız ve 5.800 İtalyan, Monaco’ya çalışmaya gelerek, ülkedeki iş gücüne büyük katkı sağlıyor.
SONUÇ: KÜÇÜK BİR ÜLKE, DEV BİR EKONOMİ
Monaco, yüzölçümü itibarıyla küçük bir ülke olsa da, ekonomik gücüyle dev bir oyuncu olmayı başarmış durumda. Vergi avantajları, yüksek gayrimenkul fiyatları, dünya çapında ünlü yarışlar ve turizm sektörü ile Monaco, dünyanın en zengin ülkelerinden biri olarak hayatına devam ediyor. Atatürk Havalimanı’ndan bile 5.5 kat daha küçük olan bu minik prenslik, ekonomik başarı ve lüks yaşam ile dikkatleri üzerine çekiyor.
