Leyla Zana, Halepçe Katliamı’nın yıldönümünde yaptığı açıklamada, Öcalan’ın barış çağrısının değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli’ye seslenen Zana, “Barış ve demokratik toplum çağrısının herkese ihtiyacı var” dedi.
Eski milletvekili ve Kürt siyasetinin önemli isimlerinden Leyla Zana, Halepçe Katliamı’nın 37. yıldönümünde yaptığı açıklamada Türkiye’de barış sürecine geri dönülmesi gerektiğini vurguladı. Zana, Kürt halkının yıllardır baskılara boyun eğmediğini belirterek, Abdullah Öcalan’ın barış için yaptığı çağrının değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Zana’nın paylaşımı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Ekim ayında İmralı’daki PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik çağrısıyla başlayan çözüm süreci tartışmalarının ardından geldi. Bahçeli, PKK’nın silah bırakması durumunda Öcalan’a yönelik yeni bir hukuki sürecin başlatılabileceğini ima etmiş, bu açıklamalar kamuoyunda yeni bir çözüm süreci ihtimalini gündeme getirmişti.
Zana, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Bahçeli’ye çağrıda bulunarak, çözüm için siyasi iradenin ortaya konulması gerektiğini belirtti. İşte Leyla Zana’nın açıklamasının tamamı:
“Otuz yedi yıl önce tüm dünyanın tanıklığında gerçekleşen ve soykırım niteliği taşıyan Halepçe Katliamı’nın acısı hâlâ taze!
Kapanmayan Halepçe yarasının yıldönümünde, Ortadoğu ve Kürdistan coğrafyasında katliamların son bulması için Sayın Öcalan’ın çağrısı tarihsel bir fırsattır.
Bu çağrının yaşam bulması ve onun öncülüğünde pratiğe dönüşmesi hayati önemdedir.
Kürtler katliam, ölüm, zor, baskı ve tehditlerle diz çökmediği gibi halen onurlu ve kalıcı bir barış için kararlılığını sürdürmektedir.
Halepçe’de katledilenleri saygı, rahmet ve minnetle anıyorum.
Bu acıların bir daha yaşanmaması için sorumluluk almaktan çekinmemek gerekir.
Yeniyi inşa etmek zor olsa da en gerçekçi yoldur.
Çaba, emek, gayret, cesaret ve kararlılık ister.
İktidarından muhalefetine 'Barış ve Demokratik Toplum' çağrısının herkese, hepimize ihtiyacı var.
Temennimiz; kırılgan değil dayanıklı, geçici değil kalıcı bir çözüm iradesi için başta Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Bahçeli olmak üzere bu tarihsel zamanda 'ölüm değil yaşam' için inisiyatif alan herkesin üzerine düşen sorumluluğu kararlılıkla yerine getirmesidir.
Bu, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Barış berekettir. Hayattır.”