İzmir’de, fahri trafik müfettişi tarafından kırmızı ışık ihlali gerekçesiyle avukata kesilen bin 506 liralık para cezası, mahkeme tarafından delil yetersizliği nedeniyle iptal edildi. Avukat, bu kararın emsal niteliğinde olduğunu vurgulayarak vatandaşlara itiraz haklarını kullanmalarını tavsiye etti.
İzmir'de 7 Temmuz’da Selçuk’taki Sabri Yayla Bulvarı’nda "kırmızı ışık ihlali" yaptığı gerekçesiyle fahri trafik müfettişi tarafından bin 506 liralık ceza kesilen avukat Mehmet Harun Elçi, cezaya itiraz etti. Elçi, cezaya dayanak olacak fotoğraf veya video gibi bir delil bulunmadığı için cezanın hukuka aykırı olduğunu savunarak, iptal talebinde bulundu.
MAHKEMEDEN FAHRİ MÜFETTİŞ CEZASINA İPTAL KARARI
Selçuk Sulh Ceza Hakimliği’ne yapılan başvuruda, Kabahatler Kanunu’nun delil şartına dikkat çeken avukat Mehmet Harun Elçi, Anayasa Mahkemesi’nin fahri trafik müfettişlerinin kamu görevlisi olmadığına dair kararını da vurguladı. Mahkeme, fahri müfettişler tarafından yazılan cezanın delil eksikliği nedeniyle iptal edilmesine karar verdi.
'DELİL ŞARTI OLMADAN CEZA KESİLEMEZ'
Mahkeme, fahri trafik müfettişlerinin ceza kesebilmesi için mutlaka fotoğraf, video veya başka somut delillerin sunulması gerektiğini belirterek, Avukat Mehmet Harun Elçi’ye yazılan para cezasını iptal etti. Elçi, kararın emsal nitelikte olduğunu ifade ederek, vatandaşlara haklarını aramaları konusunda çağrıda bulundu.
'KARARIN EMSAL NİTELİĞİNDE OLDUĞU KANAATİNDEYİM'
Avukat Mehmet Harun Elçi, "Cezaya itirazda bulundum. Yapmış olduğum itiraz neticesinde sulh ceza hakimliği tarafından fahri trafik müfettişleri tarafından yazılan cezaların mutlak surette bir fotoğrafa, video kaydına yahut başkaca yan delilere ihtiyaç duyulması gerektiğinden bahisle ceza iptal edildi. Anayasa Mahkemesi'nin 2013 yılında vermiş olduğu, fahri trafik müfettişlerinin bir kamu görevlisi olmadığına da verilen kararda bir atıf vardı. Ülkemizde 35 bini bulan, İzmir'de 3 bin civarında fahri müfettiş var. Bunlar gönüllü kimseler. Valiliklere yapmış oldukları müracaatlar çerçevesinde bu unvana hak kazanıyorlar. Her meslekte olduğu gibi bu görevi yaparken de hataya düşen kimseler olabiliyor. Özetlemek gerekirse verilen karar hatalıydı, delilere dayanmıyordu. Kararın emsal bir nitelik taşıdığı kanaatindeyim" dedi.
Avukat Elçi, benzer durumla karşılaşan kişilerin 15 günlük süreyi kaçırmadan Sulh Ceza hakimliklerine itirazda bulunmalarının kendilerinin yararına olacağını da belirtip, uyarıda bulundu.