Özellikle yaz aylarının gelmesiyle Ege ve Akdeniz bölgelerindeki zeytinliklerde yılan görülme sıklığının artması, bölge halkında endişeye neden oluyor. Peki, bu bir istila mı, yoksa doğal bir döngünün parçası mı? Uzmanlar, bu durumun nedenlerini açıklarken, panik yapmak yerine basit ve etkili önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Ege ve Akdeniz Bölgeleri'nde son yıllarda zeytinliklerde yılanlara daha sık rastlanmaya başlandı. Antalya, Mersin, Adana, Hatay ve Osmaniye'de yaşayan üreticiler, bu durumdan büyük endişe duyuyor. Türkiye'nin dört bir yanına dikilen zeytin ağaçları, sürüngenler için adeta birer yuva haline geldi.
Zeytin ağaçlarının düğümlü gövde yapısı ve geniş kök sistemleri, serin ve gölgeli bir ortam sunuyor. Bu mikro iklim, özellikle sıcak havalarda yılanlar için ideal bir yaşam alanı sağlıyor. Engerekten çimen yılanına kadar birçok tür, bu ağaçlarda güvenli bir sığınak buluyor.
TAŞLAR GÖLGELİKLER SÜRÜNGENLER İÇİN CENNET
Zeytinliklerdeki taş duvarlar, kayalık teraslar ve ısıyı emen kireçtaşı toprak yapısı, yılanların yaşamını kolaylaştırıyor. Bu alanlar gündüz sıcak, gece ise serin kalıyor. Herpetologlar bu ortamı “doğal bir sürüngen cenneti” olarak tanımlıyor.
UZMANLAR ÜSTÜNE BASA BASA UYARDI: BU BİTKİLERE AV İÇİN GELİYORLAR!
Zeytinlikler yalnızca barınak değil, aynı zamanda yılanlar için zengin bir av alanı sunuyor. Fare, köstebek, kertenkele ve küçük kuşlarla dolu bu alanlar, sürüngenlerin kolayca beslenmesini sağlıyor.
Zeytinliklerde yılan görmek artık sıradan bir hale geldi. Çoğu yılan türü insanlara zarar vermese de, bu durum halk arasında kaygı yaratıyor. Uzmanlar ise doğal dengeyi bozmadan alınabilecek bazı basit önlemleri öneriyor.
EN KOLAY KORUNACAK YOLLAR
Temizlik Önemli: Taş, odun ve moloz yığınlarını kaldırarak yılanların saklanacağı yerler azaltılmalı.
Düzenli Biçim: Çimler sık sık kesilmeli, yoğun bitki örtüsü budanmalı.
Kemirgenle Mücadele: Fare ve benzeri hayvanların sayısı azaltılarak yılanların besin kaynağı sınırlanmalı.