Türkiye'de şehir içi ulaşımda popülaritesi giderek artan elektrikli scooter'lar için önemli bir yasal düzenleme hayata geçiyor. İktidar tarafından Meclis'e sunulan ve Karayolları Trafik Kanunu'nda değişiklik öngören teklifle, elektrikli scooter'lar zorunlu trafik sigortası kapsamına alınıyor. Bu adımla, olası kazalarda meydana gelen maddi hasarların sigorta şirketleri tarafından ödenmesi hedefleniyor.
MEVCUT SİSTEMDE MAĞDURİYET YAŞANIYORDU
Halihazırda, Türkiye'de sayıları 100 bine ulaşan ve yaklaşık 8 milyon aktif kullanıcıya sahip olduğu belirtilen elektrikli scooter'ların karıştığı maddi hasarlı kazalarda, kusurlu bulunan sürücüler her iki tarafın da zararını kendi ceplerinden karşılamak durumunda kalıyordu. Bu durum, özellikle gençler arasında yaygın olan scooter kullanıcılarını beklenmedik ve yüksek kaza masraflarıyla karşı karşıya bırakarak ciddi mağduriyetlere yol açabiliyordu.

YENİ DÜZENLEME NE GETİRİYOR?
Geçtiğimiz hafta TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilen ve bu hafta Genel Kurul gündemine gelmesi beklenen yasa teklifiyle, trafikteki elektrikli scooter'lar için sigorta zorunluluğu başlıyor. Düzenlemenin yasalaşmasıyla birlikte, hem bireysel scooter sahipleri hem de kiralama hizmeti sunan firmalar, bu araçları kazalara karşı sigortalatmakla yükümlü olacak. Böylece, bir scooter'ın karıştığı ve kusurlu olduğu maddi hasarlı kazalarda, ortaya çıkan masraflar sigorta poliçesi kapsamında karşılanacak.
AMAÇ, GÜVENCE SAĞLAMAK VE MAĞDURİYETLERİ ÖNLEMEK
Edinilen bilgilere göre, bu kritik düzenleme ile trafikteki tüm paydaşlar için bir güvence sistemi oluşturulması amaçlanıyor. Sigorta zorunluluğu, hem scooter kullanıcılarını olası yüksek mali yüklerden koruyacak hem de kazaya karışan diğer araç sahipleri veya yayaların maddi zararlarının tazmin edilmesini kolaylaştıracak.

Düzenlemenin yasalaşarak yürürlüğe girmesiyle birlikte, sigorta sektörünün elektrikli scooter'lara özel poliçeler geliştirmesi ve uygulamanın detaylarının ilgili yönetmeliklerle netleştirilmesi bekleniyor. Bu adımın, Türkiye'de hızla yaygınlaşan mikromobilite araçlarının hukuki ve mali sorumluluk çerçevesini güçlendirerek trafikte daha güvenli bir ortamın oluşumuna katkı sağlaması hedefleniyor.
