ÖSYM, Gelir İdaresi Başkanlığı Devlet Gelir Uzman Yardımcılığı Giriş Sınavı'nın yarın, Gelir İdaresi Başkanlığı Gelir Uzman Yardımcılığı Giriş Sınavı, Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı ve Diş Hekimliği Alanında Yurt Dışı Yükseköğretim Diploma Denkliği İçin Seviye Tespit Sınavı'nın ise pazar günü yapılacağını duyurdu.
ÖSYM, hafta sonu boyunca biri yurt dışı denklik, biri uzmanlık, ikisi kamu kadrosu için olmak üzere dört ayrı sınav düzenliyor. Elektronik sınavlar yalnızca Ankara’da yapılırken, diğer sınavlar İstanbul ve Ankara’da gerçekleştirilecek. 12 bin 483 adayın katılacağı bu maraton, merkezi sınav sistemine yönelik eleştirileri yeniden gündeme getirdi.
SINAV SAATLERİ
Cumartesi ve pazar günleri gerçekleştirilecek sınavlara girişler dakikası dakikasına sınırlandırıldı. Adayların, 13.30’dan sonra sınav binalarına alınmayacağı, pazar günü sabah sınavında ise saat 10.00 son giriş saati olduğu belirtildi. Dakika farkıyla sınav hakkını kaybeden adayların sayısının artmasından endişe ediliyor.
Diş Hekimliğinde Uzmanlık ve Yurt Dışı Denklik sınavları ise sabah saatlerinde başlayacak ve toplamda 150 dakika sürecek. Sınavlarda kullanılacak bina ve salon sayısının fazlalığı, sürecin ne kadar geniş bir koordinasyona ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
ENGELLİ ADAYLAR İÇİN ÖZEL DÜZENLEME
Sınavlara katılan engelli adaylar için çeşitli düzenlemeler yapıldığı belirtilirken, bu tür sınavların kapsayıcılığı hâlâ tartışmalı. Bir yandan merkezi sınav sistemine mahkum edilen genç işsizler, diğer yandan sınav ücretleri, saat sınırlamaları ve belgelerin eksiksizliği konusunda ciddi bir baskı altında sınavlara giriyor.
Öte yandan, sınav sabahı kimlik sorunları yaşayan adaylar için nüfus müdürlüklerinin açık olacağı belirtildi. Ancak bu tür “son dakika çözümleri”, sistemin adayları sınav günü sabahı bile stres altında bıraktığını ortaya koyuyor.
ÖSYM Başkanı Bayram Ali Ersoy ise sınav hazırlıklarının titizlikle yürütüldüğünü belirterek adaylara başarı, görevlilere kolaylık diledi. Ancak eğitim uzmanları, merkezi sınavlara dayalı bu yapı yerine daha adil ve erişilebilir bir sistemin inşa edilmesi gerektiğini vurguluyor.