Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde meydana gelen ve İstanbul dahil birçok ilde hissedilen 6,1 büyüklüğündeki deprem korkuttu. Deprem tahminleriyle "deprem kahini" olarak anılan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, sarsıntıyı değerlendirdi. Üşümezsoy, bu depremin daha önce dikkat çektiği ana Sındırgı fayında olmadığını, ancak ona komşu, yaklaşık 10-15 km'lik başka bir fay segmentinin kırıldığını belirtti ve Simav için endişelenecek bir durum olmadığını söyledi.
Balıkesir Sındırgı merkezli 6,1 büyüklüğündeki deprem, dün gece saat 22.48'de meydana geldi. AFAD verilerine göre yaklaşık 6 km derinlikte oluşan sarsıntı, Balıkesir'in yanı sıra İzmir, Bursa, İstanbul, Tekirdağ, Kocaeli ve Sakarya gibi geniş bir coğrafyada hissedildi. Depremin ardından Sındırgı'da eğitime bir gün ara verilirken, Vali İsmail Ustaoğlu ve Kaymakam Doğukan Koyuncu ilk belirlemelere göre can kaybı olmadığını ancak birkaç noktada küçük çaplı yıkımlar olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy: Depremler, Çekmece gölüne yöneliyor!
Balıkesir'de deprem sonrası okullara bir gün tatil
ÜŞÜMEZSOY: "BEKLEDİĞİM ANA FAY DEĞİL, KOMŞU SEGMENT KIRILDI"
Yaptığı deprem analizleriyle bilinen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sındırgı depremini YouTube kanalında değerlendirdi. Üşümezsoy, daha önceki çalışmalarında Sındırgı'da yaklaşık 15 km uzunluğunda ana bir fay hattına dikkat çektiğini hatırlatarak şunları söyledi:
"Bizim baştan beri söylediğimiz Sındırgı'daki ana kırılan fay, yüzeyde 15 kilometredir. Onun kuzeye doğru gelen kesiminde Sındırgı yer alıyordu, güneyinde Sındırgı Dağı vardı. Artçılar güneye doğru, Sındırgı Dağı'na doğru gidiyordu. Ama bu 6'lık deprem, bu komşu ormandaki depremdir. Yani komşu 15 kilometrelik fayın doğuya doğru devamında, 10 kilometrelik bir fayın daha kırıldığı ortaya çıkmaktadır."
Üşümezsoy, bu kırılmanın güneye doğru uzanan ve "listrik" olarak tanımladığı (eğimi derine doğru azalan) fay sisteminin bir parçası olduğunu belirtti.

"ORMAN YANGINI GİBİ: AZ YANAN YER BİR DAHA YANAR"
Deprem ve artçı sürecini bir orman yangınına benzeten Üşümezsoy, şu ifadeleri kullandı: "Ana deprem fayı bir orman yangını gibidir. Orman yangınında her yer aynı yanmaz. Az yanan yerler bir daha yanar. Hepsi kömür olduğu zaman o fayda enerji bitmiş olur. Ama yeni, yandaki komşu ormana (faya) deprem sıçrayarak orada deprem yapabilir. İşte bu 6'lık deprem de bu komşu ormandaki depremdir."
"SİMAV İÇİN KORKU OLMASIN, BU FAY SİSTEMİ FARKLI"
Depremin Simav'da da hissedilmesi üzerine olası bir bağlantı endişelerine değinen Üşümezsoy, Simav fay sisteminin karakteristiğinin farklı olduğunu vurguladı:
"Simavlıların burada korkusu olabilir. Simav fayı üç karakterli. Biri Simav Dağı'nın yükselmesi, ikincisi onun kuzeyindeki Egrigöz Dağı ile Emet Dağı arasındaki fay hattı. Oradaki depremler yanal atımlı yırtılmalar ama tek bir faya inmiyor. Altı sıcak sularla ilişkili, formasyon basıncı yükselince sürtünme düşüyor ve makaslama gücü yeniyor. Orada deprem fırtınası tarzında depremler oluyor."

Üşümezsoy, Sındırgı depreminin bu sistemle doğrudan bir ilişkisi olmadığını ve 1969'daki 6,4'lük Türkmen Dağı (Alaşehir) depreminin iki bölge arasında stresi boşaltmış olabileceğini belirtti.
"ARTÇILAR OLUR AMA YENİ BÜYÜK DEPREM BEKLENMİYOR"
Prof. Dr. Üşümezsoy, kırılan 10-15 km'lik segment üzerinde enerjinin boşaldığını düşündüğünü belirterek, "Bu fay üzerinde stres boşalmış oldu. Bir sürü artçılar olacak ama yeni bir fay, korkulan yeni bir büyük deprem söz konusu değil diye noktayı koyuyorum" dedi.
Üşümezsoy, depremin yanal bileşeni olan normal bir faylanma olduğunu da sözlerine ekledi.

