Yeniden Refah Partisi ittifaka kapıları kapattı: İstanbul, Ankara ve İzmir'de kendi adaylarımızla giriyoruz

Yeniden Refah Partisi, Türkiye'nin en büyük üç şehri İstanbul, Ankara ve İzmir'de yapılacak yerel seçimlere kendi adaylarıyla gireceklerini açıkladı. Parti Genel Başkanı Fatih Erbakan, uzun süredir AK Parti ile sürdürülen ittifak görüşmelerinin ardından yaptığı açıklamada, 31 Mart'taki yerel seçimlerde İstanbul, Ankara ve İzmir'de Yeniden Refah Partisi'nin bağımsız adaylarla yarışacağını duyurdu.

Erbakan, parti binası önünde gerçekleştirdiği konuşmasında, Cumhur İttifakı ile 14 Mayıs seçimlerinde imzaladıkları mutabakata sadık kalınmadığına vurgu yaptı. "İttifak yapmıyoruz, İstanbul, Ankara ve İzmir'de seçime kendi adaylarımızla giriyoruz. Adayları 10 Şubat'ta açıklayacağız" ifadelerini kullanan Erbakan, partiye destek verenlerin ve teşkilatlarının da ittifakı istemediklerini belirtti.

Erbakan'ın bu kararı, özellikle İstanbul ve Ankara gibi Cumhur İttifakı ve CHP'nin adaylarının kıyasıya bir rekabet içinde olduğu şehirlerde seçim dinamiklerini önemli ölçüde etkileyebilir.

CUMHUR İTTİFAKI BOZULDU

Yeniden Refah Partisi'nin bu hamlesi, AK Parti, MHP, BBP ve HÜDA PAR'dan oluşan Cumhur İttifakı ile CHP'nin bıçak sırtı bir yarış içinde olduğu bu büyük şehirlerde yeni bir denge kurulmasına yol açabilir.

Erbakan'ın cümlelerinin satırbaşları şu şekilde:

"Burada Mili Görüş'ün merkezinde toplanmış bulunuyorsunuz. Kararımız hayırlı olsun. Milli Görüşçü dava erlerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Yeniden Refah Partimiz bugün Türkiye'nin en hızlı büyüyen dinamik partisidir. Milletimiz akın akın Yeniden Refah'a koşuyor. Bunun asıl sebebi favori parti olarak seçimlere giriyor oluşumuzdur.

'SOMUT ADIMLAR ATILMADI, FİKRİMİZİ BU BELİRLEDİ'

Beş ayın içerisinde 411 bine üye sayımız yükseldi. Yeniden Refah Partisi olarak. 31 Mart'ta Yeniden Refah'ın zaferi ahlaklı belediye için önemli. 84 ve 94 ruhunun yeniden hayat bulabilmesi için önemli.

14 Mayıs seçimlerindeki Cumhur İttifakı'yla yaptığımı mutabakat metnine uyulmadı. Bunun için birçok kanıtımız var. İsrail'le olan ihracatın tamamen kesilmesi gibi adımlar bu geçen süre içerisinde atılmadı. ve 30 bini aşkın insanımız katledildi. Yetki sahipleri, bu noktada miting yapmak ve konuşmak dışında hiçbir somut adım atmadı. Bu tavır, 31 Mart seçimlerindeki fikrimizi belirledi.

KARAR İÇİN BEŞ NEDEN SIRALADI

Müzakere sürecinde karşımıza 5 sebep çıktı. Bu seçimin 14 Mayıs'tan önemli bir farkı olduğunu gördük. Milletimiz bu seçimde ittifak yapmamızı istemiyor. 14 Mayıs'ta milletimiz fedakarlık yaparak ittifak istiyordu. İkinci sebep, teşkilatlarımız da ittifakın içinde yer almamızı istemiyordu. Bir önceki seçimde teşkilatların yüzde 60'ı istemiyordu, bu seçimde yüzde 95'i istemiyor.

Üçüncüsü, biz bu seçimlere beka seçimi olarak bakmıyoruz. Dördüncü husus da 14 Mayıs'taki karşı blok bu seçimlere ittifak olarak girmiyor. Karşı blokta böyle bir kenetlenme yoksa burada da ittifak yapılması ciddi bir husus olarak görülmüyor.

Beşinci husus, AK Parti ile yapılan görüşmelerde AK Parti'nin bize adil tekliflerle gelmemiş olmasıdır.

'MİLLETİMİZ VE TEŞKİLATLARIMIZ İTTİFAKA KATILMAMIZI İSTEMİYORLAR'

Vatandaşlarımız bütün illerde adaylarınızı gösterin size oy vermek istiyoruz dediler. Bizim önceliğimiz aziz milletimizin isteğidir. Bu seçimde milletimiz Cumhur İttifakı'nın içinde yer almamızı istemiyor. Aynı zaman da teşkilatlarımız da bunu istemiyor. Karşı tarafta ittifak beklentisi yoksa bu tarafta da ittifak beklentisi bir önem arz etmiyor. Bütün bu sebeplere rağmen masayı dağıtan bir taraf olmak istemedik. İstanbul ve Ankara'da CHP zihniyetinin yok olmasını bekliyorsak her iki tarafında bir takım fedakarlık yapması gerekirdi.

'SEÇİME KENDİ ADAYLARIMIZLA GİRİYORUZ'

Bunlar doğrultusunda İstanbul, Ankara ve İzmir'de seçime kendi adaylarımızla giriyoruz. İttifak yapmıyoruz. Adayları 10 Şubat'ta açıklayacağız.

İstanbul, Ankara ve İzmir için, 'Ahlaklı, Milli Görüş belediyeciliği ve Yeniden Refah' diyoruz."