Ege Bölgesi’nin kültürel hazinelerinden biri olan Bergama Antik Kenti, binlerce yıllık geçmişi, ihtişamlı yapıları ve tarihi atmosferiyle dikkat çekiyor. Antik dönemin bilim, sanat ve sağlık merkezi olan Bergama; Akropol, Asklepion ve Kızıl Avlu gibi yapılarıyla tarih severleri adeta zamanda yolculuğa çıkarıyor.

UNESCO’NUN KORUMASI ALTINDA
2014 yılında UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil edilen Bergama Antik Kenti, Helenistik dönemden Roma’ya, Bizans’tan Osmanlı’ya kadar pek çok medeniyetin izlerini taşıyor. Kent, hem tarihi zenginliği hem de korunmuş yapılarıyla büyük ilgi görüyor.
AKROPOL VE TİYATRO GÖZ KAMAŞTIRIYOR
Bergama Akropolü, antik dönemin siyasi ve kültürel merkezlerinden biri olarak biliniyor. Yamaçta kurulu tiyatro, yaklaşık 10.000 kişilik kapasitesiyle dünyanın en dik antik tiyatrosu unvanına sahip. Tiyatrodan görünen Bergama Ovası manzarası ise nefes kesici.

ASKLEPION: ANTİK DÜNYANIN TIP MERKEZİ
Antik çağın en önemli sağlık merkezlerinden biri olan Asklepion, dönemin tıp bilgeliğini yansıtan yapılarıyla ön plana çıkıyor. Burada Hipokrat ve Galen gibi ünlü hekimlerin izleri hâlâ hissedilebiliyor.
KIZIL AVLU VE DİNİ ÇEŞİTLİLİK
Kızıl Avlu (Serapis Tapınağı), Roma döneminden kalma devasa yapısıyla farklı inançların bir arada yaşadığına dair önemli ipuçları veriyor. Sonradan kiliseye çevrilen yapı, mimari detaylarıyla büyüleyici.

BERGAMA’YA NASIL GİDİLİR?
İzmir merkeze yaklaşık 100 km uzaklıkta yer alan Bergama’ya özel araçla veya İzmir otogarından kalkan otobüslerle ulaşım sağlanabiliyor. Bergama şehir merkezinden antik alanlara ulaşım oldukça kolay.
