Artan sıcaklıklar Türkiye'yi de büyük bir felakete sürüklüyor. Uzman isimler o ürünleri işaret ederek yasaklanması gerektiğini söyledi. Tehlike beklenenden daha büyük olacak. Böyle giderse Türkiye'nin açlıkla mücadelesi başlayacak. İşte tüm detaylar…
Küresel ısınma dünyayı etkilerken uzmanlar Türkiye için uyarılarını peş peşe sıraladı. Doğu Karadeniz'de yapılan araştırmalar doğrultusunda bölgeye düşen yağış miktarının buharlaşmaya göre fazla olduğu görülmektedir. Küresel iklim değişikliği nedeniyle hava sıcaklıkları değişirken kurak günlerinde kapıda olduğu belirtildi. Tarımda sulama ihtiyacının artması nedeniyle çay, fındık ve mısır gibi tarım ürünlerinin de tehlikede olduğu aktarıldı. İşte tüm detaylar…
BARAJ İHTİYACI ARTIYOR
Dünyayı etkileyen küresel ısınma Türkiye'de de etkilerini göstermeye devam ediyor. Artan sıcaklıkları ile birlikte barajlardaki doluluk oranı da her geçen gün düşmeye devam ediyor. Ülkeye düşen yağışların azalması uzmanları harekete geçirirken Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yapılan araştırmalar sonucunda bölgede yetiştirilen çay, fındık ve mısır gibi tarım ürünlerinin tehlikede olduğu aktarıldı. Bilim insanları su kaybını önleyerek kuraklığa karşı tedbir alınması gerektiğini belirtirken tatlı su barajlarını da öneri olarak sunmaktadır.
O BİTKİLERE YASAK GETİRİLMELİ
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı, Afet Yönetimi Enstitüsü ve İklim Değişikliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, iklim değişikliğini işaret ederek hazırlıklar için yapılması gerekenlere değindi. Çok fazla su tüketimine ihtiyaç duyan tropikal bitki ekimlerinin yasaklanması gerektiğine değinen uzman isim, “ Tarımda büyük problem” diyerek açıkladı. Su zengini bir ülke olmadığımızın altını çizen Kadıoğlu, hatta yarı kurak bir ülke olduğumuzu vurguladı. Bu nedenle suya ihtiyaç duyan duyan tropikal bitkilerin ekilmesinin yasaklanması gerektiğini aktaran Kadıoğlu, tropikal bitkilerin tropikal yağışlara ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Mikdat, “Kadıoğlu,Biz tropikal bir ülke değiliz, tropikal bir iklime de girmiyoruz. Sıcakları görünce millet tropikal iklime girdiğimizi sanıyor. Tropikal iklimde her gün yağmur yağar, öyle bir şey yok” sözlerini aktardı.
2040'A KADAR ARTACAK
İklim değişikliğinin Karadeniz Bölgesi'nde yaratacağı etkilere değinen Prof. Dr. Kadıoğlu, Temmuz ayında Karadeniz'de yapılan araştırmalar doğrultusunda buharlaşma miktarının yağış miktarını geçtiğini belirtti. 2040 yılına doğru ilk kez böyle bir şeyle karşılaştıklarını aktaran Kadıoğlu, Temmuz ayının Karadeniz'de mısırın sap yaptığı ay olduğunu aktardı. Karadeniz Bölgesi'nde de su problemi görüleceğini ifade eden uzman isim, problemin Akdeniz kadar olmadığının da altını çizdi. Karadeniz'de derelerin çok kısa ve dik olduğunu aktaran Kadıoğlu yağmur yağması durumunda suyun denize doğru indiğini vurguladı. İlerleyen yıllarda Karadeniz'de akan nehirlerin önüne denizin içinde tatlı su barajları yapılması gerekebileceğini aktaran uzman isim, Karadeniz'de suyu depolama problemi olduğuna değindi.
MISIR, ÇAY VE FINDIK TEHLİKEDE
Bölgede buharlaşmanın artması durumunda tarım ürünlerinin suya olan ihtiyacının da artacağını ifade eden Prof. Dr. Kadıoğlu, Karadeniz'de yıl boyunca her ay yağışların buharlaşmadan fazla olduğunu aktardı. Bu nedenle bölgede sulama ihtiyacının düşük olduğunu ifade eden uzman isim yağışların hafif artması durumunda 2040 yılına kadar özellikle Temmuz aylarında buharlaşmadaki artışın yağışın üstünde olabileceğini aktardı. Kadıoğlu, mısır, çay ve fındık gibi ürünlerin tehlikede olduğunu belirterek açıklamalarına şu sözlerle devam etti:
“O zaman su açık verecek toprakta sulamaya ihtiyaç olacak. Karadeniz'de bu nedenle mısırda birazcık tehlike var. Tabii fındık ve çay da öyle. Artık çay ve fındık, kıyılar ve dağlarda aynı anda oluşmaya başlıyor. Çay özellikle aynı anda olunca bütün tepeler ve vadi aynı anda çayı toplayıp fabrikaya götürdüğü zaman yaşanıyor. Bazı ufak tefek değişiklikler var ama yine de Karadeniz, Türkiye'de iklim değişikliğinin sigortası. “
