Türkiye için kuraklık alarmı: Su kıtlığına doğru sürükleniyoruz

Türkiye için kuraklık alarmı: Su kıtlığına doğru sürükleniyoruz

Bu yıl küresel ısınma ve El Nino etkisiyle birlikte Türkiye genelinde olduğu gibi dünya genelinde de aşırı hava olayları yaşandı. Türkiye'de 2023 su yılında yağış miktarı, normal değerlere göre yüzde 6 azaldı. Uzmanlar, düşük yağış oranının meteorolojik kuraklık tehdidini artırdığını ve Türkiye'nin dörtte üçünün kalıcı kuraklıkla karşı karşıya olduğu konusunda uyarıyor. Bu durum, tarım, su kaynakları ve ekosistemler üzerinde ciddi etkiler yaratabilir.

İklim değişikliğiyle bağlantılı aşırılıklar dünyanın çeşitli yerlerinde olduğu gibi Türkiye'de de kayda geçmeye devam ediyor.

İklim değişikliğine neden olan fosil yakıtların tüketiminde yaşanan artış küresel ortalama sıcaklıklarda yükselişe neden olurken bu durum aşırı hava olaylarının, sel felaketlerinin ve kuraklığın yaşanmasına neden oluyor.

Türkiye'de yaz mevsimi ortalama sıcaklığı, 1991-2020 yaz mevsimleri ortalaması olan 24 dereceyi aşarak 24,7'ye ulaştı. Bu sene son 53 yılın en sıcak 7. yazı ve son 53 yılın en sıcak ikinci ağustos ayı yaşandı.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre, 1 Ekim 2022-30 Eylül 2023 dönemini kapsayan 2023 su yılında yağış miktarı, 1991-2020 yılları baz alınarak hesaplanan ve normal değerler olarak belirlenen 573,4 milimetrenin yüzde 6 altına gerileyerek 540,4 milimetre ölçüldü.

YAĞIŞ MİKTARI EN ÇOK MARMARA'DA AZALDI

Su yılı yağış miktarı normali 670 milimetre olan Marmara Bölgesi'nde 2023 yılında yüzde 25 azalmayla 505,8 milimetre yağış kaydedildi. Su yılı yağış miktarı en çok azalan bölge ise Marmara Bölgesi oldu.

Artış kaydedilen tek bölge ise Karadeniz oldu. Normali 697 milimetre olan Karadeniz'de 2023 su yılı yağış miktarı, yüzde 6 artışla 741,9 milimetre olarak kayıtlara geçti.

'KURAKLIK DEPREMDEN DAHA TEHLİKELİDİR'

Meteoroloji uzmanı ve İstanbul Aydın Üniversitesi Anadolu Bil Meslek Yüksekokulu Müdür Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Güven Özdemir, kuraklığı, belirti göstermeden yavaşça ilerleyip vücuda yayılan bir kanser hücresine benzetti, "Kuraklık, bir doğa felaketidir yani depremden daha tehlikelidir çünkü kalıcıdır. Deprem olur ama sonra yaralar sarılır, yine o yaşantıya devam edilebilir fakat kuraklık maalesef öyle değil." ifadelerini kullandı.

Fosil yakıt ve petrol türevlerinin dünyanın sıcaklığını artırdığını belirten Özdemir, yağış düzenlerinin bu değişimlerden etkilenmesi sonucu iklim krizinin ortaya çıktığını belirtti.

'SUSUZLUK HAD SAFHADA'

İstanbul haricinde diğer bölgelerde de susuzluk tehlikesi başladığını belirten Özdemir, Sadece Karadeniz'in doğusu, Karadeniz'in kıyı bölgeleri, Marmara'nın Karadeniz'e kıyı bölgeleri kısmen susuzluk çekmiyor ama o bölgelerde de sera etkisi ve iklim değişikliğinden dolayı kuvvetli yağışlar, hortumlar, sel baskınları oluşabiliyor. Ama diğer bölgelere baktığınızda susuzluk had safhada. Türkiye’nin yaklaşık 4'te 3'ü kalıcı kuraklığa doğru gidiyor." dedi.

'TÜRKİYE SU KITLIĞINA DOĞRU GİDİYOR'

2023 su yılı yağış döneminde yeterli yağışın düşmediği Türkiye'nin su kıtlığına doğru sürüklendiği söyleyen Özdemir, "O yüzden muhakkak su yönetim sistemi ülkemize en iyi şekilde yerleştirilmeli, yeşil binalar oluşturulmalı. Her binanın mutlaka su deposu olması gerekiyor. Çünkü İstanbul'a bir yılda verilen su miktarı 1 milyar 103 milyon metreküp halbuki barajlarımızın tam kapasitesi 868 milyon metreküp. Demek ki bir kısmını dışarıdan taşımak zorundayız. İstanbul'un nüfusu giderek artıyor, sonunu göremiyorsunuz." diye konuştu.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN