Türkiye'de artan hastalıkların bir nedeni de hava kirliliği olarak görülmektedir. Hem Türkiye'de hem de dünyada büyük bir sorun haline gelen hava kirliliği 42.000 kişinin de hayatını kaybetmesine neden oluyor. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol, Türkiye'deki hava kirliliği hakkında önemli açıklamalarda bulundu. İşte konu hakkında merak edilen tüm detaylar…
Hava kirliliği her geçen gün artış gösterirken Türkiye'de ve dünyada etkileri de hızla yayılıyor. Dünya Sağlık Örgütü verileri kapsamında Dünya nüfusunun %90'ından fazlası kirli havaya maruz kalmaktadır. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol,Türkiye'de Dünya Sağlık Örgütü limitine uyan tek bir şehir olduğunu açıkladı. Sağlık sorunlarının temelinde hava kirliliği olduğuna değinen Varol, yaklaşık 42 bin kişinin bu nedenle yaşamını yitirdiğini belirtiyor. Bu sorunların temelinde akciğer kanseri havayolu enfeksiyonları kronik havayolu hastalıkları yer alırken kalp damar sistemi dolaşım yolu hastalıklarının da olduğu görülmektedir. Gamze Varol, bu hastalıkların yaşam kalitesini etkilediğini vurguluyor. İşte konu hakkında merak edilen tüm detaylar…
HAVA KİRLİLİĞİ HASTA YAPIYOR
Prof. Dr. Varol, ülkede hava kirliliğinin neden olduğu risklerin tanımlandığını açıkladı. Prof. Dr. Varol, hava kirliliğinin uyku sistemini bozduğunu ve insanları depresyona teşvik ettiğiniz belirtiyor. 2009 ve 2019 yıllarında yapılan çalışmalara değin Prof. Dr. Varol, hava kirliliğinin ölüme neden olan riskler arasında tanımlandığını açıklıyor.
Hava kirliliğinin buna neden olan ilk 5 hastalık arasında yer aldığını vurgulayan uzman isim bu durumun çok önemli olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Varol, “Onun üstünde mesela tümörler, dolaşım sistemi hastalıkları, kronik akciğer hastalıklarının hepsi var. Dolayısıyla ülkemizde hava kirliliği hem yaşam kalitesini etkileyen, başta kanserler olmak üzere, sağlığımızı bu yönde etkileyen risklerin içinde yer alıyor" ifadelerini dile getirdi.
TÜRKİYE'NİN EN TEMİZ İLİ NERESİDİR?
Prof. Dr. Varol, ülkede hava kirliliği nedeniyle pek çok hastalığın görüldüğünü belirtirken Türkiye'nin en temiz olan şehrini de açıkladı. Dünya Sağlık Örgütü standartları kapsamında Türkiye'de en temiz havaya sahip olan ilim Hakkari olduğu açıklandı.
KÖMÜR KULLANIMI HAVA KİRLİLİĞİ DEMEK
Kömür kullanımının Hava kirliliği ortaya çıkarttığını vurgulayan Prof. Dr. Varol, bu problemin en büyük temelinin kömür kullanımı olduğuna değinerek büyük ölçüde ısınma, enerji amaçlı ve araçlardan kaynaklı olduğunu vurguladı. Fosil atıklardan kurtulmak gerektiğini vurgulayan uzman isim kömür kullanımından da bir an önce vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye'de yaklaşık 42.000 kişinin hava kirliliği nedeniyle öldüğüne değinen Prof. Dr. Varol, bu verilerin İstanbul gibi büyük şehirlerde 5.000 ölüme denk geldiğini aktardı. Durumun Ankara ve İzmir gibi iller içinde aynı olduğuna değinen uzman isim Ankara'da yaklaşık 3000 kişinin hava kirliliğine bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklar nedeniyle yaşamını kaybettiğini belirtti.
Bunların önlenebilir ölümler olduğunu belirten Prof. Dr. Varol, kömürden vazgeçilmesi durumunda ölümleri engelleyebileceklerini ve erken yaşta kronik hastalıkların da azalacağını belirtti. Prof. Dr. Varol, “Eğer biz kömürden vazgeçersek hem ölümleri engellemiş oluyoruz hem erken yaşta, genç yaşta; hem de kronik hastalıklar, akciğer hastalıkları, dolaşım yolu hastalıkları, felç ya da gebe kadınları etkilediği için düşük doğum tartılı bebekler, bebek ölümlerinin engellenmesi gibi de yaşam kalitemizi bozan hastanelerimize yük olan sağlık sorunlarından da kurtulmuş oluyoruz. Fuel oil, mazot, ısınma amaçlı araç kullanımı bunların hepsi oldukça hava kirliliğine neden olan uygulamalar" sözlerini dile getirdi.
6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş'ta meydana gelen depreme değinen uzman isim afet bölgesinde de hava kirliliğinin arttığını vurguladı. Deprem bize de vatandaşların ısınmak için çadırlarda ve konteynırlarda odun ve kömür gibi yakıtları kullandığını aktaran Prof. Dr. Varol, yaktıkları ürünlerin içerisinde içeriği bilinmeyen plastik ve ağaçlar olduğuna değindi. Bu durumun bölgedeki hava kirliliğini arttırdığını vurgulayan Varol, depremde yıkılan ve kontrollü yıkılan binalardan çıkan toz ve duman partiküllerinin de hava kirliliğini arttırdığını aktardı.
