TÜSİAD’ın “Geleceğimiz için Eğitimi Birlikte Konuşmak” konferansında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, şirketlerin ihtiyaç duydukları beceri ve yetkinliklere sahip işgücü bulmakta zorlandığını belirtti. Turan, teknoloji alanında yaşanan beyin göçünün bu sorunu derinleştirdiğini ve en yetenekli gençlerin daha iyi eğitim ve yaşam koşulları için yurtdışına gittiğini vurguladı. Ayrıca, nitelikli ve herkes için erişilebilir eğitimin önemine uzun süredir dikkat çektiklerini söyledi.
TÜSİAD (Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği), "Geleceğimiz için Eğitimi Birlikte Konuşmak" temalı bir konferans düzenleyerek, Türkiye'nin eğitim sistemini masaya yatırdı. Etkinlikte, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, eğitimin Türkiye'nin geleceği için taşıdığı önemi vurgulayan kapsamlı bir konuşma gerçekleştirdi.
Orhan Turan, konuşmasında eğitimin, ülkenin refahı ve geleceğini şekillendiren en temel unsur olduğunu belirtti. Türkiye'nin gelişmiş medeniyetler arasında yer alması için eğitimin her aşamasının güçlendirilmesi gerektiğini ifade eden Turan, "Nitelikli ve herkes için erişilebilir bir eğitimin önemini uzun yıllardır vurguluyoruz. Eğitim, ülkemizi geleceğe taşıyacak genç nesillerin potansiyeline yapılan en önemli yatırımdır. Kendi potansiyelini en üst düzeyde gerçekleştirebilen bireyler, sadece kendisini ve çevresini değil, ülkemizi her alanda ileriye taşıyacaktır" dedi.
'EĞİTİMDE GERİ KALMAK, DÜNYADAN GERİ KALMAKTIR'
Dünyanın hızla değişen dinamiklerine uyum sağlamanın en önemli yolunun nitelikli eğitimden geçtiğini belirten Turan, Türkiye'nin küresel rekabette öne çıkabilmesi için eğitim kalitesinin artırılması gerektiğini vurguladı. McKinsey ve OECD gibi uluslararası kuruluşların raporlarına atıfta bulunan Turan, yapay zeka ve dijital becerilerin gelecekte çok daha önemli hale geleceğine dikkat çekti. "Dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olacaksak, eğitim sistemimizin kalitesi de dünyada ilk 10’a girmeli" diyen Turan, eğitim alanında geri kalmanın, ülkenin dünya sahnesinden geri kalması anlamına geleceğini belirtti.
'BAŞKA ÜLKELERE KAYBEDİYORUZ'
Turan, Türkiye'deki genç nüfusun potansiyelinin değerlendirilmesi gerektiğini vurgularken, beyin göçü ve nitelikli işgücü eksikliği konusuna da dikkat çekti. Teknoloji yetkinliği gerektiren iş kollarında yaşanan beyin göçünün, yetenek ihtiyacını daha da belirgin hale getirdiğini ifade eden Turan, "En becerikli, eğitimli, yetenekli gençlerimizi, daha iyi eğitim, yaşam ve çalışma koşulları gibi sebeplerle başka ülkelere kaybediyoruz. Gençlerimize potansiyellerini ve hayallerini kendi ülkelerinde gerçekleştirebilecekleri bir iklim yaratmamız gerekiyor" dedi.
'OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLU VE ÜCRETSİZ OLMALI'
Eğitim sisteminin tüm boyutlarıyla ele alınması gerektiğini söyleyen Turan, özellikle okul öncesi eğitimin önemine dikkat çekti. Okul öncesi eğitimin erken yaşlardan itibaren zorunlu ve ücretsiz olması gerektiğini savunan Turan, bu adımın, eğitimde fırsat eşitliği sağlanması açısından kritik olduğunu belirtti. Eğitim sistemlerinin, çağın gereklerine uyumlu ve bilimsel temelli bir yaklaşımla yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade eden Turan, Cumhuriyetin kurulduğu dönemde başlatılan Eğitim Seferberliği'nin önemini vurguladı.
'EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ SAĞLANMALI'
Turan, konuşmasında, eğitimin herkes için fırsat eşitliği sağlaması gerektiğinin altını çizdi. Öğrenci ve öğretmenlerin potansiyellerini en iyi şekilde gerçekleştirebilecekleri bir ortam sağlanmasının önemine değinen Turan, eğitimde başarıyı getiren ülkelerin öğretmenlerin çalışma ve yaşam koşullarını önceliklendirdiğini belirtti. "Her bireyin farklı potansiyeli ve yeteneği vardır. Farklılıkların yeşermesine ve bireylerin kendi yetenekleri doğrultusunda gelişimine imkan sağlayan bir eğitim anlayışı, hem insanımızı hem ülkemizi güçlendirecektir" dedi.
'EĞİTİM, TÜRKİYE'NİN GELECEĞE AÇILAN KAPISIDIR'
Son olarak, eğitimin Türkiye’nin geleceğe açılan kapısı olduğunu belirten Orhan Turan, bu konuda kamu, özel sektör, sivil toplum ve akademinin iş birliği içinde olması gerektiğini söyledi. Eğitimde atılacak adımların, Türkiye'yi ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerine ulaştıracak en önemli kaldıraçlardan biri olacağını belirtti.