Yıllardır bu mesleği yapıyor ve geleceğine dair endişe duyuyor. 77 yaşındaki nalbant ustası mesleğinin unutulacağından korkuyor. İşte detaylar…
Henüz 14 yaşında başladığı mesleğini bugün hâlâ büyük bir ustalıkla icra eden Hüseyin Polat, mesleğini devredecek kimsenin kalmadığını söyleyerek gençlerin ağır işlerden kaçındığını belirtiyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen taleplerle hayvanları tedavi etmeye devam eden Polat, nalbantlığın yok olmasından endişe ediyor.
BİR MESLEĞİN HAFIZASI: HÜSEYİN POLAT
Sivaslı nalbant Hüseyin Polat, 1962 yılında henüz 14 yaşındayken başladığı mesleğini, geçen 63 yıla rağmen büyük bir aşkla sürdürüyor. 1948 doğumlu Polat, genç yaşta bir ustanın yanında çıraklıkla başladığı nalbantlığı ömrünün merkezine alarak devam ettirdi. Yıllar içinde birçok zorluğu geride bırakan Polat, zamanla köy köy gezerek seyyar hizmet vermeye başladı. Fiziksel güç, dikkat ve deneyim gerektiren bu zanaatı hâlâ severek yapan Polat, bugün neredeyse mesleğin son temsilcisi konumunda.
SEYYAR NALBANTLIKLA GEÇİMİNİ SAĞLIYOR
Teknolojinin ve modern veteriner hizmetlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte nalbantlığa olan ihtiyaç azaldı. Müşteri sayısı iyice düşünce dükkânını kapatmak zorunda kalan Polat, mesleğini bırakmak yerine seyyar olarak sürdürmeye karar verdi. Sivas başta olmak üzere çevre illerden gelen çağrılara yanıt veren Polat, hayvanların bakımını yerinde yaparak hem geçimini sağlıyor hem de bu tarihi mesleği ayakta tutmaya çalışıyor.
“BU BIÇAĞI BENDEN BAŞKASI KULLANAMAZ”
Nalbantlıkta kullanılan kesici aletlerin büyük dikkat gerektirdiğini söyleyen Polat, yıllar boyunca vücudunda çok sayıda kesik ve yara oluştuğunu dile getirdi. "Bu meslek tehlikeli ve zor. Bileğini iyi kullanmazsan bıçak elinden düşer, kolunu yaralar, sinirlerine zarar verir" diyen Polat, kullandığı bıçağın ustalık istediğini belirtti. Kendine olan güvenini, “Benden başkası bu bıçağı bu şekilde kullanamaz” sözleriyle ifade etti.
300 BİN TL’LİK HAYVANLARI TEDAVİ EDİYOR
Polat, yalnızca nal çakmakla kalmıyor; aynı zamanda çeşitli ayak rahatsızlıkları yaşayan büyükbaş hayvanları da tedavi ediyor. "Bazı ineklerin ayaklarında sorun oluyor. Veterinerler farklı tedaviler uygulasa da, benim yaptığım müdahalelerle 10 gün içinde toparlanıyorlar" diyen Polat, hayvan sahiplerinin kendisini arayıp “Gel hayvanımı çak” dediklerinde hemen yola çıktığını belirtiyor. Deneyimiyle 300 bin TL değerindeki hayvanlara dahi müdahale etmekten çekinmeyen usta, her müdahalenin büyük sorumluluk gerektirdiğini vurguluyor.
“GENÇLER ZOR İŞTEN KAÇIYOR”
Mesleğini birine devretmek isteyen ancak öğretecek çırak bulamayan Hüseyin Polat, en büyük kaygısının nalbantlığın tamamen yok olması olduğunu dile getirdi. Gençlerin ağır ve zahmetli işlerden uzak durduğunu belirten Polat, “Gençlerin bu mesleği öğrenmesini çok isterdim. Şimdiki gençler kolay para kazanmak istiyor. Bu meslek kirli olabilir ama yıkandığında o kir gider, emeğin onuru kalır” sözleriyle sitem etti.
25 DAKİKADA BİR ATI ÇAKIYOR
Polat, işinin yalnızca ustalık değil, aynı zamanda cesaret gerektirdiğini de söyledi. Zaman zaman huysuz hayvanlarla uğraşmak zorunda kaldığını anlatan Polat, "Bir gün bir atın ayağını tutuyordum. Sinirlenip solukluğuma vurdu, yere yığıldım" diyerek mesleğin tehlikeli yönlerini dile getirdi. Tecrübesi sayesinde bir atın dört ayağına nalları yaklaşık 25 dakikada çakabildiğini söyleyen Polat, hızlı ve etkili çalışmasıyla dikkat çekiyor.
BİR MESLEĞİN SON NEFERİ
Bugün Türkiye’nin birçok yerinde nalbantlık tamamen unutulmuşken, Hüseyin Polat mesleğini yaşatma mücadelesi veriyor. Yılların yorgunluğuna rağmen işine olan bağlılığını sürdüren Polat, hem geçmişin izlerini taşıyor hem de geleceğe dair umutlarını diri tutuyor. Ancak bir yandan da bu mesleğin son ustası olmanın yalnızlığını hissediyor.