Uzmanlar Hatay’dan asbest raporuyla uyardı: Yeni afet kapıda

Uzmanlar Hatay’dan asbest raporuyla uyardı: Yeni afet kapıda

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, yayınladığı raporda 6 Şubat deprem felaketinden sonra Hatay’da alınan numunelerin yarısında asbest tespit edildiğini açıkladı. Ayrıca döküm sahalarının konut ve çadırların yaklaşık 100 metre yakınında tespit edilmesi ile ciddi halk sağlığı riski taşıyan bu asbestin yeni bir afete sebep olacağı belirtildi.

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta yaşanan 7.7’lik depremlerin ardından çalışma yaparak 'Hatay İli Asbest Teknik İnceleme Raporu’nu yayınladı.

Raporda 21 - 22 Nisan tarihlerinde Hatay ile Samandağ ilçesinde 3 döküm sahası ve 1 yerleşim yerinden olmak üzere toplamda 8 katı asbest numunelerine ilişkin analizlere yer verildi.

4 LOKASYONDAN 8 ADET KATI ASBEST NUMUNESİ ALINDI

Rapora göre asbest numuneleri, Yeşilköy Antakya-Samandağ Yolu, Samandağ’da bulunan Yeşilköy İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü saha, Samandağ’da bulunan Çamlıyayla İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü saha ve Antakya’da bulunan Narlıca İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü sahadan alındı.

Raporda numune sonuçlarıyla ilgili “Toplamda 4 lokasyondan 8 adet katı asbest numunesi alınmıştır. Alınan 8 numunenin 4 adedinde asbest tespit edilmiştir. Numune alınan bütün bölgelerden en az bir adet asbestli malzeme bulunmuştur” denildi.

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin incelemeleri sonucunda hazırlanan raporda şu tespitlere yer verildi:

İnşaat ve yıkıntı atıklarının ayrıştırılması için planlanan döküm alanların seçim kriterleri teknik olarak uygun olmadığı görülmüştür, çalışma yaptığımız alanlarda özellikle seçilmemesi gereken bölgelerin döküm sahasına dönüştüğü görülmüştür.

'ASBESTİN YERLEŞİM YERİNE YAKIN OLMASI YENİ BİR AFET'

Konutların, çadırların ve kamu kurumların (okulların, spor merkezlerinin…) yaklaşık 100 metre yakınında döküm sahaları tespit edilmiştir. Dere yatakları, orman arazileri, zeytinlikler, seralar, tarım arazileri ve su kaynaklarına çok yakın bölgeler döküm sahası olarak tercih edilmiştir. Bu durum bir yeni bir afetin göstergesidir.

Yaptığımız incelemelerde; İnşaat ve yıkıntı atıklarının taşınması, geçici depolama sahalarında ayrıştırılması ve atıkların bertarafı süreçlerinde yapılan çalışmaların neredeyse tamamının mevzuatlara uyulmadan yapıldığı tespit edilmiştir.

'CİDDİ HALK SAĞLIĞI RİSKLERİ VAR'

Özellikle atık yönetiminde çalışanlar ve bölgede yaşayan insanlar hiçbir şekilde kişisel koruyucu donanımları (asbestle çalışmalara uygun maske, tulum ve eldiven) kullanmamakta, çok ciddi halk sağlığı riskleri ile karşı karşıya kalmaktadırlar.

Afet ve Atık yönetmeliklerinin deprem bölgesinde dikkate alınmadığı, 25/01/2013 tarihli ve 28539 sayılı Resmî Gazete ’de yayımlanan Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmeliğe hiçbir şekilde uyulmadığı tespit edilmiştir.”

Raporda inceleme ve araştırma sonucunda şu değerlendirmelere yer verildi:

Bölgede yaşayan insanlar ve ekolojik yaşam alanlarının korunması için; dere yataklarına, orman arazilerine, tarım arazilerine ve su kaynaklarına yakın bölgelerin döküm sahası olarak planlanmasından vazgeçilmelidir. İnşaat ve yıkıntı atıklarının standartlara uygun lokasyonlarda ve sızdırmaz zeminlere kavuşturulmuş depolama alanlarında depolanması sağlanmalıdır.

‘YÖNETMELİĞE UYULMALI’

İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının depolanması için Atıkların Düzenli Depolanması Dair Yönetmelik’te tariflenen II. sınıf düzenli depolama sahalarının en kısa sürede yapımına başlanmalıdır. Deprem bölgesinde yıkımla ilgili yapılan bütün çalışmalar asbest söküm uzmanları kontrolünde ve eğitimli personel tarafından yürütülmelidir. Binaların Yıkılması Hakkında Yönetmeliği’ne ve Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmeliği’ne uyulması sağlanmalıdır

Enkaz kaldırma ve atık yönetimi süreçlerinde çalışanların asbest liflerinden korunması için FFP3 maske, tulum (tyvek kategori 5/6) ve iş eldiveni kullanması sağlanmalı, denetimler yapılmalıdır. -Asbest birinci sınıf kanserojen madde sınıfına giren bir malzemedir. Yapılan çalışmalar sonucunda asbeste maruz kalan insanlarda Asbestoz, Mezotelyoma, Akciğer kanseri (bronşiyal karsinom), Mide bağırsak kanseri gibi hastalıklar uzun süreler sonrasında ortaya çıkıyor. Bölgede yaşayan halkın en az şekilde asbest liflerinden etkilenmesi için herkese enkaz çalışması sonlanana kadar FFP3 tipi toz maskesi verilmeli ve kullanımının sağlanması yapılmalıdır.

İnşaat ve yıkıntı atıklarının taşınması, geçici depolama sahalarında ayrıştırılması ve atıkların bertarafı işlemlerinde, bilimsel teknik değerlendirmeler ve mevzuatlar dikkate alınmalıdır. Afet yönetimi yeni afetlere neden olmamalı, öncelikle halk sağlığı ve ekolojik yaşam alanlarının korunmasına özellikler dikkat edilmelidir.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN