Yaz aylarının sıcak ve kurak geçmesi en çok çiftçileri etkiledi. Aylardır yağış almayan ülkemizde, çiftçilerin ekinleri telef oldu. Yağışların azalmasıyla birlikte Prof. Dr. İsmet Başer'den açıklama geldi.
ÇİFTÇİLER BUNU SAKIN YAPMASIN
Kuraklık sorunu ile sık sık gündeme gelen Türkiye'de, çiftçilerin ekinleri dikkat çekiyor. İklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkisiyle, susuzluk sorunu yavaş yavaş kendini gösterdi. Barajların doluluk oranları yüzde 4'ün altına kadar düşerken, kuraklık hakkında çarpıcı açıklama Prof. Dr. İsmet Başer'den geldi. Başer, kuraklık sorunu ile gündeme gelen çiftçilere uyarılarda bulundu.
Bu sorunu ortadan kaldırmak için suyu toprakta tutabildiğiniz kadar tutmanız gerektiğini tavsiye etti. Toprağın yapısına göre değişen bu etkende, suyu uzun süre muhafaza ederek tasarruf sağlayacağını paylaştı. Topraklardaki sorunu açıklayan uzman isim, "Topraklarımızın organik madde düzeyi ne yazık ki oldukça düşük. Yani neredeyse yüzde birin altında. Organik maddeyi yüzde ikinin üzerine çıkarmamız lazım." açıklamasını yaptı.
TOPRAĞI HAZIR HALE GETİRİN
Çiftçilerin günümüze kadar getirdiği alışkanlıkların esiri olmaktan vazgeçmesini de tavsiye ediyor. İklim şartları ve toprak şartlarına göre tarlanın ekime hazır hale getirilmesi gerektiğini paylaştı. Ürün veriminde toprak yapısının en büyük etkenlerden olduğunu belirterek, hafif ve orta bünyeli toprakların suyu uzun süre muhafaza etmesi için düzenlenmesi gerektiğini açıkladı.
Toprakta oluşan yanlışlıkları düzeltmek için gübreye yönelen çiftçilere yeni tavsiyelerde bulundu. Çiftçilerin bu şekilde davranmasının nedenini, o yıl ki ekinlerini kurtarmak olduğunu ve verim almak için gübreye başvurduğunu söyledi. Ekinlerinde bol miktarda azotlu gübre kullanarak, yılı kurtarmayı hedefliyorlar. Fakat, kuraklık karşısında azotlu gübreler ters etki gösteriyor.

EKİME GÖRE TOPRAK DÜZENİ
Yaz ürünlerinin ekiminde, toprak hafif bünyeliyse, organik maddesi iyi bölgelerde toprak ile uğraşmadan doğrudan ekim yapılmalıdır. Toprak yapısına bakılmadan eşelendiğini söyleyen Başer, kuru tarım yapıldığını ve suya ihtiyaç olsa da tarlayı kaç kere işlendiğini paylaştı.
Başer, "Toprak ya otları yok etmek ya da anızların toprak altına girmesini sağlamak için sürülür ama biz hasat ettikten sonra gelecek yıl ayçiçeği ekeceğiz diye toprağı 6 ay önceden işliyoruz. Yüzeyini açık bırakıyoruz bu toprak rüzgar erozyonuna uğruyor ve topraktaki su da uçup gidiyor. Su kaybının engellenmesi için toprağın az işlenmesi, toprağın yapısına göre ve arkasından ekilecek ürüne göre toprak işleme yapmamız gerekiyor." ifadeleriyle sözlerini tamamladı.
