Japonya’da yüzyıllardır sürdürülen ve son yıllarda yeniden ilgi gören geleneksel bir ormancılık yöntemi olan Daisugi, doğayla uyum içinde üretim yapmanın en dikkat çekici örneklerinden biri olarak öne çıkıyor. Bu teknik sayesinde ağaç kesilmeden odun elde edilebiliyor.
DAISUGI TEKNİĞİ NASIL İŞLİYOR?
Özellikle Japonya’nın Kyoto bölgesinde uygulanan Daisugi yöntemi, Japon sediri (Cryptomeria) türü ağaçlar üzerinde kullanılıyor. Yöntemin temelinde, ağacın ana gövdesi zarar görmeden, üst kısmından düzgün, düz ve uzun yan gövdeler elde edilmesi yatıyor. Bu yan gövdeler zamanla olgunlaşıyor ve keresteye dönüşüyor.

AĞAÇLAR CANLI KALIYOR, ORMANA ZARAR VERİLMİYOR
Daisugi, adeta dev bir bonsai tekniğini andırıyor. Ağaçlar hem canlı kalıyor hem de yıllar boyunca verimli kalmaya devam ediyor. Bu sayede ormanlar tahrip edilmiyor, ekosistem korunuyor ve doğaya minimum müdahale ile yüksek kaliteli kereste üretimi sağlanıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİN SEMBOLÜ HALİNE GELDİ
Daisugi, Japon kültüründe sürdürülebilirlik ve doğaya saygı anlayışının bir parçası. Bu yöntem, sadece ekonomik bir çözüm değil; aynı zamanda kültürel bir miras ve çevreci bir üretim modeli olarak da kabul ediliyor. Günümüzde Japonya'da bazı evlerin yapımında hâlâ bu teknikle elde edilen keresteler kullanılıyor.

TÜRKİYE’DE UYGULANABİLİR Mİ?
Daisugi’nin çıkış noktasında Japonya’nın sınırlı tarım ve orman alanları bulunuyor. Peki, bu teknik Türkiye'de uygulanabilir mi? Uzmanlara göre bu sorunun yanıtı, Japon sedirinin Türkiye iklimi ve toprak yapısında yetişip yetişemeyeceğine bağlı. Uygun koşullar sağlanırsa, Daisugi tekniği Türkiye’de de orman kaybını önleyen bir model haline gelebilir.
DOĞA DOSTU KERESTE ÜRETİMİ
Bu özel teknikle elde edilen keresteler, sadece üretim amaçlı değil; peyzaj düzenlemeleri ve geleneksel mimaride de kullanılmakta. Düzgün yapıları, dayanıklılıkları, çatlamaya karşı dirençleri ve doğal kokularıyla bu ahşaplar oldukça kıymetli kabul ediliyor.
