19. yüzyılda Cadde-i Kebir adıyla anılan İstiklal Caddesi, Taksim ‘su maksimi’nin hemen önünde yer alan Fransız Hastanesi’nde biter, ondan sonra mezarlıklar ve dar bir patika (bugünkü Halaskargazi Caddesi) ile maruf sonsuz bir ormanlık alan başlardı.
Burayı biraz geçince ulaşılan Pangaltı semtinin adını, bugün çoğu İstanbullu ‘banka altı’ndan aldığını sanır. Oysa Pangaltı adını hayırsız bir kocadan almıştır.
Del Giorno adlı bir kronikçiden öğrendiğimize göre, Jean Baptiste Pancaldi adlı bir levanten, Taksim'in ilerisindeki bölgede semt sakinlerinin, avcıların ya da kıra gelenlerin mola verdiği bir han, bir tür buluşma yeri işletiyormuş.
Zamanla halk bu semte giderken Pancaldi'ye gidiyoruz demeye başlamış. Türk diline uydurulan yazımı, semtin şimdiki adı olan Pangaltı'ya evrilmiş.
1840'lı yıllarda yaşadığını bildiğimiz Sinyor Pancaldi aslen Bolonyalı bir katoliktir. Bolonya bölgesinde çok yaygın olarak kullanılan Pancaldi soyadını taşır.
Pancaldi 1840'ların başında karısı Rosa Zaghi'yi Roma'da bırakıp İstanbul'a yerleşir ve yukarıda bahsettiğimiz hanı işletmeye açar. Hali vakti yerindedir.
Ancak karısı peşini bırakmaz ve ilgisiz kocasını kiliseye şikayet eder. Rinaldo Marmara'nın aktardığına göre, Roma'da bulunan Propaganda Fide Tarihsel Arşivleri’nde bulunan bir mektuptan öğreniyoruz ki, bu hayırsız koca için Kardinal Lambruschini devreye girer.
30 Eylül 1841 tarihinde bir mektup yazarak İstanbul'da bulunan Papalık temsilcisinin devreye girmesini ve Pancaldi'nin zavallı karısına sahip çıkmaya zorlanmasını talep eder.
Hayırsız koca Pancaldi karısına sahip çıktı mı bilemiyoruz. Ancak bölgenin bölgenin nüfusu hızla artınca, bugünkü Türk Telekom binasının hemen karşısındaki hanın epeyce iş yaptığını varsayabiliriz.
1913 yılına gelindiğinde Pangaltı kesin olarak bir gayrı-müslim semtiydi. Nüfusunun yüzde 27’si Levantenler, yüzde 19'u Rumlar, yüzde 49'u Ermeniler ve yüzde 5'i "öteki" lerden oluşuyordu.
Bu ötekilerin içinde Müslüman Türklerin oranı nedir, bilemiyoruz. Ancak bugün de gayrı-müslim nüfusun yaşadığı semtin adını hayırsız bir kocadan aldığını artık biliyoruz.