"7 subay ve 43 er"1952'de kurulan Irak'ın Seyt Haşim köyündeki Türk Şehitliğinde, Kut ül-Ammare çarpışmasında kaybedilen 350 subay ve 10 bin erden, isimleri tesbit edilen ve simgesel mezarlara isimleri yazılabilenlerin sayısı bu kadar..
Çarpışmanın muzaffer komutanı Halil Paşa (sonradan "Kut" soyadını alacaktır) bilançoyu şöyle açıklıyor;"..bugün Kut’ta 13 general, 481 subay ve 13.300 er teslim alıyorum. Bu teslim aldığımız orduyu kurtarmaya gelen İngiliz kuvvetleri de 30.000 zayiat vererek geri dönmüşlerdir."
(Osmanlı İmparatorluğunun kesin yenilgisinden sonra, bölgedeki İngiliz işgalinin bir büyük zafer biçimindeki anlatısının altında silinip kaybolan bu çatışmaya ait, Türk süvarisi hücumu altında ezilen İngiliz birliklerini tasvir eden Avrupa menşeili bir illüstrasyon.)
Irak Cephesi, İngilterenin petrol sahalarını ele geçirmek amacıyla, 1914 Ekimi ve Kasımında, Bahreyni ve Basra'yı işgali üzerine açıldı. Britanyalılar bu cephedeki harekatlarını Hindistan Genel Valiliği üzerinden tertiplediler ve ağırlıklı olarak bu sömürgeden toplanan asker cepheye sürüldü.Britanyalıların ilk silahlı hareketi Fav yarımadasına karşıdır. Burayı denizden bombardıman eden Britanyalılar bir gün sonra çıkarma yapmak suretiyle yarımadayı ele geçirdi..
Tümgeneral Townsend komutasındaki İngiliz 6. Poona Tümeni (Hint Tümeni) Bağdat'a ilerlemeye çalışırken 22-23 Kasım 1915'te Selman-ı Pak Muharebesini kaybederek geri çekildi ve 3 Aralık'ta Kut ül-Ammare kasabasına sığındı. Burada Şehri bir savunma mevzisi olarak kullanmak amacıyla tahkimatlar hazırlandı. Türk kuvvetlerinin taaruzu ise 5 Aralık günü başladı.
İngilizler, Kut ül-Ammare’de mahsur kalan General Townshend’i kurtarmak için Aralık 1915-Nisan 1916 tarihleri arasında pek çok girişimde bulundular, ancak sonuç alamadılar.(Fotografta Türk Ordusu 6. Alay sancağını taşıyan askerler, Alayın subayları ve süvarilerinin hücumu görülüyor)
Kut ül-Ammare çarpışmalarında savaş tarihinin ilklerinden biri de gerçekleşti.Muhasarayı geçip Townsend'e yardım götüremeyen İngiliz ve Fransız güçleri bunu Short 184 tipi uçaklar kullanarak havadan gerçekleştirmeyi denediler.Bu uçaklardan biri yerden açılan ateşle düşürüldü.
Tüm bu çabalara rağmen, kuşatmayı dışardan yarmaya çalışma çabaları ve içerden yapılan çıkışlara direnen Halil Paşa komutasındaki 6.Alay büyük direnç göstererek sonunda, zaferin sahibi oldu ve İngiliz tarihçi James Morris'in, "Britanya(İngiltere) askeri tarihindeki en aşağılık şartlı teslim" olarak tanımladığı biçimde Kut direnişi sona erdi..
29 Nisan 1916'da savaşın sona ermesiyle, İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri, 23.000 ölü ve yaralı, Osmanlı kuvvetleri 10.000 ölü ve yaralı vermiş, 13.100 (bazı kaynaklara göre 18.000) İngiliz askeri esir alınmıştır.
Savaşa ait belki de en ünlü 2 belgeden soldakinde ileri gelen esir İngiliz subayları ve sağdakinde ise, aralarında general Townsend'in de olduğu bazıları, Halil Paşa ile birlikte görünüyorlar.
Bu karede ise muzaffer komutan Halil Paşa, önde gelen subaylarıyla görünüyor
Kut ül-Ammare'yi savunan ve İngiliz saflarında çarpışan Hintli askerler, teslimden hemen sonra...
Fakat son tahlilde savaşı kazanan İngiliz imparatorluğu ve müttefikleri olduğu, Osmanlı İmparatorluğu da savaştan mağlup çıktığı için, Halil Paşa'nın ve 6.Alay'ın bu büyük zaferi gölgede kaldı ve zaman içinde neredeyse unutuldu..Aziz hatıraları önünde saygıyla...