İdlib ateşinin yükselttiği gerilimi düşürmek için diplomatik manevralar hız kazandı. Erdoğan ile Putin’in Moskova zirvesi öncesinde Ankara, ABD’den iki kritik ismi ağırlıyor. Putin’in 20 Şubat tarihli ‘savaş istemiyoruz’ mesajlarını tekrar servise koyan Kremlin ise ılımlı mesajlar verdi: “Ankara ile işbirliğine büyük önem veriyoruz. Türkiye yeni bir kara harekatı için zirveyi beklesin...”
İdlib’te 34 şehidin ateşiyle şiddetlenen savaş rüzgarlarının tonunu düşürmek için diplomatik manevralar hız kazandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya lideri Putin’in yarınki Moskova zirvesi öncesinde Ankara, ABD’den iki kritik ismi ağırlıyor. Putin’in 20 Şubat tarihli ‘savaş istemiyoruz’ mesajlarını yeniden servise koyan Kremlin ise tansiyonu düşüren mesajlar verdi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Biz şu anda Putin ile Erdoğan arasındaki görüşmeye odaklanmış durumdayız” dedi. Peskov, “Moskova, Türk partnerlerle iş birliğine büyük önem veriyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Suriye’de yeni kara harekatı düzenleme olasılığına ilişkin açıklamalarda bulunan Sözcü Peskov, bu konuda değerlendirme yapmak için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hafta yapacağı görüşmenin beklenmesi gerektiğini söyledi.
Gazetecilerle bir araya gelen Dmitriy Peskov’a Rusya’nın Suriye’de Türkiye tarafından düzenlenebilecek olası kara harekatını nasıl önleyebileceği soruldu. Erdoğan’ın 5 Mart’ta Moskova’ya gelerek Putin’le görüşmesinin planlandığını kaydeden Peskov, “Ordularımız sürekli temas halinde. En önemlisi, biz şu anda Putin ile Erdoğan arasındaki görüşmeye odaklanmış durumdayız” yanıtını verdi. Rusya’nın Suriye’de terörle mücadeleye devam etme niyetinde olduğunu ve bu konuda Türkiye’yle işbirliğine büyük önem verdiğini kaydeden Peskov, “Moskova, Soçi mutabakatlarına bağlılığını koruyor, Suriye’nin toprak bütünlüğünü destekliyor ve Suriye’nin BM Güvenlik Konseyi tarafından terör örgütü kabul edilen gruplar da dahil terörle mücadele niyetini destekliyor ve doğal olarak Türk partnerlerle işbirliğine büyük önem veriyor” ifadelerini kullandı.
Peskov, bir soru üzerine Türk ordusunun İdlib’de insansız hava araçlarıyla düzenlediği operasyonlar bağlamında uçuş güvenliği garantisi konusunu değerlendirdi. Rusya’nın Suriye’deki Tarafları Uzlaştırma Merkezi’nin ‘Suriye yönetiminin İdlib üzerindeki hava sahasını kapattıktan sonra Rusya’nın Türk savaş uçaklarının bölgedeki uçuşlarının güvenliğini garanti edemeyeceği’ açıklamasını anımsatan Peskov, Kremlin’in bu açıklamayı esas aldığını belirtti.
GÜVENLİGİ GARANTİ EDEMEYİZ
Türkiye’nin, Bahar Kalkanı Harekatı’nı başlatmasıyla birlikte rejim güçlerine ait uçakların düşürülmesinden sonra Rusya Savunma Bakanlığı’ndan da bir mesaj yayınlandı. Açıklamada, Suriye’deki Rus kuvvetlerinin komutanlarından General Oleg Zhuravlev, Esad rejiminin İdlib hava sahasını Türkiye’ye kapattığını duyurarak, “Bu şartlar altında bölgede görev yapan Rusya Kuvvetler Grubu, Suriye semalarında Türkiye’nin hava uçuşlarına dair güvenliğini garanti edemez” ifadeleri kullanıldı.
PUTİN’DEN ESKİ ‘YENİ’ MESAJLAR
Moskova’dan en dikkat çekici açıklama ise resmi haber ajansı TASS’tan geldi. Nus ajansı, Perşembe günü Cumhurbaşkanı Erdağan ile görüşecek olan Rusya lideri Putin’in 20 Şubat tarihli bir açıklamasını tekrar yayıma verdi. Söz konusu açıklamada Putin, Rusya’nın kimse ile savaşa hazırlanmadığını, kimsenin aklına da savaş fikrinin gelmemesi için elinden geldiğini yaptığını söyledi Rus TASS Haber Ajansı’nın haberina göre Rusya Lideri Putin, ülkesinin kimseyle bir savaşa girme planı içerisinde olmadığını söyledi. Putin aynı zamanda diğer ülkelerin aklına da Rusya’ya karşı savaş fikrinin gelmemesi için gerekli şartları oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
SİHA’LAR DENGELERİ DEĞİŞTİRDİ
Rusya desteğiyle bir aydır büyük bir saldırı başlatarak İdlib’te önemli bir ilerleme sağlayan rejim güçleri bu kez SİHA kayasına çarptı. 34 şehidin verildiği 27 Şubat’ın ardından başlatılan Bahar Kalkanı harekatında kullanılan Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) rejime ve İran destekli milislere ağır kayıplar verdirdi. SİHA desteğiyle rejim saldırılarını durduran muhalifler bazı cephelerde kısmi ilerlemeler de sağladı.
RUSYA İLE KARŞI KARŞIYA GELME DÜŞÜNCEMİZ YOK
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Bahar Kalkanı Harekatı’nın şu ana kadar planlandığı şekilde başarıyla devam ettiğini, TSK’nın tüm saldırılara misliyle, en şiddetli şekilde ve tereddütsüzce karşılık verildiğini bildirdi. Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile dün geceyi de Hatay’da sınırın sıfır noktasındaki Taktik Komuta Yeri’nde geçirdi. Gece boyunca İdlib’teki faaliyetleri, rejim hedeflerine yönelik operasyonu sevk ve idare eden Akar, asil milletin egemenlik, bağımsızlık ve güvenliğini sağlamak maksadıyla her türlü tehdit ve tehlikeye karşı azim ve kararlılıkla mücadelenin devam ettiğini belirtti. Rejimin İdlib’teki ateşkese rağmen çocuk, kadın yaşlı demeden masum sivillere karşı artarak devam eden kara ve hava saldırıları sonucunda derin bir insanlık dramı ve bununla birlikte Türkiye sınırına doğru büyük bir göçün yaşandığını ifade eden Akar, şunları söyledi: “BM Sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan ‘meşru müdafaa hakkı’ ile Adana, Astana ve Soçi mutabakatları çerçevesinde ateşkesi sağlamak, göçü önlemek, bölgede yaşanan insanlık dramını sona erdirmek, birliklerimizin, halkımızın ve hudutlarımızın güvenliğini sağlamak, bölgeye barış, huzur ve istikrarı bir an önce getirmek maksadıyla, başlattığımız harekat başarıyla devam etmektedir.”
Türkiye’nin garantör ülke olarak mutabakatlardan doğan tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini ve getirmeye devam ettiğini vurgulayan Akar, şöyle konuştu: “Rusya’dan da beklentimiz; garantör ülke olarak taahhütlerini yerine getirmesi, Rejimin saldırılarını durdurması ve Soçi mutabakatı sınırlarına çekilmesi için rejim üzerindeki etkisini kullanmasıdır. Diğer taraftan Rusya ile görüşmelerimiz de devam etmektedir. Rusya’yla karşı karşıya gelmek gibi bir düşüncemizin olmadığı herkes tarafından bilinmektedir. Bizim tek isteğimiz rejimin katliama son vermesi ve böylelikle radikalleşmenin ve göçün önlenmesidir. Bilindiği üzere 27 Şubat’taki menfur saldırının ardından Bahar Kalkanı Harekatı başlatılmıştır. Harekat şu ana kadar planlandığı şekilde başarıyla devam etmektedir. Harekat kapsamında bugüne kadar; rejime ait 2 savaş uçağı, 2 İHA, 8 helikopter, 135 tank, 5 hava savunma sistemi, 86 top/obüs/ÇNRA, 16 tanksavar/havan, 77 zırhlı araç, 9 mühimmat deposu, 2 bin 557 rejim unsuru ve askeri etkisiz hale getirilmiştir.”
BAHAR KALKAN'I SİNAN PAŞA'YA EMANET
İdlib’de başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı için ise 2. Ordu Komutanı Korgeneral Sinan Yayla görevlendirildi. Operasyonlarda görev alan tüm operasyon birimlerin koordinasyonu Korgeneral Yayla’nın başında olduğu harekat merkezinden yönetilecek. 02 Ağustos 2018 tarihinde yapılan YAŞ toplantısında alınan karar gereğince, 30 Ağustos 2018 tarihinden geçerli olmak üzere korgeneralliğe terfi ettirilen Yayla, son Yaş kararı ile de 2. Ordu Komutanlığına atandı.
MERKEL: İDLİB'TE GÜVENLİ BÖLGEYE İHTİYACIMIZ VAR
İdlib’de askerimizin şehit edilmesi ve yaşanan insani krizle ilgili konuşan Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye’nin güvenli bölge teklifine destek verdi. Merkel konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “İdlib’te ateşkese ihtiyacımız var. Şu anda Türkiye sınırında bulunan yüz binlerce Suriyeli için güvenli bölgeye ihtiyacımız var” dedi.
ABD, TÜRKİYE'YE HAVA DESTEĞİ VERMEYECEK
Ankara’nın Amerikan Patriot uçaksavar füze sistemlerinin Suriye sınırına geçici konuşlanması talebine Pentagon’dan olumsuz yanıt geldi. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, Suriye’nin İdlib’te Türkiye’ye hava desteği sağlamayacaklarını söyledi. ABD Başkanı Donald Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la telefon görüşmesi sonrası cumartesi günkü açıklamasında, Ankara’nın Amerikan Patriot uçaksavar füze sistemlerinin Suriye sınırına geçici konuşlanması talebinin iki ülke arasında konuşulduğu belirtmişti.
JEFFREY'DEN KRİTİK ZİYARET
ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Kelly Craft ile Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Bugün Türkiye’ye gelecek. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Craft ve Jeffrey, Ankara’daki temasları sırasında Türk yetkililerle Suriye konulu görüşmeler yapacak. Amerikalı heyetin Türkiye’de bulundukları sürede ayrıca BM ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelmesi bekleniyor. Bu görüşmelerde Suriye’de rejim saldırıları nedeniyle ortaya çıkan insani krizin ele alınması planlanıyor. Heyette özellikle ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Craft’ın olması dikkat çekiyor. Diplomatik kaynaklar, Kraft’ın da gelmesinin önemine işaret ediyor. ABD’li isimlerin çantasında Türkiye ile birlikte atılabilecek ortak askeri ve diplomatik adımlara ilişkin kritik başlıkların yer aldığı önerilerin de olduğu belirtiliyor.
