Ankara, siyaseti ve medyayı hedef alan saldırılarla çalkalanıyor. 3 gün önce silahlı saldırıya uğrayan Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, olayın arkasında "Organize bir suç örgütü var" dedi, önceki saldırıları hatırlattı. Yeniçağ Yazarı Yavuz Selim Demirağ da "Bunların çete olduğuna dair defalarca müracaatta bulunduk. Bu çetenin izlerini, Kılıçdaroğlu'na yapılan linç girişiminde de bulduk" diye konuştu.
MELEK GEDİK | KARAR
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'ın, 15 Ocak'ta Ankara'da silahlı saldırıya uğramasının yankıları sürerken, hem Özdağ'dan hem de Mayıs 2019'da hedef olan Yeniçağ Yazarı Yavuz Selim Demirağ'dan dikkat çeken açıklamalar geldi.
"FOTOĞRAFLA TEŞHİSİ KABUL ETMEDİM"
T24'e konuşan Özdağ, saldırganlardan ikisinin tespit edildiğini belirterek "Gözaltına alınan iki kişiyi, şoförüm tespit etti. Fotoğraf göstermek istediler. Bunun üzerine Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ü aradım. İki kişi gözaltındayken, fotoğrafla teşhisi kabul etmeyeceğimi söyledim. Aksi takdirde kamuoyuna duyuracağımı belirttim. Bunun üzerine şoförüm tekrar çağrıldı ve kişileri tespit etti. Ben de bugün gittim. Bir kişiyi fotoğrafla teşhis ettim" dedi.
"ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜ OLDUKLARI ANLAŞILIYOR"
Saldırının ardından MHP'li yetkililerden ya da Devlet Bahçeli'den herhangi bir telefon almadığını ifade eden Özdağ, şunları kaydetti:
"Bazı MHP teşkilatlarından saldırıyı öven açıklamalar yapıldı. Sonra sildiler. Bu utanç verici. HTS kayıtları incelendiğinde, bu kişilerin organize bir suç örgütü olduğu ortaya çıkar. Araştırıldığında Murat Ağırel, Sebahattin Önkibar, Ahmet Takan ve Yavuz Selim Demirağ saldırıları arasında bir bağ olduğu anlaşılır."
"AİLEM VE KOMŞULAR GÖRÜNTÜLERDEN BULDULAR"
2019'un Mayıs ayında saldırıya uğrayan Yeniçağ yazarı Yavuz Selim Demirağ da Halk TV'de konuştu.
Saldırı anını anlatan Demirağ "Bugün dejavu yaşıyorum. O gece evimin önünde, TV programından çıktıktan sonra saldırıya uğradım. Evim Yenimahalle Karakolu'na 25 metre mesafede ama saldırıdan 19 dakika sonra geldiler. Bana saldıran 7 kişi ve bunlarla ilgili kamera görüntülerini, ailem ve komşular buldu. Bizim başvurularımıza rağmen, hiçbir kamera görüntüsü incelenmedi.
"SAVCI 'SERBEST BIRAKIN' DİYE TELEFON AÇIYOR"
O 7 kişi teslim olduktan 2 saat sonra serbest bırakıldılar. Normal şartlarda sadece bir kişinin gözaltı süresi saatler sürerken, işlemler dolayısıyla 7 kişinin birden gözaltının 2 saatte bitmesi kafa karıştırıcı. Savcı, telefon açıyor polislere, 'Hayati tehlikesi yokmuş, serbest bırakın' diye. İki saat sonra bu kişiler için serbest bırakılma talimatını kim verdi?" dedi.
"ÇETE OLDUKLARINA DAİR DEFALARCA MÜRACAATTA BULUNDUK"
Saldırının arkasında bir çetenin olduğu belirten Demirağ,
şunları kaydetti: "Bunların çete olduğuna dair defalarca müracaatta bulunduk. Bu çetenin izlerini, Kılıçdaroğlu'na Çubuk'ta yapılan linç girişiminde de bulduk. Bu 7 kişiden 3'ünün orada olduğu tespit edildi. Aradan 1,5 yıl geçmesine ve onca 'HTS kayıtları incelensin', 'Kamera kayıtları incelensin' talebimize rağmen ortada iddianame yok.
"SÜREKLİ ADRES DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDIM"
Bu saldırı yüzünden defalarca adres değiştirmek zorunda kaldım. Bir tane bile devlet görevlisi arayıp 'Sana neden saldırdılar' diye sormadı. Olayı, basit bir yaralama suçu gibi göstermeye çalışıyorlar. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bu çetenin saldırısına uğrayan çok kişi var."
BAHÇELİ'NİN BAŞDANIŞMANI LİDERLERİ HEDEF ALDI
MHP'den de siyaset ve medyadaki saldırıları eleştiren muhalefet liderlerine yönelik sert açıklamalar geldi.
Son olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başdanışmanı Yıldıray Çiçek, saldırıları eleştiren muhalefet liderlerine yönelik "Üç yumruk için ortalığı ayağa kaldırıyorlar" ifadesini kullandı.
MHP'nin yayın organı Türkgün'deki 'Bu muhalefetin aklı ve karakteriyle hukuk aranmaz' başlıklı yazısında Çiçek "Bugün Selçuk Özdağ ve diğerleri üç yumruk yedi diye ortalığı ayağa kaldıran Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Ahmet Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan 846 kişinin azmettirici katilini hemen serbest bırakın demiyor mu?" diyerek muhalefet liderlerini hedef aldı.
"3 SOPA YİYEN İÇİN ORTALIĞI AYAĞA KALDIRIP..."
"İki tokat, üç sopa yiyen için ortalığı ayağa kaldırıp, 846 kişinin katilini "serbest bırakın" demek bu kadar basit olmamalı… " diyerek yazısına devam eden Çiçek, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için de "CHP’yi terör örgütlerinin avukatı haline getiren Kemal Kılıçdaroğlu’na hiçbir şey demiyorum. Allah bize onun terör örgütlerine yardım ve yataklık suçu yüzünden yargılandığı günleri gösterir inşallah diyorum sadece… Ben Kemal Kılıçdaroğlu'nun ihanetler peşinde koşmaktan ruh sağlığını da yitirdiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
"BU DERECE NAMERTLİK YOKTU"
İki gün önce KRT'de konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de Selçuk Özdağ'a yönelik saldırı için "Bu derece namertlik hiç yoktu" ifadesini kullanmış ve eklemişti:
"Benim danışmanım Murat İde saldırıya uğradı, Yavuz Selim Demirağ, Yurdagül Şimşek'in evi basıldı, Murat Ağırel, Barışlar hapse konuldu. Ülkücü camianın iyi tanıdığı Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, Orhan Uğuroğlu, Afşin Hatipoğlu. Bunların ortak özelliği pusu olması. Bu derece namertlik hiç yoktu. Pusu ile adam dövülmez, bir kişiye beş kişi dövülmez."
"BU ÖLDÜRME KASTIYLA YAPILAN BİR EYLEM"
KARAR TV'de açıklamalarda bulunan Gelecek Partisi lideri Davutoğlu ise Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'ın kafasına 17 dikişi atıldığını ve ameliyat olduğunu belirterek "Bu öldürme kastıyla yapılan bir eylemdir. Fiilen içinde silahlı vardır. Beş kişiden, ikisi silahlı. Selçuk Bey, geçmiş tecrübelerinden hareketle tedbirli davranmasaydı, bugün 'geçmiş olsun' açıklaması yapmaktan çekinler, 'Kıymetli bir siyasetçiydi, çok üzüldük' diye cenazesinde konuşuyor olacaklardı" açıklaması yapmıştı.
