Fotoğrafçı Hamid Sardar-Afkhami, Nepal Tibet ve Himalayalar’ı inceledikten sonra Moğolistan’a seyahat etmeye karar veriyor. Sanatçı, göçebe kabileler ve onların benzersiz yaşam şekillerini belgelemek için yola koyuluyor.
Fotoğrafçı Hamid Sardar-Afkhami, Nepal Tibet ve Himalayalar’ı inceledikten sonra Moğolistan’a seyahat etmeye karar veriyor. Sanatçı, göçebe kabileler ve onların benzersiz yaşam şekillerini belgelemek için yola koyuluyor.
Hamid Sardar-Afkhami, Harvard Üniversitesi'nde Çin-Tibet Dilleri üzerine doktora yapmış bir sanatçı olarak Moğolistan'da yaşayan Türk halklarının göçebe bir kabilesi olan Dukhalar’ı belgeleyebilecek belki de en doğru insan!
Peki, bu Dukhalar kim? Ren geyiklerine çobanlık yapan Dukhalar, ren geyiği ile ulaşımlarını sağlamakla kalmıyor, onları besleyip yetiştiriyor ve süt, peynir ya da kürk gibi ihtiyaçlarını da onlar sayesinde karşılıyor. Dukhalar’ın ekstra bir geçim kaynağı daha var, turistler! Ren geyiklerine binmek isteyen ve Dukhalar’ın yaptıkları küçük hediyelik eşyaları hatıra olarak satın alan turistler, bu halkın geçimine katkı sağlıyor.
Dukha kabilesinin hızla kaybolduğunu da hatırlatalım. Geriye sadece 44 Dukha ailesi kaldı ve bu ailelerdeki birey sayısı 200 ve 400 arasında değişiyor. 1970’lerde 2 bin ren geyiğine sahip bu grubun şimdilerde yaklaşık 600 ren geyiği ile geçimini sağladığı biliniyor.
Sardar, yalnızca bu kayıp kültürün büyüleyici fotoğraflarını yakalayan bir sanatçı değil o aynı zamanda Ren geyiği insanlarının mevsimsel göçünü konu alan bir belgesele de imza attı.
Hamid Sardar-Afkhami’nin belgesel niteliğindeki bu filmi, Banff Mountain Film Festivali’nden ‘En İyi Film’ ödülünü aldı.