Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Eymir kasabasında yaşayan Tekin Öztürk, 23 yıl önce başladığı antika biriktirme merakını muhtarlık odasına taşıdı. Eymir Çay Mahallesi muhtarı olan Öztürk, zaman içinde biriktirdiği tarihi eşyaları, kasaba sakinlerinin ve ziyaretçilerin ilgisini çekecek şekilde sergileyerek, geçmişe dair önemli bir kültürel miras yaratmış durumda.
Tekin Öztürk, muhtar seçildiği dönemde, kasaba halkına antika eşyaları gösterebilmek için odasında bir düzen kurmayı düşündü. "İlk başta bir oda oluşturup tarihi eşyaları sergilemek istedim," diyen Öztürk, zamanla çevresindeki insanların bu fikre alıştığını belirtiyor. Ancak muhtarlık binasının yetersiz olması nedeniyle biriktirdiği eşyaların büyük kısmını evinde muhafaza etti. Yine de kasaba halkı, muhtarlığa işi olan her bireyle birlikte antika odasında zaman geçirebiliyor.
GENÇLERE TARİHİ MİRASI ANLATMAK İSTİYOR
Muhtarlık odasında yalnızca eşya biriktirmenin ötesinde bir amaç taşıyan Tekin Öztürk, bu odayı bir kültürel köprü haline getirmeyi başarmış. “Bizden sonraki nesiller, bu eşyaları görmeli ve öğrenmeli," diyen Öztürk, gençlerin geçmişi öğrenmesi için elinden geleni yaptığını ifade ediyor. Bu oda, yalnızca tarihi eşyaların sergilendiği bir yer değil, aynı zamanda misafirlerin sohbet ettiği, organik içeceklerin ikram edildiği bir sosyal alan olarak da kullanılıyor. Özellikle yaz aylarında bayanlar ve gençler, tarihi eşyalara olan ilgileriyle bu odaya akın ediyor.
TELEFON VE TELEVİZYONUN YASAK OLDUĞU SOSYAL ALAN
Öztürk’ün antika odası, sadece bir müze gibi değil, aynı zamanda insanların geçmişe dair sohbetler ettiği, telefon ve televizyonun olmadığı bir alan olarak dikkat çekiyor. "Burada telefon kullanmak yasak. Televizyon bile koymadık, çünkü burası sadece sohbet yeri," diyen Öztürk, bu odada dijital dünyanın etkilerinden uzak, samimi sohbetlerin yapıldığını belirtiyor.
SOMALİ’DEN ALMANYA’YA UZANAN NOSTALJİ HİKAYESİ
Antika koleksiyonu, sadece Türkiye’deki eşyalarla sınırlı kalmamış. Öztürk’ün odasında, Somali'den gelen bir davul, 1980’lerde Afrika'dan getirilen timsah, Antalya'dan 2002’de getirilen geyik boynuzları, 1960'larda Almanya'dan gelen radyo teyp gibi çeşitli parçalar bulunuyor. Ayrıca, madeni paralar, gaz ocakları, çoban değnekleri ve tarihi tüfekler gibi pek çok eşyayı da bir arada görmek mümkün.
MAHALLE SAKİNLERİ ÖVGÜLERLE BAHSEDİYOR
Mahalle sakinlerinden Tahsin Özdemir, "61 yaşındayım ve bu odadaki eşyaları yeni nesil pek bilmez. Ancak gençler dönmese de biz döneceğiz. Bizden sonraki nesil, babalarımızı ve dedelerimizi anlatırken, bu eşyaların ne kadar kıymetli olduğunu anlayacaklar," şeklinde konuşuyor. Özdemir ve diğer mahalle sakinleri, Tekin Öztürk'ün oluşturduğu bu odayı oldukça değerli buluyor ve geçmişi gelecek nesillere aktarabilmek için büyük bir fırsat olarak görüyor.
