Alexandru Bourceanu: Fenerbahçe ile oynadığımız maçı unutamıyorum

FURKAN UZUN

Trabzonspor tarihinin ikinci Rumen futbolcusu olan Alex Bourceanu, gösterdiği performansla bordo-mavili kulüpte iz bırakan yabancı oyunculardan biriydi. Rumen yıldız, 2013-2014 sezonunun devre arasında ülkesinin en büyük futbol takımı Steaua Bükreş’ten Trabzonspor'a transfer olarak ilk yurt dışı deneyimini yaşadı.

Fakat Türkiye’de yaşadığı ağır sakatlıklar Alex’in Trabzonspor macerasının sadece 6 ay sürmesine neden oldu. Geçirdiği sakatlıklar nedeniyle dönemin Trabzonspor yönetimi tarafından sözleşmesi feshedilen Alex Bourceanu, bordo-mavili forma altında yalnızca 14 resmi maça çıkmasına rağmen taraftarların gözünde her zaman savaşçı ruha sahip iyi bir oyuncu olarak hatırlanıyor.

Aradan geçen yıllara rağmen ne o Trabzonspor taraftarlarını ne de Trabzonspor taraftarları onu unutabildik. Bugünlerde antrenörlüğe hazırlanan Rumen futbol adamı ‘’Trabzonspor’daki günlerim çılgınlıktı. Trabzonspor uzun yıllar oynamak istediğim bir takımdı fakat sakatlıklar yüzünden potansiyelime ulaşamadım. 2014 yılında Fenerbahçe'ye karşı oynadığımız maçı unutamıyorum’’ dedi.

Romanya Milli Takımı formasını 30 kez terleten eski futbolcuyla Trabzonspor’daki günlerini konuştuk.

AVNİ AKER ÇOK DAHA FAZLASINI İFADE EDİYOR

Alex, Romanya'nın en büyük futbol takımı Steaua Bükreş’ten Trabzonspor'a transfer olurken Trabzonspor hakkında ne biliyordun?

Trabzonspor’a transfer olurken ilk kez yurt dışında oynamak için ülkemden ayrılmıştım. Duygusal bir andı. Çünkü ne olacağını ve beni neyin beklediğini gerçekten bilmiyordum. Ama başka ligde, başka bir ülkede, başka bir takımla şampiyonluk mücadelesi vereceğim için heyecanlıydım. Trabzonspor’u şehrimden biliyordum. Ben futbola Romanya’nın Otelul Galati takımında başladım ve bu takım 2007 yılında UEFA Kupası’nda Trabzonspor’un rakibi olmuştu. Trabzonspor’a transfer olmadan önce Otelul Galati takımında Trabzonspor’a karşı oynayan futbolcu arkadaşlarımdan Trabzon hakkında bilgi almıştım ve onlar bana Trabzon’daki gürültülü taraftarlardan, stadyumun sahip olduğu fantastik atmosferden bahsetmişti. Trabzonspor’a transfer olunca anladım ki haklılarmış. Trabzon’da iyi antrenman tesisleri, sıcak takım arkadaşları, iyi insanlar ve güzel bir iklim buldum. Trabzonspor’un yeni bir stadyuma sahip olduğunu biliyorum. Eski stadyumla ilgili anılarım var. Tabii ki Trabzonspor’un yeni stadyumu eskisine göre daha iyi, daha güzel, muhtemelen mümkün olan en üst düzeyde… Ama benim için eski stadyum yani Avni Aker, çok daha fazlasını ifade ediyor.

TRABZONSPOR TARAFTARLARI İNANILMAZDI

Trabzonspor taraftarları sahada verdiğin mücadeleden dolayı seni güzel anılarla hatırlıyor. Sen geriye baktığın zaman onları nasıl hatırlıyorsun?

Trabzonspor taraftarları tribünlerin içinde ve dışında yaptıkları her şeyle inanılmazdı. Evimizde oynadığımızda, deplasmanda oynadığımızda her zaman yanımızda oldular. Havaalanında dahi yanımızda oldular. 2014 yılında UEFA Avrupa Ligi karşılaşmasında İtalya’da Juventus ile karşılaştık ve o karşılaşmada bile 5 bin Trabzonspor taraftarı Torino’da bizimle beraberdi. Hollanda’daki kampta ikinci kez sakatlandığımda bile birkaç yüz Trabzonspor taraftarı yanımızda olmuştu.

TRABZON, ESKİYLE YENİYİ, DAĞLAR İLE DENİZİ BİRLEŞTİREN ÇOK GÜZEL BİR ŞEHİR

2014 yılında Trabzonspor Dergisi’ne verdiğin röportajda Trabzon'dan “normal bir şehir” olarak bahsettin. Geriye dönüp baktığında Trabzon şehri hakkında ne hatırlıyorsun?

Trabzon denilince aklıma ilk olarak uçurumların yanındaki havalimanı ve ‘Bordo Mavi Balık’ adlı lokanta geliyor. Yine orda yemek yemek benim hayatımdaki hedeflerimden biri. Lokantanın sahibi Ersan’a selamlarımı iletiyorum. Trabzon denilince o şehirdeki insanları düşünüyorum. Romanya’da yaşamaya alışkın olduğumdan farklı bir yaşam tarzını Trabzon’da yaşadım. Trabzon, eskiyle yeniyi, dağlar ile denizi birleştiren çok güzel bir şehir. Şehrin eski ve küçük sokakları, kalabalık Pazar yerleri, arkamda bıraktığım arkadaşım olan tüm insanlar… Şu an nostaljiyi yaşadım. Ama bu hayatın bir döngüsü…

TRABZONSPOR’A TRANSFER OLUNCA KENDİMİ YENİLMEZ HİSSETTİM

Trabzonspor'daki ilk günlerinde ortaya koyduğun mücadeleyle taraftarları ve kulübü memnun ettin. Ama sonra sakatlandın ve işler istediğin gibi gitmedi. Bu sakatlıkları yaşamamış olsaydın, Trabzonspor kariyerin daha uzun sürebilir miydi?

Trabzonspor’a transfer olduğumda kendimi yenilmez hissettim, Ama tabii ki öyle olmadı… Maalesef birkaç ay sonra sakatlandım ve bu sakatlık yüzünden kesinlikle potansiyelime ulaşamadım. Trabzon, çok iyi bir yer ve Trabzonspor uzun yıllar oynanmak istediğim çok iyi bir takımdı…

TRABZONSPOR’DAKİ GÜNLERİM ÇILGINLIKTI

Trabzonspor'daki günlerini tek kelimeyle anlatsaydın bu ne olurdu?

Çılgınlık… Trabzonspor’da oynarken insanların, taraftarların, şehir halkının futbolla ilgili olduğunu hissettim

FENERBAHÇE MAÇINI UNUTAMIYORUM

Biliyorsun ki Trabzonspor'un en büyük rakibi Fenerbahçe. Trabzonspor-Fenerbahçe maçları hakkında neler hatırlıyorsun?

Onlara karşı sadece bir maç oynadım… Galiba maç sadece 32 dakika oynandı. Fenerbahçe, Emenike’nin golüyle 1-0 öne geçti ve çıkan olaylar sonrasında maç iptal edildi. Taraftarlarımızın sakinleşmesi için 2 saat statta kaldık. Trabzon’daki günlerimin en unutulmaz olayıydı. Ayrıca Trabzon’daki evim Yalıncak’taydı. Orayı ve o evde yaşadığım günleri sevmiştim.

TRABZON, YAŞAMAK İÇİN GÜZEL BİR ŞEHİR

Romanya'dan bir oyuncu Trabzonspor'a transfer olmayı düşünse ona Trabzonspor hakkında ne söylerdin?

Ona Trabzonspor’daki iyi havayı, çok iyi tesisleri, güzel yeni stadyumu, kulübün gittiği her yerdeki çok sayıda taraftarı, tribünlerdeki çılgın atmosferi, Trabzon’un yaşamak için güzel bir şehir olduğunu, futbola ve aileye odaklanmak için mükemmel bir yer olduğunu anlatırdım. Benim de olumsuzluklarım oldu ama sanırım bunları sakatlıklarımdan dolayı yaşadım. Ona sakatlanmamasını söylerdim.

TRABZONSPOR’UN ŞAMPİYON OLACAĞINI BİLİYORUM

Trabzonspor yıllar sonra şampiyonluğa çok yakın. Trabzonspor'dan eski takım arkadaşın Yusuf Erdoğan da tekrar Trabzonspor formasını terletiyor. Trabzonspor’u takip ediyor musun?

Evet bu sezon Trabzonspor’un bir şampiyonluk daha kazanma yolunda olduğunu görüyorum. Takımın bu sezon şampiyon olacağını biliyorum. Taraftarlara ve kulübe selam ve başarılarımı iletiyorum. Trabzonspor taraftarlarını unutmadım. Yusuf Erdoğan’ı duyduğuma sevindim. Onu yüzümde kocaman bir gülümsemeyle hatırlıyorum. Onun hakkında bir anı anlatacağım. Yusuf, rakip defansın arka çizgisinin arkasındaki boşlukları kullanmak için çok iyi bir oyuncu. Bu yüzden onunla bir anlaşma yapmak zorundaydım. Yusuf’tan bana Türkçe olarak gel ve git demeyi öğretmesini istemiştim. Gel ve git... İlk başta terimleri karıştırdım, ama sonunda öğrendim ve ona şöyle seslendim: Yusuf, gel. Git Yusuf git. Trabzonspor bu sezon şampiyon olacak ve ben, birçok oyuncunun benden önce şampiyonluk kutlamalarına bir daveti hak ettiğini düşünüyorum. Bir gün Trabzon’a dönersem, muhtemelen memnuniyetsizlik yaşayacağım. Ama aynı zamanda neşe içerisinde olarak mutluluk yaşayacağım.

CİCALDAU HÜCUM EDEN TAKIMLAR İÇİN İDEAL BİR OYUNCU

Galatasaray’ın Rumen futbolcuları Cicaldau ve Morutan'ın performansı hakkında neler söylemek istersin?

Cicâldãu hakkında Atletico Madrid’e transfer olacağı iddialarını okudum. Eğer bu transfer gerçekleşirse Cicâldãu için böyle bir kulüpte oynamak harika olacak. Ancak hücum eden bir takım onun için daha iyi bir tercih olur. Çünkü o, takım hücum ederken çok iyi oynuyor. Hücum eden takımlar için ideal bir oyuncu. Atletico Madrid sence nasıl bir takım? Ofansif mi yoksa daha defansif mi? Cicâldãu saldırgan bir takıma transfer olmalı… Ama eğer Atletico'ya giderse yine de onu alkışlarım.

BU ŞAMPİYONLUK KULÜP TARİHİNİN EN BÜYÜK BAŞARISI OLACAK

Teşekkürler Alex. Son olarak neler söylemek istersin?

Trabzonspor ailesine ve taraftarlarına sağlık diliyorum. Ve tabii ki ligi şampiyon olarak tamamlamalarını ve Şampiyonlar Ligi’ne katılmalarını istiyorum. Bence bu, kulüp tarihindeki en büyük başarı olacak. Takım şampiyonluğu hak ediyor. Türkiye ligi şampiyonluğuna uzanan yolda Trabzonspor’a iyi şanslar dilerim.