Cumhurbaşkanı’nın Almanya’ya 7 yıl sonra gerçekleştirdiği ilk resmi ziyaret, iki başkent arasında yeni dönemin kapılarını araladı. ‘İkinci bahar’ zirvesinde Erdoğan ile Şansölye Merkel ortak mesaj verdi: İşbirliğini daha da güçlendirmek için karşılıklı adım atacağız.
Cumhurbaşkanı’nın Almanya ziyareti, iki ülke arasında ‘yeni sayfa’ açtı. Erdoğan ile Merkel, başbaşa görüşmenin ardından ortak basın toplantısında işbirliğinin geliştirilmesine vurgu yaptı. Erdoğan “Bir süredir çalışmayan iş birliği
mekanizmalarını işler kılmak için fikir birliğine vardık” dedi.
‘ÇALIŞMAYAN MEKANİZMALAR İŞLER HALE GELECEK’
Türkiye ve Almanya ilişkilerinde ‘onarım sürecinin’ yolunu açan tarihi ziyarette Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Merkel bir araya geldi. Kritik görüşme sonrası konuşan Erdoğan “Bir süredir çalışmayan mekanizmaları işler hale getirmek için fikir birliğine vardık” dedi. Merkel ise “İşbirliğimizi tekrar canlandırmak istiyoruz” ifadesini kullandı. Görüşmeye damga vuran bir başka başlık da FETÖ’yle mücadele oldu.
‘ALMANYA FETÖ’CÜLERİ TESLİM ETMELİ’
Almanya’da FETÖ mensuplarının bulunduğunu dile getiren Erdoğan “Alman istihbarat teşkilatının müşterek çalışmayla yakaladığı kişileri teslim etmesi işi kolaylaştıracak” çağrısında bulundu. Şansölye ise “Türkiye’nin savlarını son derece ciddiye alıyoruz ama PKK ile aynı seviyede ele almamız için daha çok kanıta ihtiyacımız var” sözleriyle karşılık verdi. Liderler ekonomi alanında işbirliğine de vurgu yaptı.
Türkiye’den Almanya’ya 7 yıl sonra ilk resmi geziyi düzenleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, üç günlük tarihi ziyaretin ikinci gününde Alman mevkidaşı Frank Walter Steinmeier’le bir araya geldi. Ardından Şansölye Merkel ile başbaşa görüşen Erdoğan, Başbakanlık Binası’nda Merkel ile ortak basın toplantısı düzenledi. İki ülke arasındaki işbirliğinin artırılmasına vurgu yapan Erdoğan “Merkel ile görüşmemizde bir süredir çalışmayan iş birliği mekanizmalarını işler kılmak noktasında fikir birliğine vardık” dedi. Türkiye’nin başta Suriye krizi olmak üzere bölgesel konularda ciddi sorumluluk üstlendiğine işaret eden Erdoğan, “Komşumuz Suriye’de 7 yıldır süren ve 1 milyon insanın hayatına mal olan zulmün bir an önce sona ermesini arzu ediyoruz. Bu noktada Almanya ile benzer bir yaklaşıma sahibiz.” dedi. Ticari yaptırımların siyasi hedefler doğrultusunda kullanılmasının, küresel ticarete olduğu kadar uluslararası güvenliğe de zarar vereceğini vurgulayan Erdoğan, “Türkiye ekonomi alanında gelebilecek tehditlere karşı hazırlıklı ve bunları bertaraf edebilecek güçte” değerlendirmesinde bulundu.
FETÖ’yle mücadeleye de değinen Erdoğan, binlerce terör örgütü PKK ve yüzlerce FETÖ mensubunun Almanya’da bulunduğunu belirtti. “Gerek bizim istihbarat teşkilatımızın gerek Alman istihbarat teşkilatının, bakanlıklarımızın müşterek çalışmalarıyla, birbirimize olan öz güvenle, nerede kimi yakalıyorsak bunu teslim etmemiz işimizi kolaylaştıracaktır. PKK’nın bir terör örgütü olduğunu kabul eden, bunu beyan eden bir Almanya’nın bunu yapmaktan daha kolay bir şey olamaz” değerlendirmesinde bulundu. Yargının bağımsızlığına işaret eden Erdoğan şöyle devam etti: “(Yargının) verdiği karara saygı duyulur. Kendi ülkemde bile beğenmediğim kararların verildiği zamanlar olmuştur. Ama uymak durumunda kalmışımdır. Saygı duyarız, duymayız o ayrı bir konu. Bunları hep yaşadık, yaşıyoruz.
Almanya Başbakanı Angela Merkel de konuşmasında, ülkesinin istikrarlı ve ekonomik olarak kalıcı şekilde büyüyen bir Türkiye istediğini söyledi. Merkel, son yıllarda artan cami saldırılarına da değinerek ‘’Camilere saldırılar kabul edilemez’’ vurgusunu yaptı. Merkel, Türkiye’deki ekonomik gelişmelere ilişkin olarak ise ‘’Almanya, ekonomik olarak istikrarlı bir Türkiye istiyor’’ dedi. Ekim ayında Ekonomi Bakanı Peter Altmaier’in kalabalık bir heyetle Türkiye’ye giderek 2. Türk-Almanya Enerji Forumu’na katılacağını duyurdu.
Türkiye’nin göç konusunda olağanüstü bir performans gösterdiğini vurgulayan Merkel, ‘’Türkiye 3 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği konusunda harikulade bir iş yapıyor” dedi. Merkel, görüşmede Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki ilişkilerin de gündeme geldiğini kaydederek, “AB’nin mülteciler için vaat ettiği parayı artık daha fazla bürokrasi olmadan ödemesi için aracı olacağız” açıklamasında bulundu. Erdoğan ile İdlib konusunu ele aldıklarını kaydeden Merkel, ‘’Suriye konusunda Türk, Rus, Fransız devlet başkanları ve benim katılacağım dörtlü zirvenin ekim ayında yapılabilmesi için çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.
Alman Şansölye, ‘’Türkiye ile terörle mücadele alanındaki işbirliğimizi geliştirmek istiyoruz, içişleri bakanlıklarımız arasındaki temaslar canlandırılacak’’ dedi. Merkel, terör örgütleriyle ilgili bir soruya cevabında PKK’nın Almanya’da tüm faaliyetlerinin yasaklandığını savundu. FETÖ konusunda Türkiyenin savlarını ciddiye aldıklarını vurgulayan Merkel şunları kaydetti: Bu konuda daha çok bulgu ve kanıta ihtiyacımız var. Almanya’da aranan bazı kişiler mevcut. Bazı vakalarda başarılı olamadık. Bazı kişilerin burada olup olmadığını ise bilmiyoruz.
CAN DÜNDAR KAÇAK BİR AJAN
Ortak basın toplantısında bir Alman gazetecinin Can Dündar’ın akreditasyonuyla ilgili sorusu karşısında Merkel “Katılmamak tamamen kendi kararı” dedi. Erdoğan ise şunları kaydetti: Can Dündar’ın bir ajan olduğunu, devletin sırlarını ifşa etme durumunda olan bir kişi olduğunu ve 5 yıl 10 aya mahkum edildiğini herhalde biliyorsunuzdur. 5 yıl 10 aya mahkum olan bir kişi, aradaki bir boşluğu fırsat bilerek kaçarak, Almanya’ya gelmiştir. Şu anda bu kişi Türk yargısına göre bir mahkumdur ve 5 yıl 10 ay mahkumiyeti vardır, ajandır. Türkiye ile Almanya Suçluların İadesi Anlaşması’nı yaptı. Dolayısıyla bizim böyle bir suçluyu iadesini istemek en doğal hakkımız. Biz de böyle bir mahkumiyet kararı kesinleşmiş olan kişinin iadesini istedik. Aynı durum Almanya için de geçerli olabilir. Almanya için de bizde böyle birisi olsa, bir Alman hakikaten buradan yargılanmış, mahkum olmuşsa bizden Almanya bunu isteyebilir, biz de bunu vermek durumundayız. Böyle bir şey benim başıma gelse ben veririm, hiç bakmam.
BASIN TOPLANTISINDA TİŞÖRT KRİZİ
Erdoğan ile Merkel’in ortak basın toplantısı sırasında gazeteciler arasında bulunan bir kişi kazağını çıkararak üzerinde ‘Türkiye’de tutuklu gazetecilere özgürlük’ yazılı tişörtünü gösterdi. İlk olarak Erdoğan’ın korumalarının müdahale etmek istediği ismin Adil Yiğit olduğu ortaya çıktı. Avrupa Postası Yayın Yönetmeni Yiğit’i Alman güvenlik güçleri dışarı çıkardı. Yiğit’in 10 dakika süren kısa sorgusunun ardından serbest bırakıldığı öğrenildi.
VİZEDE 6 KRİTERİ EN KISA SÜREDE TAMAMLAYACAĞIZ
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Türkiye’nin yeniden reform ve ilerleme yoluna girdiğini dile getiren Erdoğan vize mesajı verdi: Reform eylem grubumuz bu konuda gereken adımları atmaya başlamıştır. Vize serbestisi konusunda kalan 6 kriteri en kısa zamanda yerine getirmeyi planlıyoruz. Vize serbestisinin sağlanması ve gümrük birliği güncellemesine başlanması ve katılım müzakerelerinin canlandırılması hem Türkiye’nin hem de Avrupa Birliği’nin faydasına olacaktır. Bu kritik sürecin belli çevrelerin kaprislerine ve siyasi engellemelerine maruz bırakılmadan üretilmesini diliyoruz. Avrupa’nın lider devletlerinden Almanya’nın vereceği desteği de önemsiyoruz.
MERKEL İLE GÖRÜŞME TRAFİĞİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alman mevikadış Steinmeier ile Bellevue Sarayı’nda bir araya geldi. Bir saat 20 dakikalık görüşme sonrası ev sahibi Steinmeier, Erdoğan’ı kapıda uğurlayarak aracının hareket etmesine kadar bekledi. Erdoğan ardından Alman Şansölyesi Angela Merkel ile heyetlerarası çalışma yemeğine katıldı. Yemeğin ardından Erdoğan ile Merkel ortak basın toplantısı düzenledi. İkili, bugün de ucu açık kahvaltıda bir araya gelecek.
