Almanya ile Türkiye arasındaki krizin ekonomik açıdan sonuçlarının ne olacağının tartışmaları sürüyor. Ancak krizin ilk etkilerini Almanya’daki Türk dernekleri yaşamaya başladı.
KARAR / FRANKFURT
Kölner Stadt Anzeieger gazetesinde yer alan haberde, Federal Alman Hükümeti’nin Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’nin (DİTİB) projelerine verdiği desteği önümüzdeki yıl yüzde 80 azaltacağı belirtildi. Türklerin en büyük sivil toplumu örgütü DİTİB’e Federal Alman Hükümeti tarafından önümüzdeki yıl toplam 297 bin 500 euro destek sağlanacak. Bu rakam, 2017’de verilen desteğin yaklaşık beşte biri, 2016’da verilen desteğin de onda birinden daha az. Almanya İçişleri Bakanlığı, Köln merkezli DİTİB ve çeşitli kentlerdeki bağlı kuruluşlara 2017 yılında yaklaşık 1 milyon 470 bin euro destek vermişti. DİTİB Almanya’da 1984 yılında kuruldu ve ülke genelinde kendisine bağlı yaklaşık 900 cami bulunuyor. DİTİB eyaletler bazında başta eğitim ve uyum olmak üzere resmi makamlarla yıllardır projeler yürütüyor. Türk vatandaşları için sadece dini hizmetleri vermenin ötesinde sayısız danışmanlık hizmetleri sunuyor. DİTİB bu zamana kadar resmi kurumların işbirliği yaptığı bir kurumdu. Alman kamuoyunda DİTİB’e 15 Eylül darbe girişiminden sonra, bazı imamların Türkiye için casusluk yaptığı yönünde suçlamalar getirilmiş ve bazı yerel idareler DİTİB ile işbirliklerini sonlandırdıklarını açıklamışlardı.
Alman tarafının DİTİB’e yaptığı suçlamaların temelinde bu kurumun Türkiye’den yönetiliyor olması iddiası var. DİTİB’e bağlı cami imamlarının Türkiye’den gelmesi de Türkiye’nin Almanya’daki Türkleri etkileme politikası olarak algılanıyor. DİTİB son bir iki yıldır ağır bir kamuoyu baskısı altında hizmet vermeye çalışıyor.
AP’DEN TUHAF ‘KIRMIZI BÜLTEN’ MESAJI
Avrupa Parlamentosu’ndaki oturumda, Türkiye’nin Interpol kırmızı bültenlerini “suistimal ettiği” mesajı verildi. AB, Interpol’den kırmızı bülten prosedürünü gözden geçirmesini isteyecek. AP Genel Kurulu’nda düzenlenen oturumda AB dönem başkanlığı adına söz alan Estonya AB İşleri Yardımcı Bakanı Matti Maasikas, AB olarak Interpol’den kırmızı bülten uygulamasını gözden geçirmesini isteyeceklerini söyledi. Konunun AB devletleri arasında tartışılmaya başlandığını belirten Estonyalı bakan, Interpol kırmızı bültenlerinin hiçbir zaman suçluların iadesi için kullanılamayacağını, iade kararlarının yargı denetimi ve sürecine bağlı olduğunu hatırlattı. Genel Kurul’daki oturumda söz alan parlamenterlerin çoğu Türkiye, Rusya, İran ve Çin gibi ülkelerin Interpol kırmızı bültenini “siyasi muhalifleri susturmak amacıyla” kullanıp, “suistimal ettiklerini” savundu.
