Avrupa’üst üste gelen ekonomik kriz, göç akını ve terör, halkın dış politikaya bakışını değiştirdi. Pew tarafından yapılan araştırma, Avrupalıların kendi ülkelerinin iç işlerine odaklanmasını, AB’ninse dünya meselelerinde daha aktif olmasını istediğini ortaya koydu.
DIŞ HABERLER SERVİSİ / İSTANBUL
Avrupa siyaseti, son yıllarda önemli sorunlarla baş etmek durumunda kaldı. Uzun süren ekonomik durgunluk, mülteci akını, terör saldırıları, ABD’de Donald Trump’ın başkanlığıyla sarsılan ittifak ve Rusya’dan gelen stratejik tehdit gibi dış kaynaklı meseleler, Avrupalıların dış ilişkilere bakışını da etkiledi. Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan çalışmadan, Avrupalıların tavrına dair ilginç sonuçlar çıktı. Merkezin raporunda, dış kaynaklı meselelerin Avrupalılarda ‘yorgunluk’ yarattığına dikkat çekilirken, çeşitli Avrupa ülkelerinin vatandaşları arasında, hükümetlerin iç sorunlara mı dış meselelere mi daha fazla odaklanması gerektiği konusunda fikir ayrılığı göze çarpıyor. İngiltere ve dokuz Avrupa Birliği (AB) üyesi ülke vatandaşları arasında yapılan araştırmaya katılanların yüzde 56’sı, “Ülkem kendi sorunlarıyla uğraşmalı ve diğer ülkelerin de kendi sorunlarını en iyi şekilde çözmelerine izin vermeli” diyor. Vatandaşların yüzde 40’ı ise “Ülkem diğer ülkelere sorunlarını çözmeleri için yardım etmeli” görüşünde. Bu alanda ilk yanıtı veren ülkelerin başında Yunanistan geliyor. Yunanlı katılımcıların yüzde 83’ü ilk seçeneği işraretlerken, onları yüzde 77 ile Macarlar, yüzde 67 ile İtalyanlar takip ediyor. Ülkesinin diğer ülkelere yardım etmesi gerektiğini savunanlar arasında ise yüzde 55’le İspanyollar birinci. Onların ardından yüzde 53’le Almanya ve yüzde 51’le İsveç geliyor. Buna karşın işler AB’nin rolüne gelince katılımcıların görüşleri değişiyor. AB’nin dünya meselelerinde daha aktif rol oynaması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 74’ken, daha az aktif rol oynaması gerektiği kanısında olanların oranı yüzde 17’de kalıyor. AB’nin daha aktif olmasını savunanaların oranına bakıldığında, İspanya’nın yüzde 90’la ilk sırada olduğu görülüyor. Onu yüzde 80’le Fransa, yüzde 77 ile İtalya, yüzde 74 ile Almanya takip ediyor. AB’den ayrılma sürecindeki İngiltere’de ise bu oran yüzde 55.
FRANSA VE ALMANYA ARASINDA KESKİN FARK
AB’nin iki lider ülkesi konumundaki Fransa ile Almanya’ya bakıldığında, sorulara verilen yanıtların farklılık göstermesi dikkat çekiyor. Ülkesinin kendi sorunlarına odaklanması gerektiğini düşünenlerin oranının yüzde 40 olduğu Almanya, 10 ülke arasında bu seçeneğe en az katılan ikinci ülke. Bu oranın Fransızlar için yüzde 60’a çıktığı görülüyor. AB’nin dünya meselelerinde daha çok rol alması gerektiğini savunanların oranı ise Fransa’da yüzde 80, Almanya’da yüzde 74. İki ülke arasındaki en büyük fark ise “Ülkemin dünyadaki önemi son 10 yılda azaldı” şeklinde düşünenlerde görülüyor. Fransızların yüzde 46’sı bu görüşteyken, Almanlar arasında buna ‘evet’ diyenlerin oranı yalnıza yüzde 11.
