Renault’nun 200 milyon liralık yatırımla Türkiye’de üretimini gerçekleştirdiği Megane Sedan yurda geri döndü. Yeni tasarımıyla dikkat çeken araç, tüketim konusunda da oldukça cimri.
ALİ YILDIRIM
Kısa bir süre önce Fluence’in yerini alan Renault Megane Sedan, teknolojik yüzüne kavuştu. Yaklaşık 13 yıl aradan sonra tekrar Renault-Oyak Fabrikaları’nda üretilmeye başlanan yerli sedan model, 200 milyon liralık yatırımla yollara çıktı. Bizim de bu haftaki test konuğumuz olan yerli modeli tasarım açısından incelersek, C şeklindeki LED ve gündüz farları, burun yapısıyla beğeni kazanıyor. Sportif ve bir o kadarda farklı olan yeni tasarım, markanın geleceği hakkında da ip uçları veriyor. Büyük logo artık bir marka kimliği halini alırken, farların altından uzayan ve virgülü andıran LED’ler de gelecek tasarımlardan izler sunuyor. Aracın arka kısmı da tıpkı ön bölüm gibi radikal bir görünüm vadedmiş. Ortadaki marka logosuna kadar uzanan far grubu, 3 boyutlu tasarlanmış ve 503 litrelik bagaja tampon altında bulunan bir sensör yardımıyla ayak ucunuzla açmakta mümkün.
Aracın iç mekanına geçtiğimizde ilk dikkatimizi çeken dik konumlandırılan multimedya sistemi oluyor. 8.7 inçlik renkli dokunmatik ekran bir dizi özelliği beraberinde getirirken, kolay kullanım için zaman harcamak gerekiyor. Araçla ilgili neredeyse tüm ayarlar bu sistem üzerinden yapılıyor. Yine aynı ekran, sunulan 5 farklı sürüş moduna göre şekil ve renk değiştiriyor. Arka koltuklarda sunulan yaşam açılabilir cam tavan, baş ve diz mesafesi sayesinde oldukça ferah. Konfor konusunda da birçok rakibinden üstün olmayı başara bilen model, bize 1.5 litrelik dizel otomatik ünite ile konuk oldu. Bu kombinasyon ile oldukça tasarruflu bir sürüş imkanı sağlayan araç, üst devirleri seviyor. Yol tutuş konusunda da dersine oldukça iyi çalışan araç, direksiyon tepkileri de oldukça net.
BAŞLANGIÇ FİYATI 63 BİN 600 TL
Yeni Megane Sedan, Joy, Touch, Icon olmak üzere 3 farklı donanım seviyesiyle satışa sunuluyor. Baz versiyonun başlangıç fiyatı (1.6 Joy benzinli 115 hp) 63 bin 600 lira iken, dizel olan seçenek için 16 bin 350 lira daha fark ödemek gerekiyor. Bize konuk olan 1.5 litrelik dizel otomatik seçeneği ise 98 bin 750 liradan başlıyor. Yerli rakiplerine göre fiyatı bir tık fazla olsa da Icon versiyonda sunulan donanım seçenekleri ve işçilik-malzeme kalitesi üst segment otomobillere kafa tutuyor.
100 KM’DE 3.8 LİTRE
Misafirimizi teknik açıdan inceleyecek olursak;
Araçta 1.5 litrelik dCi motor görev yapıyor.
110 beygir güç üreten aracın torku 250 Nm.
Bu motor 6 ileri EDC şanzıman ile kombine edilmiş.
0-100 km hızlanmasını 12.5 saniyede tamamlıyor.
Fabrika verisi olarak araç, 100 km’de 3.8 litre yakıt tüketirken biz 5 litrelik ortalamaya ulaştık.
49 litrelik depoyla araç, ortalama 1290 km menzil sunuyor.
A5 COUPE 60 KİLO VERDİ
İlk olarak 2007 yılında satışa sunulan Audi A5 Coupe, ikinci nesline kavuştu. Yeni, keskinleşmiş görünümü ve teknolojisiyle birlikte yollara çıkan spor model, tamamen yenilenen şasisi, güçlü motorlar seçenekleri ve bilgi-eğlence özellikleriyle ön plana çıkıyor. Yaklaşık 60 kilogram hafifletilen modelin bagaj hacmi de 10 litre artarak 465 litreye ulaştı.
İlk defa olarak opsiyonel Audi sanal kokpitiyle, yani 1.440 x 540 piksel çözünürlüklü 12,3 inçlik TFT ekranıyla sunulacak olan modelin orta konsolunda 8,3 inçlik bir monitör bulunuyor. Aracın güvenlik özellikleri arasında park asistanı, ve araç park halindeyken geriye doğru yapılacak çıkış manevralarında araç arkasında sağa veya sola akan trafiği kontrol eden çapraz trafik yardımı, çıkış uyarısı, çarpışma önleme yardımı ve dönüş asistanının yanı sıra Audi Pre Sense sistemleri de yer alıyor.
ZIRHLI ARAÇTA REKOR SATIŞ
Otokar, savunma sanayisine yönelik ürünlerin satışında bu yıl önemli bir büyüme yakaladı. Marka savunma sanayisi için 4X4 arazi tipi araçlar, taktik tekerlekli-paletli askeri araçlar ile tank ve türevleri ön plana çıkıyor. Şirketin 4X4 arazi aracı satışları yüzde 23, zırhlı araç satışları yüzde 53 arttı. Bu gelişmeye paralel olarak geçen yılın ocak-eylül döneminde 31 4X4 arazi aracı satışı gerçekleştiren Otokar, bu yılın aynı döneminde 38 4X4 arazi aracı satışına ulaştı. Şirket zırhlı araçlar grubunda ise geçen yılın ocak-eylül döneminde 291 olan satış rakamını, bu yılın aynı döneminde 444’e çıkardı.
S&P VE FİTCH’TEN YATIRIM NOTUNU KAPTI
DRD filo kiralama, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları S&P Global Ratings ve Fitch Ratings Services’in yayınladığı değerlendirme raporlarıyla tescilledi. Markanın konsolide yapısını “yatırım yapılabilir” kategori içerisinde değerlendirdi ve uzun vadeli ulusal notunu ‘BBB-, söz konusu nota ilişkin görünümünü ise ‘Stabil’ olarak belirledi.
Marka iki farklı kuruluştan aynı anda ‘notu halka açık ve ulusal düzeyde yatırım yapılabilir’ seviyede notu alan olan tek kiralama şirketi oldu. DRD Filo Genel Müdürü İlkay Ersoy, “Sağlam mali yapısını, daha da geliştiren şirketimiz, kredibilitesini ve fon kaynaklarına ulaşma kabiliyetini 2016 yılında arttırdı. Başarılarımızı ulusal tescilini Capital ve Fortune dergileri tarafından gerçekleştirilen ‘Türkiye’nin En Büyük 500 Şirketi’ listelerindeki varlığımızı koruyarak da gösterdik” dedi.
HALKIN ANADOL’U 50 YAŞINDA
Türkiye’nin ilk yerli ve seri üretim aracı olan Anadol 50 yaşına girdi. 19 Aralık 1966 yılında üretilen ve üretimi 1984 tarihinde son bulan Anadol, Ford Otosan’a dünya klasik otomobil literatüründe yer almanın gururunu yaşattı. Anadol’un 50 yıllık hikâyesi, Rahmi Koç ve Bernar Nahum’un Otokoç Ankara binası önünde gördükleri araçla başladı.
Rahmi Koç’un İsrail’deki üretici şirkete yaptığı seyahatin ardından, teknolojinin asıl sahibi İngiliz Reliant firmasını ziyaret etmek üzere Vehbi Koç, Bernar Nahum ve Rahmi Koç, 15 Mayıs 1964’te İngiltere’ye gitti. İngiltere’de hazırlanan Anadol’un ilk prototipi Türkiye için yola çıktı. Anadol ülkemize gelir gelmez Sanayi Bakanlığı’ndan onayını aldı ve seri üretim için İstanbul’daki Otosan fabrikasında üretim hattına çıktı. Adını belirlemek için gazeteye verilen ilanın ardından, ‘Anadol’ ismini halk verdi. Anadol A1, Türkiye’nin ilk ralli otomobili olarak tarihe geçerken, Anadol Ralli Takımı ise Türkiye’nin ilk ralli takımı oldu.
DUSTER EN İYİ KIŞ OTOMOBİLİ OLDU
Kısa bir süre önce tanıtılan yeni Dacia Duster, İngiltere’de Carbuyer 2017’de ‘En Çekici Otomobil’ ve ‘En İyi Kış Otomobili’ ödülünü aldı. Model, otomobil uzmanlarından oluşan carbuyer.co.uk ekibini rakipsiz özellikleri, sağlamlığı, yol tutuşu ve kullanıcı dostu özellikleri ile etkiledi ve iki ödül almayı başardı. Carbuyer editörü Stuart Milne: “Dacia Duster küçük, sağlam ve kullanılması son derece rahat bir otomobil; tüm bunlar bir otomobilde bulunabilecek müthiş özelliklerdir. Dört tekerlekten çekişli bir versiyonu tercih etmeniz durumunda en zorlu kış koşullarında bile işinizi çok kolaylaştıracak üstün yol tutuşuna sahip oluyorsunuz.” Tüketicinin uzun zamandır beklediği EDC otomatik vites kutusunu sunan model, 1.5 EDC versiyonuyla Mart 2017’de Türkiye’de boy gösterecek.
