Müziğim Türkiye gibi geleneksel ve modern

Müziğim Türkiye gibi geleneksel ve modern

Dünyaca ünlü müzik grubu Kadebostany, Babylon Soundgarden 2017’de müzikseverlerle buluştu. Yeni albümleri Monumental’dan da şarkılar söylendi. Müziğini Türkiye’ye benzeten grubun kurucusu Kadebostan “Geleneksel ve modern karışımı bir ülke burası. Asya’dasın köprüyü geçince Avrupa’da... Benim müziğim gibi. Yüzde yüz tek cins değil” diyor.

IŞIL ÇALIŞKAN

Kendi ‘Pop Cumhuriyeti’ni ilan eden Kadebostany, dünyayı fethetme planlarını sürdürüyor. Tek silahları müzik. Babylon Soundgarden’da yeni albümü ‘Monumental’ı tanıtan grup, sahne performansıyla yine dikkat çekti. Grubun kurucusu Kadebostan ile konuştuk.

Kadebostany Cumhuriyeti’nin kuruluş amacı nedir?

10 yıl önce düşündüğüm çılgın bir fikirdi. Elektronik müzik yapıyordum ve canlı çalarak dünyayı dolaşıyordum. Sonra bir grupla daha büyük bir şeyler yapmak istedim. Ardından dünyada çok fazla grup olduğunu düşündüm. Bu yüzden, bir ülke yaratmaya ve bu ülkenin başkanı olmaya karar verdim. Üniformalarımız olacaktı. Gerçekten bu konseptte bazı büyük avantajlar fark ettim.

Her albümünüzde farklı bir konsept... Monumental’ın hikâyesi nedir?

Kitleler için sofistike müzik yaratmak istedim. Monumental için farklı vokalistlerle bir albüm yaratma arzusundaydım. Faslı Rita, Rusya’dan Babylon Soundgarden festivalinde sahne alan Kristina ve Yunanistanlı Cece ile çalıştım. Bu vokalistlerle büyülü bir şey yaratmak için birlikteydik. Kitleler için sofistike müzik.

Neden albüme bu ismi verdiniz?

Size bu albümün Monumental denildiğini söylersem, albümün büyük bir albüm olacağı hakkında vizyonun büyük olması gerekir. Ayrıca ismin her ülkede iyi geldiğini düşünüyorum. Fransızca olarak iyi geliyor, İngilizce de, Türkçe de bilmiyorum. Monumental, evrensel bir duygu.

Bu albüm diğerlerinden ‘başka’ kılan özelliği nedir?

Bence daha iyi olacak. Çünkü ben de giderek iyileşiyorum. Sanatçı olarak siz yaratıyorsunuz. Yaratma süreci bittiğinde ise artık bu konuyu düşünmüyorsunuz. Yeni bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Bu yüzden bu albümde daha iyi ve daha güzel bir şeyler yapmak istedim.

Hedef kitlenizi kimler oluşturuyor?

Benim hedef kitlem yok. Dünyayı fethetmenin dışında bir planım yok. 80 yaşındasın ve  Kadebostany müziğini seviyorsanız, bu harika bir şey, bir şovumuza gel derim. Hedef kitlem için pazarlama planım yok. En iyi müziği yapmak istiyorum ve eğer insanlar bu müziklerle ilişki kuruyorsa ben de mutluyum.

Türkiye’yi sık sık ziyaret ediyorsunuz. Burası size ilk neyi hatırlatıyor?

İyi hayat, iyi yemekler, insanlarınız çok iyi. Bu ülkeyi ziyaret ederken çok güzel anılar edindim. Ama esas olarak geleneksel ve modern karışımı bir ülke.

Modern ve geleneksel hayat karışımı derken neyi kast ediyorsunuz?

Oryantal ve Batı arasında bir karışım. İstanbul bir merkez. Geleneksel ve modern karışımı bir ülke Türkiye. Asya’dasın köprüyü geçince Avrupa’da... Benim müziğim gibi. Yüzde yüz tek cins değil.

Müziğin gücünü nasıl tanımlarsınız?

Stüdyoda yarım saatte bir şarkı besteliyorsun ve daha sonra bu milyonlarca insan için çok önemli bir şarkı oluyor. Uyanıyorlar ve o müziği dinliyorlar. Okula giderken, çalışırken ve aileleri ile iyi vakit geçirirken bu şarkıyı açıyorlar. Yani bu insanların hayatındasın. Bu, müziğin gücü. Piyanonunuzun önünde yalnızken kitlelere ulaşıyorsunuz. Bu delilik.

Indie pop alanında yeni sound oluşturdunuz. Bu tarzı nasıl tanımlarsınız?

Kendi stilimi yarattım. Herhangi bir şeyi ‘benim stilim bunu yapmalıyım’ diye düşünmedim. Benim stilim, herhangi bir stilimin olmaması. Müziğimi popüler kılan şey bence bu. Herkes dinliyor. Anlamak için bir hipster olmana gerek yok. Açık fikirli bir kişi tarafından yapılan çok açık bir müzik.

Konser performansınız gerek enerjiniz gerek kostümünüzle fark katıyor. Hazırlık süreci nasıl geçiyor?

Çok çalışmak... Sadece müzik hakkında değil, aynı zamanda sahne tasarımı, kostüm ve tutum ile de ilgili. Ne kadar çok performans sergilerseniz o kadar başarılı olursunuz. Yıllardır seyircilerin önünde performans sergiliyoruz ve dünyayı dolaşıyoruz. Ama asıl çok çalışıyoruz.

Grup müziği yapmanın avantaj ve dezavantajları neler? Bir parçanın olduğuna nasıl karar veriyorsunuz? Anlaşmazlıklar oluyor mu?

Çatışma yok çünkü aslında bir grup değiliz. Ben besteciyim, şarkının bittiğini söyleyen tek kişi benim. İş birliği yapmak isterim, fakat o kişi harika bir şarkı olduğuna inandığı için içime sinmeyen bir şarkının yayımlanmasından memnun olamam. Kadebostany Cumhuriyeti’ni kurdum, bu benim kreasyonum. Gelip iş birliği yapabilirsin, birlikte çalışabiliriz, ancak son söz benim. Kadebostany’i ben kurdum. Bu yüzden sadece avantajlarını aldım.

SELDA BAĞCAN HERKESİ ETKİLEDİ

Türk müziğini ve Türkiye’deki müzisyenleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Çok fazla Selda Bağcan dinliyorum. Bence harika bir müzisyen. Yaptığı müzik çok sayıda uluslararası sanatçıyı etkiledi. Neredeyse her hafta onu dinliyorum. Sezen Aksu gibi klasiklerden bazılarını biliyorum ve Baba Zula’yı seviyorum. Onları iki kere izledim. Çok iyiler. İyi müzisyenleriniz var.

Sizi çok şaşırtan bir dinleyiciniz oldu mu?

Hiç ziyaret etmediğiniz ve varlığı neredeyse bilmediğiniz bir ülkede müziğin, internetin, radyonun ve televizyonun gücüyle tanınmak her zaman şaşırtıcı. Seni tanıyorlar. Tüm şarkılarını biliyorlar. Seninle şarkı söylüyorlar. Bu çok çılgınca. Müzik yoluyla dünyayı keşfetme çabanız bir müziğin neler yapabileceğinin kanıtı aslında.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN