‘IŞİD otobanı’nın sonu kaosa çıkıyor

‘IŞİD otobanı’nın sonu kaosa çıkıyor

YPG’nin Rakka’da, IŞİD ile ABD’nin bilgisi dahilinde yaptığı tahliye anlaşması skandalı, gözleri IŞİD’e çevirdi. Benzer bir anlaşma ile Kalamun’dan çıkarılan militanların nereye gittiği bilinmiyor. Uzmanlar aralarında Türkiye’nin de olduğu Avrupa ülkelerinin vatandaşlarının bulunduğu binlerce IŞİD’linin yol açacağı güvenlik açığı konusunda uyarıyor.

HİLAL ÖZTÜRK / İSTANBUL

Rusya ve ABD’nin IŞİD’le iş birliği iddiaları, Suriye ve Irak’ta çatışmadan çekilen teröristlerin nereye gittikleri sorusunu da gündeme getirdi. IŞİD’in bu aşamadan sonra ne yapacağı ve nasıl hareket edeceği tartışmaları yapılıyor. Güvenlik kaynakları ve uzmanların ortak görüşü IŞİD’in yok olmadığı, dönüştüğü yönünde. KARAR dağılan terör örgütünün 3 ayrı şekilde hareket ederek boyut değiştirdiğini yazmıştı.

Suriye ve Iraklı yani yerli militanlar yeraltı diye tabir edilen ulaşılması zor alanlara çekilirken, Mısır, Tunus, Libya ve Cezayir uyruklu olan Avrupa vatandaşı örgüt üyelerinin ülkelerine dönmeye çalıştığı, Avrupa ve Kafkas kökenlilerin ise IŞİD kaydı olmayanların yalnız kurt eylemlerine yönlendirileceği belirtilmişti. Gelinen noktada ise sürecin bu şekilde ilerlediği ortaya çıktı. Örgütün misyon ve vizyon değiştirerek hedef aldığı ülkelerdeki kırılma noktalarına nitelikli ve sofistike terör üretmeyi sürdüreceği belirtiliyor. Yani bir anlamda terör örgütü, Haşhaşiler gibi her an saldırı yapabilmek için Alamut Kalesi’ne çekildi.

IŞİD’in yok olduğu öngörüsüne katılmadığını belirten Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, “Irak ve Suriye’de karasal alanlardaki etkisini kaybediyor doğru, IŞİD artık buralarda değil. Ama boş da durmadı. Toprak kazanımlı alanları değişti. Libya, Nijerya, Mısır Sina Yarımadası, Cebeli Halil bölgesi, Afganistan’ın doğusunda bir alan, Pakistan ve Filipinler’de çok etkili oldular. Bu coğrafyarladaki gücü arttı ama Irak ve Suriyel’deki etkisi azaldı” dedi. 

IŞİD’in misyon ve vizyonu değiştirdiğini söyleyen Ağar şöyle konuştu: “Bu konuda kıvraklar, mikrolaşacaklar. Bölgede toprak kazanımlı alanlardan, toprak kazanımsız alanlara çekilecekler. Irak ve Suriye’de envai türlü pozisyon alacaklar. Hemrin Dağları, çöller gibi ulaşılamayan yerleri kullanmak isteyecek. Küçük gruplar üzerinde nitelikli sofifstike terör üretecekler çünkü, bunu öğrendiler.”

MİSYONU HENÜZ BİTMEDİ: “IŞİD’in misyonu bitmedi. Mezhep fitnesiyle ilgili etki üretebileceği yerlere Suriye ve Irak çölü, Selahattin, Musul’un derinlikleri, toplumsal katmanlarda buralardan beslenecek, iddiasını kaybetmeyecek. Zaman içinde başka bir örgüte de tevil olabilir. 2001’den beri 7 isim değişikliği var. İsim çok önemli değil, ortaya koyduğu misyon önemli.”

HALA BAZI HESAPLARI VAR: “IŞİD mikrolaşacak derken alana ve zamana yayılıyor.  Suudi Arabistan ve Ürdün’de ne yapacak. IŞİD’in bu ülkelerle hesabı var. Suudi Arabistan’ın geleceğinin konuşulduğu süreçte nasıl bir misyon üstlenecek. Arabistan da Irak gibi karakter olarak kendi üniter yapısına bağlı kültürü yok. Güvenliğini büyük ölçüde yabancılar sağlıyor. Ayrıca Kafkasya’dan devşirilen teröristler var bunlar Rusya için tehdit. Uygurlar ise Çin için. Tunuslular ve Uygurlular IŞİD içindeki en güçlü teröristlerdi.”

TÜRKİYE İÇİN RİSK VAR: “Türkiye için de aynı risk var. Tabanı Türkiye’de olanlar dışında, transfer hücreleri aracılığıyla Avrupa’ya gönderilmek isteyip kalanlar var. IŞİD kırılganlık ve kamplaşma üretiyor. Tahrik edince amacına ulaşacak. Türkiye’de 29 Ekim, 10 Kasım tarihlerini seçti. Sembol gün, alan, figür hedefleri var. Bununla asıl amacına ulaşmış oluyor. Pratik kazanmış bu alanda.”

SOFİSTİKE SALDIRILAR YAPACAKLAR: “Sonuç olarak IŞİD’in devam edeceğini düşünüyorum. Kitlelerini daha çok etkileyecek şekilde sofistike saldırılar yapacaklar. Ayrıca IŞİD’i güden iradenin aklıyla hareket edecek, sahada da bunun fotoğraflarını görüyoruz. Terör artık küresel güçlerin dizayn yöntemi. Bize düşen bundan sonraki süreçte radikalizme karşı bilinç üretmek zorundayız. Fiziki varlığıyla uğraşıyoruz ama, kavramsal bir sorun olduğunu görmeli, teşhis edip panzehirini üretmeliyiz.”

SDF’NİN TÜRKMEN SÖZCÜSÜ TÜRKİYE’YE SIĞINDI

YPG’nin başını çektiği Demokratik Suriye Güçleri’nin eski sözcüsü Talal Silo’nun Cerablus’ta Özgür Suriye Ordusu aracılığı ile Türkiye’ye sığındığı iddia edildi. Anadolu Ajansı’nın yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre ise Silo, dün akşam saatlerinde örgütten ayrıldı. Talal Silo’nun Cerablus’a giderek teslim olmasının ardından çekildiği iddia edilen bir görüntü sosyal medyada yayıldı. Rusya’nın yarı resmi haber sitesi Sputnik de DSG kaynaklarına dayandırdığı haberinde Sülo’nun, yanında bir grupla önceki gece bir araçla Cerablus’a giderek Türkiye destekli ÖSO’ya sığındığını aktardı. DSG’nin elinde bulunan bir kontrol noktası yakınlarında aracı bırakan Sülo daha sonra Cerablus tarafına geçti. Sülo’nun ayrılmada önce de ÖSO grupları ile görüşmeler yaptığı ve kendisine güvence verildikten sonra teslim olmaya karar verdiği öğrenildi. 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN