Kalbî bir değer: Tevazu

Kalbî bir değer: Tevazu

Tevazu değerinin hayat bulduğu yer gönüldür. Gönlünde bu değere yer açabilen insan, her şeyden önce yaratıcısına karşı alçakgönüllü olur; hakikat karşısında kibirden uzaklaşır; onu kabule kalben ve zihnen hazır hale gelir.

İslâm’a göre insanın kendini büyük görüp alçakgönüllü davranmaması her şeyden önce yaratıcısına karşı saygısızlıktır. Bu sebeple birçok ayette kibirlenenler sert bir üslupla eleştirilmiş; şeytanın Allah’ın huzurundan uzaklaştırılmasının gerçek nedeninin böbürlenerek başkaldırması olduğu bildirilmiştir (el-Bakara 2/34; Sâd 38/74). Bütün bunların ötesinde iman edenleri öven ayetlerde onların özelliklerinden biri de tevazu değeri olarak tanıtılmaktadır (Furkan, 63).

Tevazu değerinin hayat bulduğu yer gönüldür. Gönlünde bu değere yer açabilen insan, her şeyden önce yaratıcısına karşı alçakgönüllü olur; hakikat karşısında kibirden uzaklaşır; onu kabule kalben ve zihnen hazır hale gelir. Bu durum tevazu erdeminin farkında olan insanın davranışlarının, istendik sonuçları, olumlu neticeleri beraberinde getirmesini sağlar. Tevazu değerinin bir başka yönü de toplumsal hayatta ve insan ilişkilerinde kendisini gösterir. Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle “Rahman’ın has kulları” kendilerine sataşan cahil insanlarla bile en güzel şekilde geçinir (Furkan, 63), onlara karşı tevazuu elden bırakmaz.

KUR’AN’IN HEDEFİ

Bu ifadelerden tevazu değerinin şahsiyeti ezip geçerek herkesi memnun etme gayreti içine girme şeklinde bir anlamı içerdiği anlaşılmamalıdır. Tevazu, aynı zamanda onurlu olmayı gerektiren bir değer olup öncelikle Allah ile sonra da diğer insanlarla büyüklenmeden, kibre kapılmadan ilişkiler kurmayı, bu ilişkiler esnasında asil duruşu kaybetmemeyi içeren bir değerdir.

Bireysel ve sosyal anlamda huzurun kalıcılık arz ettiği bir yapıyı tesis etmek, kendiyle barışık şahsiyetler inşa etmek Kur’an-ı Kerim’in en önemli hedeflerinden biridir. Bu hedefin gerçekleşmesini engelleyecek her türlü oluşum, davranış ve düşünceye hayat şansı tanımamak temel Kur’ânî prensiplerdendir. Bu manada kibri ortadan kaldırıp yerine tevazuu yerleştirmek din ve değer öğretimini önceleyen bütün faaliyetlerin en esaslı hedeflerinden biri olmalıdır.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN