15 Temmuz’dan bugüne

Çeyrek yüzyılı aşkındır siyasetin içindeyim. Daha çok da mutfak kısmında. Siyasetin gerçekliğini, katılığını, yeri geldiğindeki pragmatizmini bilirim. Eleştirel bir tonda söylemiyorum bunu da. Siyasette gerçekçi ve akılcı olmak iyidir. Ülke çıkarınaysa pragmatik tutum sergilemek iyidir. Hayalcilik siyasetin düşmanıdır, çoğu kez hedeflediğinin tersi sonuçlar doğurur. Temennileri siyasi tutum haline dönüştürmek siyasi gerçeklikten kopmayı getirir.

Siyaseti kendi katı gerçekliği içinde kavramak ve buna göre eylemek zorundasınız. Bunu göze alıyorsanız siyaseti gerçek anlamda bir pratik haline getirebilir, siyaset üzre yol alabilirsiniz. Ama yaklaşık son dört yıldır bunun çok ötesine geçen bir hal var siyasette. Ucunda memleketimizin, istiklal ve istikbalimizin olduğu çetin bir mücadele. Türkiye’yi iri ve diri tutmak, bir ve bütün tutmak, kardeşliğimizi korumak bir adanmışlık gerektiriyor artık.

***

15 Temmuz hain darbe girişimiyle iyice belirginleşen bir hal bu. Tanımın tam karşılığıyla, bir beka meselesi. Şakaya gelir, hafife alınır yanı yok. 15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ’cü hainlerin acımasızlığına hep birlikte tanıklık ettik. Şehitler verdik, dostlarımızı kaybettik. Bu uğurda hayatını ortaya koyan nice gazimiz var. O gece yaşananlar sır değil. Her gün yeni bir görüntü daha ortaya çıkıyor. O gece yaşadıklarımızı asla unutmayacağız.

O gece Türkiye tarihinin en önemli dönüm noktalarından birini yaşadık. Bir darbe ve işgal girişimini millet olarak püskürttük. Menderes ve arkadaşlarından bu yana sayısız acıya tanıklık eden bu ülkede 15 Temmuz bir demokrasi zaferidir. Toplumun her kesimi için öyledir. Ak Parti’lisi, CHP’lisi, MHP’lisi, HDP’lisi için öyledir. Kimin direndiği, kimin izlediğinden bağımsız olarak öyledir. Kimin ne hissettiğine rağmen öyledir.

O gece ilk anda pek farkına varmadan tanka alkış tutanın da geleceği kurtulmuştur. O gece salâ sesinden rahatsız olanın da geleceği kurtulmuştur. O gece nicedir yaşadığı derin yabancılaşma eşliğinde olup bitene akıl erdiremeyenin de geleceği kurtulmuştur. 16 Nisan da bunun tescilidir. Hep yazıyorum: Siyaset mücadeledir. Sandıktan çıkana saygı duymak da esastır. Hep yazıyorum: Aynılaşmak zorunda değiliz. Ne ben seni kendime benzetebilirim, ne sen beni kendine benzetebilirsin.

Siyasetin doğasına sadık kalarak, akılcı bir çizgi izleyerek, toplumu temenniler üzerinden şekillendirmeye çalışmayarak mücadele vereceğiz. 1946’dan beri sandığı çok ama çok kıymetli kılan şey budur. Bütün bunları neden mi yazdım? Hala köşelerinde 15 Temmuz hiç yaşanmamış gibi yazan siyaset yorumcuları, hala karşılaştığımda 15 Temmuz hiç yaşanmamış gibi tutum geliştiren dostlarım var da o yüzden.

***

Daha beteri, buna “kontrollü darbe” saçmalığını karıştıranlar var. Ana muhalefet lideri dahil, ciddi ciddi bu konuda fikir beyan edenler. O gece yaşadığımız acıları hoyratça yok sayanlar. Gönlüm çok kırılıyor, yine de aynı hoyratlığa gönül indirmiyorum. Siyaset nedir, nasıl yapılır, bir onu anlatmaya çalışıyorum. En akılcı sava dahi akıldışılıkla karşılık verenlere, sadece benimsediğim siyasi tutum yüzünden benden sınırsızca nefret edenlere, çıktığım televizyon programları esnasında sosyal medyadan ağza alınmayacak hakaret ve küfürleri yağdıranlara bile gönül kapımı kapatmıyorum.

Çünkü geçen 9 Temmuz’da, hain darbe girişiminden altı gün önce şunları yazmışım: “Toplum olarak tarihsel ve kültürel kaynaşmışlığımız pekişik, ortak değerlerimiz kökleşiktir. Farklılıklarımız vardır. Ama uzaklıklar üzerinden değil, yakınlıklar üzerinden tanıma geliriz. Hem bu ülkede, hem tüm komşu coğrafyalarda böyledir bu. Birbirine karşı en önyargılı olanlarımız bile karşılıklı bir dost sohbetine oturmayı becerirse, bunun böyle olduğunu görür. Şaşarak, kıvanarak, hayıflanarak görür hem de. Toz yığınına dönüşemeyecek kadar kök salmışız biz bu topraklara. Her savruluşun ardından el ele, kol kola ayağa kalkmayı, belaları savuşturmayı bilmişiz.” Buna inanmayı sürdüreceğim.

YORUMLAR (9)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
9 Yorum