AB’nin stratejik aklı işliyor mu?

Avrupa Parlamentosu’nun tavsiye kararı karşısındaki tepkim ne oldu? Cumhurbaşkanı Erdoğan ne demişti oylamadan bir gün önce? “Sonuç ne çıkarsa çıksın, bu oylamanın bizim nezdimizde hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur.” Benim tepkim de aynen böyle. Hükümetin bu tavsiye kararını yok hükmünde saymasını da son derece doğru buluyorum.

Rahmetli Özal’ın 1987 yılındaki tam üyelik başvurusundan beri AB hedefini destekleyen birisiyim. Dönem dönem Avrupa Birliği’ne karşı eleştirel bir tutum takındım, ama tam üyelik hedefini her zaman önemsedim. Döneminde karşı çıkanı çok olmasına rağmen, Gümrük Birliği’ni de destekledim. 2005 yılında tam üyelik müzakerelerinin başlamasından büyük heyecan ve memnuniyet duydum.

Erdoğan’ın ve Ak Parti’nin sergilediği tam üyelik iradesinden etkilendim. Dönüşüm ve reform yolunda atılan adımları alkışlarla karşıladım. Bugün bile, içinde bulunduğumuz şartlara rağmen, tam üyelik hedefinin destekçisiyim. Bugün de ya hep ya hiç diyorum. İmtiyazlı ortaklık türünden tuhaflıklara tümden kapalıyım.

Bizim gibi AB’ye tam üyelik hedefini başından beri destekleyenler bile AP kararı sonrasında yukarıdaki tavrı koyuyorsa, Avrupalı muhataplarımızın uzun uzadıya düşünmesi gerekir. Demokrat Parti döneminde, 31 Temmuz 1959 tarihinde başlayan AB maceramız 57 yılı geride bırakmış. Geldiğimiz nokta bu ise ve AB 15 Temmuz’daki duyarsızlığını sürdürmekte ısrarcıysa, sorgulanması gereken ilk şey Avrupa’nın stratejik aklıdır.

Bundan yaklaşık yirmi yıl önce neleri tartışıyorduk? Derinleşen Avrupa. Çekirdek Avrupa. Avro projesi ve Avrupa Merkez Bankası üzerinden Almanya-Fransa ekseninin üstlenmeye çalıştığı inisiyatif. Kendini ABD ve İngiltere’den belli ölçüde bağımsızlaştırmaya çalışan bir merkez arayışı.

Bunlara sıvanıyorsanız, gereğini de yapacak, doğru düzgün politikalar üreteceksiniz. Oysa derinleşen Avrupa stratejik düzlemde çok sığ kaldı. Brexit’le vardığı yer bu dokunaklı durumun tescilidir. Türkiye konusunda avrokratların zihniyetiyle sınırladığı çapsızlığı da bunun bir başka örneğidir. Türkiye-AB ilişkilerinin bugünkü hali Avrupa’nın stratejik akıl üretmekten yoksun olduğu meselesinde düğümlenir.

Abarttığımı sanmayın. Bu stratejik akıl yoksunluğu aynı şekilde devam ederse, sadece Türkiye-AB ilişiklerini yıpratmakla kalmayacak, Avrupa düşüncesinin, Avrupa kavramının da iflası anlamına gelecek. Brexit bunun ilk adımı oldu. Kuramsal düzlemde çözülen bir Avrupa düşüncesini pratikte sürdürmek her geçen gün biraz daha güç hale gelecek. Umarım Avrupa bunlar üzerine kafa yoracağı stratejik akla dönmeyi başarır.

Kendini ABD çizgisinden görece bağımsızlaştırmaya çalışan bir AB’nin yapacağı ilk iş, Türkiye’yle güçlü bir stratejik ortak bakış üretmek ve tam üyelik hedefini bir an önce sonuçlandırmak olmalıydı. AB’nin bölgesel politikalar konusunda söz sahibi olabilmesinin yolu da buradan geçiyordu. Siyaseten büyük aktör olmak istiyorsanız, sınırlarınızın Suriye ve Irak’a uzanmasını göze alacaksınız.

AB bunu başaramadı. Tam üyelik hedefine bağlı, sorun çözücülük konusunda güçlü bir irade sergileyen, bölge dinamiklerini etkileyecek enstrümanlara sahip bir Türkiye’yi içselleştiremedi. Son yıllarda savrulduğu çizgi stratejik akıl yoksunluğunun ürünüdür. Yönetemediği süreci bir şekilde “idare etmeye” çalıştı AB. Türkiye’nin takındığı net tutumları bir türlü okuyamadı. Bölge sorunlarında esamisinin okunmaması da bu yüzden.

15 Temmuz’u yaşamış ve gereken dersleri çıkarmış bir ülke olarak, temelde bir gaz alma düzeneğinden ibaret olan AP’nin tavsiye kararına karşı tutumumuz yok hükmünde saymak olacaktır elbette. 15 Temmuz’da bir istiklal ve istikbal mücadelesi verdiğimizi ve bundan büyük bir demokrasi zaferiyle çıktığımızı hiç ama hiç unutmayalım. Bugün de mücadelenin gereklerini yerine getiriyoruz. Nerede duracağına karar verecek olan Avrupa’dır.

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum