Muhalefetin stratejisi var mı?

Muhalefetin, özellikle de CHP’nin gündemini özenle takip etmeye çalışıyorum. CHP’nin siyasi söylemi ne tür unsurlar içeriyor? 2019’a yönelik nasıl bir strateji barındırıyor? CHP kendisini “Hayır” oylarının motoru olarak görüyor. Belli ölçüde haklı da. Çünkü bu oylar içindeki en yüksek oranı CHP tabanı oluşturuyor. Gelgelelim, geri kalan oylar çok heterojen bir yapı sergiliyor. 2019’a giderken bir CHP-HDP ekseni oluştuğunu varsayalım. Bu eksenin yüzde 48,6’yı bir arada tutması imkansız.

***

Bundan olsa gerek, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kimi muhalif parti ve aktörleri ziyareti türünden yöntemlerle, bu heterojen yapının öncülüğü ve sözcülüğü izlenimi korunmak isteniyor. Ama bunun 2019’a yönelik bir seçim stratejisine dönüşebilmesi için bir siyasi projeye ihtiyaç var. Bununla ilgili Deniz Baykal’ın, Kılıçdaroğlu’nu pozisyon almaya zorlayan bir çıkışı oldu. Kılıçdaroğlu bundan hiç hoşlanmadığını belli etti ve mevcut pozisyonunu güvence altına alacak hamleler yaptı.

***

CHP içinde aynı arayış düzleminde çatlak sesler de çıkmadı değil. Hemen disiplin mekanizmaları devreye sokuldu. Bu söz almaların hepsinin merkezinde de yeni bir çatı aday ya da ortak aday formülü (artık ne ad vereceksek) yer aldı. Formül aynıydı da önerilen yöntemler çok farklıydı. Ayrıca asıl soru da şuydu: Önerilen yöntemler 2019’a yönelik ciddi bir strateji arayışını mı yansıtıyor? Yoksa parti içi iktidar kavgasını tetikleyecek birer kaldıraç işlevi mi görüyor?

Önümüzdeki dönemde bunların böyle birer kaldıraç olmaktan öte işlevi var mı, göreceğiz. Kılıçdaroğlu parti içi iktidar tartışmalarını bastırmaya çalıştı, çalışıyor, ama önerilen formülün aynılığı değişmiyor. İster Baykal, ister Kılıçdaroğlu, ister başka bir ad ne öneri getirirse getirsin, bu önerinin dayanağı basit bir stratejik tercihe dayanıyor: Yeni sistemin reddi ve yok sayılması.

Bu tercihin yeni sisteme geçilecek olan 2019 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerinde baştan bir siyasi zorluk oluşturduğu açık. Neden? Muhtemelen partiler üstü bir nitelik taşıması öngörülen ortak adayın bu çerçevede tek bir siyasi projesi olacak: Parlamenter sistemin yeniden kurulması. Yok, bu işe CHP’li kimliği taşıyan bir aday, örnekse CHP Genel Başkanı talip olacaksa, işin zorluk derecesi daha da artıyor.

CHP’liler “karşı darbe” lafına bayılıyor ya, ben de benzer bir formül üzerinden gideyim: 16 Nisan’da demokrasi tarihimiz açısından bir devrim yaşadık, yönetim sistemi değişikliğini sandıkta onayladık. Şimdi bunu bir “karşıdevrim” ile ortadan kaldırmaya talip olacak adayın, sadece Cumhurbaşkanlığı Seçiminde yüzde 50+1 oy alması yetmiyor. Bu adayın oluşturacağı varsayılan cephenin 600 milletvekilli Mecliste en az 360 milletvekilliği kazanması gerekiyor.

Parlamenter sistemi geri getirecek bir Anayasa değişikliği önerisini halk oylamasına götürmek için gereken rakam bu. Özetle, tüm siyasi projesi parlamenter sistemi geri getirmekten ibaret olan ve ideolojik açıdan son derece ayrışık, çelişik, gevşek bir ittifakın desteğine ihtiyaç duyan bir aday hem Cumhurbaşkanlığı Seçiminde yüzde 50+1 oyu bulacak, hem de temsil ettiği gevşek ittifak Meclis’te en az 360 milletvekilliği kazanacak.

***

Bu, siyasi proje olmaktan ziyade, bir temenni, bir hayal. Yeni sistemin gerçeklerine ısrarla uyum sağlamak istemeyen CHP ve diğer muhalif kesimler söylemlerindeki keskin ve ayrıştırıcı tutumu da koruyorlar bir yandan. 15 Temmuz’dan sonra toplumun geniş kesimlerinde oluşan temel hassasiyetleri, hatta 15 Temmuz hain darbe girişimini yok sayan ve zaman zaman bu hassasiyet sahiplerini rencide edecek ölçüde abartılan bir tutum bu üstelik.

Hem kuşatıcı ve gevşek bir ittifak oluşturacak, hem o tekil siyasi projeniz için 360 milletvekiline ihtiyaç duyacak, hem bu “yamalı bohça” ittifaktan Türkiye’yi 5 yıllığına yönetmeye talip bir vizyon oluşturacak, hem de “kontrollü darbe” hoyratlığını kullanmaya devam edeceksiniz. Bayağı absürt bir bireşim. Başka ne diyeyim.

YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum