Şeffaflık listesinde dibe doğru giderken...

Bazıları çaresizlikten, bazıları bilgisizlikten, bazıları da böyle olmasını istediklerinden sessiz kalıyor. Kimse alakadar olmasa da Türkiye’nin en önemli alanlarda serbest düşüşü devam ediyor; düştükçe değeri azalıyor, azaldıkça kalitesi eksiliyor.

Sert, sarsıcı, moral bozucu bir düşüş…

Hangi alanda?

Yargı, yolsuzluk, ifade özgürlüğü, kara para ya da pasaport değerinde mi? Bu alanlarda da düşüş devam ediyor ama bugünlerde başka bir branşta baş aşağı gidiyoruz. Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International), 2023 yılı Yolsuzluk Algı Endeksi raporunda 180 ülke arasında 115. sıraya geriledi. Nasıl bir gerileme? 2013 yılından 2022’ye 48 sıra, 2022’ye göre tam 14 sıra gerileme…

Puanlama 0 ile 100 arasında yapılıyor.

Bir önceki yıl; yani 2021’de 38 puanla 96. sıradaydık; büyük bir azimle üç haneli sıraya yuvarlandık. 2013 yılında 50 puanla dünya genelinde 53′üncü sıradaydık, şimdi 34 puanla 115’e demirledik. Endeksin ilk kez açıklandığı 2012’de 49 puanla 54. sıradaydık. Nereden nereye ve kim bilir buradan da nereye?

Baş aşağı, kontrolsüz ve nerede duracağımızı bilemediğimiz bir düşüş.

Demek oluyor ki bu ülkede 10 senedir yolsuzlukla mücadele için herhangi bir adım atılmadı. TI raporlamasa ve sokaktaki insana son 10 yılı sorsak da aynı neticeye kalaylıkla ulaşırdık. Dünyadaki algıyla sokaktaki algı arasında fark olmazdı; hatta sokak daha fazla puan kırabilirdi. Çünkü, yolsuzluğun sonuçlarını en dramatik haliyle sokak yaşıyor.

***

10 yılda 48 ülke bizi geçerken, hiç umursamadan yolsuzluğa toleransa devam ettik. Peki hangi ülkelerin gerisindeyiz? Hangisinin değil ki? Geçen yıl Türkiye ile aynı puanı paylaşan Afrika’da küçük bir krallık olan Lesoto bizden daha iyi. Arjantin, Malawi, Tayland, Sri Lanka, Kosova, Kolombiya, Etiyopya, Tanzanya bile….

Niye böyle olduğunu anlatmaya gerek var mı? Hukukun, ifade hürriyetinin, denetim ve kurumsallaşmanın bitkisel hayatta olduğu bir ülkede gayet tabii ki yolsuzluk olur. Dünya da yaftayı yapıştırır. Devlet ve iktidar içine kapandıkça, kararlar kişiselleşince, Anayasa Mahkemesi bile tanınmaz hale gelince yolsuzluğun himayesinden gayrı ne olacaktı?

Kaderin cilvesine bakın ki bu listenin ilan edildiği gün daha bitmeden, seçilmiş milletvekili Can Atalay da AYM kararına rağmen Meclis’ten -başka seçilmiş kişilerden oluşan Meclis’ten- kapı dışarı edildi. Cezaevinde olduğu için zaten hiç giremediği Meclis’ten... Hukuk, hele hele hukukun üstünlüğü yoktu zaten. Hukuk puanımız da felaketti! Yolsuzluk Algısı listesinde 115.ciyiz de Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde daha mı iyiyiz? Değil, daha beter yerdeyiz. 2023 raporuna göre, 137 ülke arasında 117. sırada; yani en sonlardayız. Sadece 2015’te, hiç olmazsa 80. sırada bulunuyorduk. Bugün hangi ülkelerin gerisindeyiz; onu hiç sormayın! Linki tıklayın görün. Ayrıca, AYM’nin yok sayılmasıyla bu yıl kaç sıra daha gerileriz, kim bilir?

***

İki endeks el ele ne anlatıyor? Hukuk yoksa yolsuzluk var, yolsuzluk varsa hukuk yok. Hukuk ve şeffaflık yoksa basın özgürlüğü de yoktur. Kolaylıkla anlaşılacağı gibi ifade ve basın özgürlüğü olmamalı ki hukuk ve şeffaflığın yokluğu devam edebilsin. O yüzden Türkiye’nin Dünya Basın Özgürlüğü Listesi’ndeki yeri hazin: 165

Armudun sapı üzümün çöpü ne varsa yalanlayan, lüzumlu lüzumsuz ne kadar internet iddiası varsa dünyayı ayağa kaldıran iktidarın bu listeler için tek kelime etmemesi; haber yayılmasın diye hepsini görmezden gelmesi ve koskoca bir ülkenin kendi çalıp kendi oynaması daha da hazin…

YORUMLAR (59)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
59 Yorum