[Karar]
GÜVEN ADALI
Maddi zorluklar nedeniyle hayata geçemeyen projeler, Ar-Ge reformuyla bir bir ekonomiye kazandırılacak. Tasarıyı “Muhteşem” olarak özetleyen İstanbul Ticaret Odası Teknoloji Komitesi Başkanı ve MÜSİAD Bilgi Teknolojileri Sektör Kurulu Başkanı Bekir Sami Nalbantoğlu, üretmeyi amaç edinmiş kişilerin sağlanacak destekler ile Türkiye ekonomisine önemli değerler kazandıracağını söyledi. Tasarının onaylanmasının ardından üretmemek için bahane kalmayacağını ifade eden Nalbantoğlu, yıllardır talep ettikleri ne varsa bu tasarıda bulunduğunu söyledi. Nalbantoğlu, “Özellikle tasarımın ön plana çıktığını görüyoruz ve tasarımdır asıl para kazandıran. Kumaşınız olabilir, dikebilirsiniz fakat o gömleğin kalıbı üzerinize oturmazsa değeri yoktur. Tasarıma sağlanan destekler ile önemli bir açığımızın zamanla kapanacağına inanıyoruz” dedi.
Türkiye’de evrak sorunu olduğunu ve destek almak isteyenlerin çok fazla denetime tabi tutulduğunu ifade eden Nalbantoğlu, “Tüccar Türkiye’nin kıymetidir. Potansiyel suçlu gözüyle bakmamak gerekir. Vergisini ödemeyen, desteği gerektiği gibi kullanmayan kişiler tabii ki en ağır şekilde cezalandırılmalıdır fakat evrak işleri ve memurlarla uğraşmaktan iş yapamıyoruz” diye konuştu.
ALICI BULAMIYORUZ
Geliştirilen ürünlerin devlet ve büyük şirketler tarafından alınması halinde ihracat yollarının kendilerine açıldığını sözlerine ekleyen Nalbantoğlu, “Bir ürün sahaya çıktığı zaman bazı riskleri olabilir. Fiyat rekabetinde ufak da olsa geride olabilir ama bu ürün Türkiye’nin değeridir. Yurt dışına çıktığımızda ülkeler bize ‘bu ürünü kimlere sattınız’ diye sorduklarında devlete ve ülkedeki büyük firmaları söyleyebilirsek zaten alıyorlar. Fakat ‘şirketler zaten yapılmışı var’ diyerek sorumluluk almıyor, işin kolayına kaçıyorlar” dedi.
KOLAYA KAÇIYORLAR
Özellikle KOBİ’lerin ürünü geliştirme noktasında sorun yaşamadığını fakat pazarlamada zorlandığını sözlerine ekleyen Nalbantoğlu, şöyle devam etti: “4.5G’ye geçmemize sayılı günler kaldı. Vodafone, Turkcell ve Türk Telekom’un çalışmalarında yurt dışını tercih ettiğini görüyoruz. Türkiye’den kazandıkları paranın bir kısmını Türkiye’de bırakmaları gerekiyor. Yatırımlarının yüzde 10’unda Türkiye’de doğmuş ürünleri tercih etseler yeter. Fakat onlar ‘yurt dışında aradığımız hizmet zaten var’ diyerek yurt dışını tercih ediyor” dedi.
BİZ HÂLÂ İŞİN ŞOVUNDAYIZ
Sanayi 4.0’ın yıllar süren bir çalışma olduğunu ve hadi girelim demekle bu işin bitmediğini ifade eden Bekir Sami Nalbantoğlu, “Yeni bir çağ, dijital toplum denilen bir dönem başlıyor. Kimileri buna Sanayi 4.0 diyor. Fakat biz hâlâ işin şov tarafındayız. Kavramdan bahsediyoruz. İçerikten uzağız. Bu gidip iPhone alalım demek değil. Sanayi var. Bilgi var. İnternet var. Bunların harmanlanması ile Sanayi 4.0 yaşanacak. Fabrikanızdaki veriler bulut sisteminde değerlendirilecek, olası bir aksama durumu sistemlerinize yansıtılacak ve makinalarda yaşanacak bir aksaklığın önceden bilinmesi sağlanacak. Bu sayede yaşayan fabrikalar oluşacak” diye konuştu.
