Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Tersanesi Komutanlığı'nda “Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni”nde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkanlar şu şekilde:
"Deniz Platformlarının Hizmete Giriş, Bayrak Çekme ve İlk Sac Kesim Töreni vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum. Türkiye için çalışan Mavi Vatanın muhafazası için gecesini gündüzüyle birleştiren herkesten Yüce Rabbim razı olsun. Şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. Bugün çok büyük bir gurur anına hep beraber şahitlik ediyoruz. Öncelikle bizlere bu gururu yaşatan İstanbul Tersane Komutanlığımızın işçisinde mühendisine bütün mensuplarını canı gönülden tebrik ediyorum. Ülkemiz tersanelerine güvenmekte ne kadar haklı olduğumuzu bugün bir kez daha görüyoruz.
Malumunuz Pakistan Deniz Kuvvetlerinin ihtiyacını karşılamak üzere Eylül 2018 tarihinde 4 adet MİLGEM inşa sözleşmesi imzalamıştık. İlk gemi PNS Babür’ü 24 Mayıs 2024 tarihinde Pakistan’a teslim ettik. Bugün de her türlü test ve tecrübe faaliyetlerini başarıyla tamamlayan PNS Hayber’in teslimini yapıyoruz. Projenin 3. ve 4. gemileri Karaçi Tersanesi’nde inşa ediliyor. 3. gemi PNS Bedir’in Haziran 2026 sonunda, 4. gemi PNS Tarık’ın ise 2027 yılının ilk çeyreğinde teslimi planlanıyor. En son teknolojiyle donatılmış bu gemilerin kardeş Pakistan donanmasına şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Kökleri ortak tarihimizin derinliklerine uzanan ve asırlar boyunca sınanarak bugünlere gelen Türkiye-Pakistan dostluğu, Allah’ın izniyle kıyamete kadar devam edecek, serpilecek, güçlenecektir.
TCG HIZIR REİS VE C-159
Bugün burada denize uğurladığımız ve bayrak çektiğimiz platformlar alın terinin, aklın, emeğin, cesaretin ve adanmışlığın eseridir. Bunların en başında havadan bağımsız tahrik sistemi ve gelişmiş sonar yetenekleriyle sessiz derinliklerin milli bekçisi olacak TCG Hızır Reis denizaltımız vardır. Hızır Reis denizaltımızı bugün hizmete veriyoruz. Hizmete aldığımız bir başka platformumuz yeni tip çıkarma gemimiz C-159’dur. Bu platform hem askeri harekatlarda hem de barış dönemindeki insani yardım operasyonlarında fırtınalı sularda görev yapacaktır.
ULAQ silahlı insansız deniz aracımız, bir diğer kıvanç kaynağımızdır. Dijital dönüşümün, yapay zeka tabanlı otonom sistemlerin denizlerdeki sembolü olacak ULAQ, geleceğin harekat sahasının öncülerindendir. ULAQ Silahlı İnsansız Deniz Aracı'nın bir başka özelliği, Türk mühendislerinin geliştirdiği yüzde 90 yerlilik oranına sahip marin motorunu kullanmasıdır. Her üç deniz platformunun da hayırlı olmasını temenni ediyorum. TCG Koçhisar karakol gemimiz, Mavi Vatan’daki hak ve hukukumuzu koruma irademizin nişanesidir. Barış zamanında milletimize hizmet edecek, kriz zamanlarında caydırıcı gücümüz olacak Koçhisar’ı Mayıs sonunda donanmamıza katacağız. Son olarak bugün ayrıca açık deniz karakol gemimiz Seferihisar'ın saç kesimini gerçekleştireceğiz. Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum.
Türkiye olarak savunma sanayii alanında yürüttüğümüz her projede sadece ürün geliştirmekle kalmıyor; ekosistemi, insan kaynağını ve teknoloji üretim kapasitesini de büyütmeyi hedefliyoruz. Savunma Sanayii İcra Komitesinde aldığımız kararları; önce millet, önce devlet anlayışıyla ilgili kurumlarımızın koordinasyonunda tek tek hayata geçiriyoruz. Şurası bir gerçek ki savunmada başarı ancak bütüncül bir stratejiyle elde edilir. Havada güçlü olmadan denizde, denizde etkin olmadan karada caydırıcı olamazsınız. Hamdolsun, biz tüm bu alanlarda çok güçlü bir varlık gösteriyoruz. Kapasitemizi günden güne artırıyor, imkan ve kabiliyetlerimizi aralıksız geliştiriyor, kendi teknolojimizi yine kendimiz üretiyoruz.
"SAVUNMA İHRACATIMIZ 8,6 MİLYAR DOLARI AŞTI"
Şu anda savunma ihracatında dünyanın en büyük 11. ülkesiyiz. Son 11 aylık dönemde savunma ve havacılık ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30 artarak 7 milyar 445 milyon dolara ulaştı. Sadece Kasım ayı ihracatımız önceki Kasım ayına kıyasla yüzde 22 artışla 742 milyon dolar oldu. Bu sabah itibarıyla 8,6 milyar doları aşmış bulunuyoruz.
2028 senesi için belirlediğimiz hedef, 11 milyar dolarlık ihracat rakamıyla savunma ve havacılık ihracatında dünyada ilk 10’a girmektir. Bu hedefe doğru sağlam adımlarla ilerliyoruz. Şunu da burada büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim: Dünyada kendi savaş gemisini geliştirip denize indiren 10 ülkeden biri Türkiye'dir."
"ÇELİK KUBBE'Yİ ENVANTERİMİZE KATTIK"
Başkanı olduğum Savunma Sanayii İcra Komitesi'ne aldığımız kararlar çerçevesinde başlayan projelerimizin meyvelerini birer birer topluyoruz. Bakınız; 4 ay önce sistemler sistemi Çelik Kubbe'yi envanterimize kattık. Geçen ay insansız savaş uçağımız Kızılelma, dünya havacılık tarihinde bir ilki başardı. Ana muhalefetin 'balıklar rahatsız oluyor' diyerek testlerimizi eleştirdiği Sinop'ta, Kızılelma'mız jet motorlu bir hedefi görüş ötesi hava-hava füzesiyle vurarak etkisiz hale getirdi.
Bir diğer stratejik projemiz olan Bayraktar TB3 envantere girdi. TCG Anadolu'nun ağabeyi olacak 300 metre uzunluğundaki uçak gemimizin inşa süreçlerini evet, başlattık. İnsansız araçlardan fırkateyne kadar tüm deniz platformlarında hem kendi ihtiyaçlarımızı hem de dost ve müttefiklerimizin taleplerini karşılıyoruz. Savunma Sanayii Başkanlığımız, ASFAT'ımız, askeri tersanelerimiz, sivil tersanelerimiz uyum içinde, iş birliği ve güç birliği içerisinde çalışıyor; imal ve inşa ediyor, ürettikleri ürünleri dünyanın farklı ülkelerine ihraç ediyor.
Buradaki başarıyı görmek için uzaklara gitmeye hiç gerek yok. Türkiye'nin savunma sanayiinde son 23 senede katettiği mesafeyi görmek için öyle 70'leri, 60'ları deşelemeye de gerek yok. Bunun için geçtiğimiz haftalarda kamuoyumuzla paylaşılan projelere ve çalışmalara bakmak fazlasıyla kafi... Füzelerden tüfeklere, insansız araçlardan roketlere, deniz toplarından elektronik harp sistemlerine; sektörün tamamında büyük bir dinamizm var, üretkenlik var, maşallah heyecan ve gayret var. Buradan kamu-özel ayrımı yapmadan Türk savunma sanayiinin gelişmesi ve güçlenmesi için ter döken tüm firmalarımıza, oralarda çalışan tüm kardeşlerime ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum.
İşte bugün hem Mavi Vatanımızın güvenliği hem Pakistan’ın savunma kapasitesi açısından çok stratejik adımlar attık. Yakın gelecekte inşallah başka müjdelerimiz olacak. Başarılarımıza yenilerini ekleyecek; karada, denizde, havada ve elbette siber vatanda caydırıcılığımızı artıracak projeleri tek tek devreye alacağız. Kendimizle birlikte komşularımızın, müttefiklerimizin ve kardeşlerimizin güvenliğine katkı sunmaya devam edeceğiz.
"BİZ HİÇBİR ÜLKEYLE GERİLİM İSTEMİYORUZ"
Her fırsatta vurguladığım bir hususu tekrar hatırlatmak istiyorum: Bizim kimsenin toprağında, egemenliğinde gözümüz yok. Biz hiçbir ülkeyle gerilim istemiyoruz. Kriz, kavga, çatışma istemiyoruz. Komşularımız için huzur ve istikrardan başka bir şey murat etmiyoruz. Türkiye olarak herkesin emin olabileceği, güven duyabileceği, en zor, en sıkıntılı günlerinde sırtını yaslayabileceği bir ülke biziz."
