Brezilya Amazon yağmur ormanlarında uzun süredir yürürlükte olan ve ormansızlaşmayı önemli ölçüde yavaşlatan "soya moratoryumu"nun (yasağı) kaldırılması yönündeki girişimler yoğunlaştı. Söz konusu kısıtlamanın sona ermesi halinde, dünyanın en büyük yağmur ormanlarında büyük çaplı tahribatın yeniden başlayabileceği endişesi dile getiriliyor.
2008 yılından sonra ormansızlaştırılmış alanlarda yetiştirilen soyanın satışını yasaklayan bu uygulama, Amazon'daki ağaç kesimini belirgin şekilde düşürdüğü için küresel düzeyde bir çevre başarısı olarak kabul ediliyordu. Ancak, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı'nın (COP30) ikinci haftasına girilirken, Brezilya'daki güçlü tarım lobileri ve bazı siyasi aktörler, kısıtlamaların kaldırılması için hükümete ve Yüksek Mahkeme'ye baskı yapıyor.
ÇEVRECİ KURULUŞLAR VE BİLİM İNSANLARINDAN CİDDİ UYARILAR
Yasağın kaldırılmasına karşı çıkan çevreci örgütler, bu adımın "felaket" sonuçlar doğuracağını ve yeni bir arazi gaspı ile orman yok oluşu dalgasının önünü açacağını vurguluyor.
Bilim insanları ise, mevcut ormansızlaşma hızının ve küresel iklim değişikliğinin, Amazon ekosistemini geri dönüşü olmayan bir eşik noktasına sürüklediği konusunda uyarıyor.
Amazon'daki değişimleri yarım yüzyıldır inceleyen uzman Bruce Fosberg'e göre; ormansızlaşma, yangınlar ve ısınmanın birleşimiyle ormanın su buharı üretme kapasitesi hızla düşüyor. Bu durum, yağışları azaltarak geri dönüşü olmayan bir döngü başlatıyor ve bu sürecin devam etmesi halinde Amazon'un geniş alanlarının savanaya dönüşebileceği belirtiliyor. Bu çöküşün küresel sonuçları arasında ise büyük karbon salımı, kıtalar arası hava akışlarının bozulması ve milyonlarca insanın geçim kaynaklarının yok olması yer alıyor.
BREZİLYA'NIN KÜRESEL SOYA PAZARINDAKİ YERİ
Brezilya, dünyanın en büyük soya üreticisi konumunda bulunuyor. Yüksek protein içeriğine sahip olan soya, başta hayvancılık olmak üzere birçok sektör için temel bir girdi maddesidir. Örneğin, İngiltere'de tüketilen et ürünlerinin önemli bir kısmı, Brezilya'dan ithal edilen soya ile beslenen hayvanlardan elde ediliyor. İngiltere'nin toplam soya ihtiyacının yaklaşık yüzde 10'unun ise doğrudan Brezilya Amazon bölgesinden geldiği ifade ediliyor.
Tesco, Sainsbury’s, M&S, Aldi, Lidl, McDonald’s, Greggs ve KFC gibi büyük gıda şirketlerinin yer aldığı "UK Soy Manifesto" koalisyonu, tedarik zincirlerinin ormansızlaşmadan arındırılmasını sağladığı için moratoryumu destekliyor. Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın (WWF) bu yıl yaptığı bir ankete göre, İngiliz halkının yüzde 70’i de hükümetin yasa dışı ormansızlaşmayı engellemesini talep ediyor.
YÜKSEK MAHKEME SÜRECİ VE HÜKÜMET İÇİ GÖRÜŞ AYRILIĞI
Geçtiğimiz hafta, yasağın iptal edilmesi talebiyle Brezilya Yüksek Mahkemesi'nin sürece yeniden bakması talep edildi. Brezilya’nın önemli soya üretim merkezlerinden Pará eyaleti Çiftçiler Birliği Başkanı Vanderlei Ataídes, BBC'ye yaptığı açıklamada, moratoryumun gelişimin önünü kestiğini savunarak, "Mısır, pirinç, pamuk ekebiliyorum ama soya ekemiyorum. Bunun çevreye nasıl bir faydası var anlamıyorum," dedi.
Konunun Brezilya hükümeti içinde de ayrışmaya neden olduğu bildiriliyor. Adalet Bakanlığı, moratoryumun rekabet ihlali şüphesi taşıdığına işaret ederken, Çevre Bakanlığı ve Federal Savcılık kurumu ise yasağın devam etmesinden yana görüş bildiriyor.
MORATORYUMUN BAŞARISI VE ORMANSIZLAŞMA VERİLERİ
Moratoryum, 2000’li yılların başında Greenpeace’in yürüttüğü kampanya sonrasında büyük gıda şirketleri ve çevre kuruluşları arasında imzalanmıştı. Bu anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle birlikte ormansızlaşma hızla gerilemiş ve 2012 yılında tarihin en düşük seviyesine inmişti. Jair Bolsonaro döneminde yeniden artış gösteren ağaç kesim oranları, mevcut Lula hükümetiyle birlikte tekrar düşüş trendine girmişti.
WWF Latin Amerika Başdanışmanı Bel Lyon, yasağın kaldırılmasının "Portekiz büyüklüğünde bir alanın ormansızlaşmaya açılması" anlamına geleceğini belirterek, bunun Amazon ekosistemi için yıkıcı olacağı uyarısında bulundu.
