ARIA Propolis, gelen soruları yanıtladı

Dünyanın en iyi propolis toplayıcı arı ırkı olan Kafkas arılarının, Artvin’in eşsiz vadilerinden taşıdığı ham propolis, ARIA Propolis etiketiyle tüketicilerle buluşuyor. TÜBİTAK onaylı analiz raporlarına sahip ARIA Propolis ürünleri; ISO 22000 belgeli tesislerde, maksimum biyolojik değeri ortaya çıkaran tekniklerle özütlenerek insan vücudunun sindirebileceği, tüketilmesi kolay formda satışa sunuluyor.

ARIA Propolis, iki yıl süren yoğun Ar-Ge çalışmalarının ardından 13 Eylül 2021'de resmi olarak kuruldu. Firmanın vizyonu, insan ve doğa ilişkisini merkeze alarak çevre ve insan sağlığını korumak olarak açıklandı. Aria Propolis kurucu ortağı Kenan Yaşar şirket hakkında ve propolis ile ilgili sorulara yanıt verdi. Yaşar, sorulan sorulara şu yanıtları verdi:

1) Firmanızdan bahseder misiniz? Ne zaman kuruldunuz? Marka hikayenizi anlatır mısınız? Neden Propolis?

"Firmamız, iki yıl süren yoğun Ar-Ge çalışmalarının sonucunda 13 Eylül 2021'de resmi olarak kuruldu. İnsan ve doğa ilişkisini merkeze alan vizyonumuzla, hem çevreyi hem de insan sağlığını koruma amacı taşıyan bir proje olarak doğdu: ARIA Propolis.

Hepimizin hafızasında derin izler bırakan bir pandemi deneyimi yaşadık. Covid-19, binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine neden oldu. Uzak ve yakın çevremizden sevdiklerimizi yitirdik. Bu acı dolu dönem, tekrar yaşanmak istenmeyecek bir travma bıraktı geride. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen, insanlar evlerine kapanarak kendilerini, yaşamı ve geleceği değerlendirme fırsatını buldular. Kendi sağlığımızın ve sevdiklerimizin kıymetini anlama konusundaki duyarlılık arttı.

Pandemi öncesinde de propolis adı biliniyordu, ancak bu dönemde adı daha sık anılmaya başlandı. Kanserden salgın hastalıklara, mantar enfeksiyonlarından bakteriyel tehditlere kadar birçok alanda faydalı olduğuna dair yazılar ve konuşmalar gündeme geldi. Ben de diğer birçok insan gibi, pandemi öncesine kıyasla sağlıkla ilgili konulara daha fazla eğilmeye başlamıştım. Yaptığım araştırmalarda binlerce makalenin, propolis ile bağışıklık sistemi arasındaki ilişkiyi ele aldığını gördüm. Pandemi döneminde elimden geldiğince yayınlanan tüm makaleleri okumaya çabaladım. Okuduklarımdan, propolisin insan bağışıklık sistemini güçlendirmedeki rolünün ne denli önemli olduğu konusundaki inancım daha da pekişti.

Peki, hangi propolis en faydalıydı? Bu soru zihnimde belirdi. Araştırmalarım sonucunda bitki çeşitliliği, propolisin toplandığı bölgenin endüstriyel atıklardan uzak olması ve toplayıcı arı türünün propolis kalitesini belirleyen temel faktör olduğunu ortaya koydu.

Artvin, yaklaşık 2500 bitki türüne ev sahipliği yapan, korunmuş yaylaları, berrak suları ve dokunulmamış ormanları ile ön plana çıkan bir coğrafyaya sahip. Bu doğal zenginliklerle bezeli coğrafyada büyüyen biri olarak, Artvin'in yüksek kaliteli propolis üretimi için ideal bir kaynak olduğunu tahmin ediyordum. Bilimsel çalışmalardan elde edilen veriler ve yaptığımız testler, bu öngörünün sadece benim kişisel düşüncem olmadığını açıkça gösterdi. Bu bağlamda, Artvin'in tam anlamıyla bir 'Propolis şehri' olduğunu söyleyebiliriz."

2) Üretim yeri nerede? Üretim sürecinizden bahseder misiniz? Ürünün son tüketiciye ulaşana kadar geçirdiği süreçler nelerdir?

"Üretim tesisimiz, HACCP standardında ISO 22000 ve Helal Gıda kalite belgeleriyle sahip bir şekilde Gebze'de bulunmaktadır. Üretim adımlarını sırasıyla belirteyim;

Adım 1: Saf Ham Propolis Temini

Sözleşmeli üreticilerimiz, yüzde 100 doğal Artvin yaylalarında Kafkas Arısının topladığı ham propolisimizi temin ediyorlar.

Adım 2: Ham Propolisin İşlenmesi

Kafkas Arısının topladığı ham propolisler Gebze üretim merkezimizdeki modern laboratuvarımızda, saf propolis elde etmek için gerekli çözelti hazırlama işlemlerine tabi tutulmaktadır. Elde edilen saf propolis daha sonra, ürünlerimize uygun olarak yüzde 6, yüzde 12 ve yüzde 18 gibi çözünürlük seviyelerine getiriliyor.

Adım 3: Şık Şişeleme ve Özenli Paketleme

Bağımsız denetim kuruluşları tarafından denetlenmiş ve gıda güvenliği standartlarına uygunluğu onaylanmış özel şişelere, dolum işlemi gerçekleştirilip kilitli kapaklarla mühürleniyor. Şişeler, orijinalliklerini belgeleyen akıllı etiketlerle beraber özenle tasarlanmış kutularla paketlenerek tüketicilere sunulmaya hazır hale getiriliyor."

3) Propolis nasıl muhafaza edilmeli? Nasıl Kullanılmalı? Yaş sınırı var mı? Doktor tavsiyesi ile kimler propolis kullanmalıdır?

Propolisi, doğrudan güneş ışığından uzakta ve oda sıcaklığında (yaklaşık 23°C) saklayabilirsiniz. ARIA Propolis ürünleri, günlük kullanım için tasarlanmış olup kullanım talimatlarına uygun olarak kutusunda yer alan bilgilere göre kullanılmalıdır.

Özellikle 4-14 yaş aralığındaki çocuklar için, özel olarak ürettiğimiz yüzde 6 saf propolis içeren ARIA Propolis damlasını öneriyoruz. 14 yaş ve üzeri bireyler için ise yüzde 12 ve yüzde 18 saf propolis içeren damla çeşitlerimiz bulunmaktadır. Eğer bal ya da diğer alerjen maddelere karşı alerjiniz varsa, ürünü tüketmeden önce mutlaka doktorunuza danışmanız önemlidir. Bunun dışında, genel olarak herkes propolis ürünlerini tüketebilir, herhangi bir özel uyarıya gerek duyulmaz."

4) Aria Propolis’in dünyada ve Türkiye’de üretilen diğer propolislerden farkı nedir? En önemli özelliği nedir? Kafkas arılarının özelliği nedir? Neden Artvin?

Dünya genelinde ve özellikle Türkiye'de, coğrafi bölgelere özgü ve belirgin bitki türleri bulunmaktadır. Örneğin, Akdeniz bölgesi maki bitkileri ve çam ormanları ile tanınırken, İç Anadolu'da kavak ve söğüt türleri öne çıkar. Karadeniz sahil kesiminde ise kızılağaç, kestane ve gürgen gibi ağaçlar baskındır. Artvin ise hem karasal hem de Karadeniz ikliminin etkisi altında olduğundan zengin bir bitki çeşitliliğine sahiptir. Özellikle Macahel ve Şavşat yöreleri, endemik bitki türleri konusunda bilinir. Bu nedenle ARIA Propolis, içeriği açısından tek tip bitkiden elde edilen propolislerden daha zengindir.

Ayrıca, dünyada en kaliteli propolisi toplayan arı türü Kafkas Arısı olarak bilinir. Bu arılar uzun dilleri sayesinde bitki tüplerinin derinliklerine ulaşabilir ve gerekli hammaddeleri temin eder. Kovan güvenliği konusunda da propolisi tercih eden Kafkas Arısı, öz savunması düşük olduğundan bu özelliğini geliştirmiştir. Yerli ve yabancı bilimsel yayın organlarında bu özelliklere sıkça rastlamak mümkündür.

Tüm bu üstün niteliklere sahip, hijyenik ve sağlığa uygun bir şekilde ürettiğimiz ürünlerimizin bağışıklık sistemine olan olumlu etkisi, bilimsel çalışmalarla da desteklenmektedir."

5) Eğitim durumunuz nedir ? Yeni bir girişimci olarak Türkiye’deki bal ve propolis sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

"Ben Artvin’de doğdum ve hayatımın ilk 13 yılını orada geçirdim. Bu süre zarfında Şavşat Balıklı ilkokulunu on yaşında, ortaokulu 1983’te on üç yaşında tamamladım. Aynı yıl Adana Erkek Lisesinde eğitimime devam ettim. İki yıl orada eğitim aldıktan sonra Samsun 50. Yıl Lisesinden mezun oldum. İki yıl aradan sonra 1988’de 19 Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik bölümüne kayıt yaptırdım ve 1992 yılında mezun oldum. Aynı zamanda üyesi olduğum Kafdağı Müzik Grubu ile birlikteliğimi devam ettirerek geleneksel müzik sevgimi de yaşatmaktayım.

Çocukluğumdan beri hayatımda hep var olmuştur arıcılık. Çoğu insan arılardan korkar yanına yaklaşamazken ben çocuk halimle kovan başına geçer onları izledim. Ne de olsa sonbaharda, mucizeyi tarif eden görüntüsü ve tadıyla, petek baldan ısırıp ısırıp yemek vardı ucunda. Bugün, bu muhteşem lezzeti ve çocukluğumdan beri takip ettiğim arıların ürünü olan propolisi "ARIA Propolis" adıyla markalaştırmak, benim için büyük bir gurur kaynağıdır.

Türkiye'deki bal sektörü oldukça dinamik, ancak kaliteli bal bulma konusunda ciddi sorunlar yaşandığını düşünüyorum.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2022 yılında Türkiye'de bal üretimi yüzde 23 artarak 119 bin tona yükseldi ve kovan sayısı yüzde 3 artarak 9 milyona yaklaştı. Ülkemizin dört bir yanında bal üretimi yapılmasına rağmen kişi başına yıllık bal tüketimi hala sadece 1,3 kg civarında. Sağlıklı ve dengeli beslenme açısından bu miktarı artırmamız gerekiyor.

En dikkat çekici nokta şu ki, üretimde dünya genelinde ilk dörtte yer alıyoruz. Ancak ihracatta 20. sıralarda bulunuyoruz. Bu durumu değiştirmeliyiz; öncelikle Türkiye'nin bal ihracatında ilk 10'a, ardından da ilk 5'e girmeyi hedeflemeliyiz. Üretimde ve ihracatta Çin lider durumda. Üretimdeki başarımızı ihracatta da ilk dört ülke arasına taşımalıyız.

Yukarıdaki veriler, Tarımsal Ekonomi Politika Geliştirme Enstitüsü (TEPGE) tarafından sağlanmıştır.

Bal sektöründe nitelikli üretim önceliği ve istikrarlı fiyat politikası, sektörün büyümesini teşvik etmenin yanı sıra tüketicilere uygun fiyatlarla kaliteli bal sağlama yolunu açacaktır. Bu hedefe ulaşmak için yaylalarımızın potansiyelini üretimde değerlendirmemiz gerekiyor. Nitelikli kovan sayısının artması, daha bilinçli üretici sayısının yükselmesi ve yerel üreticilere destek verilmesi bu hedefi gerçekleştirmekte son derece kritik rol oynuyor."

6) İyi bir propolisin özelliği nedir ? Tüketicilere verebileceğiniz öneriler var mı ?

"Propolisin kalitesi öncelikle toplandığı coğrafyadaki bitki örtüsünün türüne ve çeşitliliğine, toplayıcı arı ırkına ve kovanların sanayi atıklarına olan mesafesine göre farklılık gösterir. Artvin yaylaları 3000 M civarındadır. 2500 Endemik bitki olduğu tespit edilmiştir. Bölgede yoğun olarak Kafkas Arısı faaliyet göstermektedir. Sanayi ve atıklarından çok uzak bir coğrafyadır. Bu koşullar sayesinde elde ettiğimiz propolis ile saygın laboratuvarlardan şapka çıkartılan analiz raporlarını alabiliyoruz."

7) Ürünlerinizin yetkinlik belgeleri nelerdir? Bu belgeleri ne kadar sürede temin ettiniz?

"Firmamız, onaylı HACCP standardına, ISO 22000 ve Helal Gıda kalite belgelerine sahiptir. Ayrıca, TÜBİTAK ve Bilim İlaç firmaları tarafından gerçekleştirilen analiz raporlarında en yüksek kalite notunu alarak kalitesini kanıtlamıştır."

8) İlerleyen süreçlerdeki hedefleriniz nelerdir ?

"Birinci hedefimiz sürdürülebilir arıcılık modelini bölgemizde etkin ve kalıcı hale getirmek. Türkiye pazarında hak ettiğimiz aşamaya ulaşmak ve elde ettiğimiz başarılarla yetinmeyip marka ve ürünlerimizi yurt dışı pazarlarına açmak."

9) Eklemek istediğiniz şeyler nelerdir?

"Bir çocukluğuma dair kısa bir anı paylaşmak isterim:

Şavşat - Şoltishevi yaylasında, bazı çocuklar kuyunun başında taş toplama oynayıp şakalaşırken, bazıları ise altın otu topluyordu. Her yer rengarenk çiçeklerle dolu, güneş gökyüzünde özgürce parlıyordu. Birden, çığlık sesiyle herkes irkildi. Bir kız çocuğu balkondan düşmüştü. Herkes telaşla etrafında toplandı, korku ve endişe yüzlerine yansıyordu. Hacer adındaki kızın başı kan içindeydi.

Anneannem sakin bir tavırla yaklaştı; "Bakalım kızım, korkma," dedi Hacer'e. Onun sakinliği, Hacer'e bir nebze güvence verdi. Kilere gidip küçük bir kavanozdan bir kaşık bal aldı ve dikkatlice yaranın üstüne sürdü. Ardından, özel bir karışımı ısıtarak yaranın üstüne yaydı. Bal sürülmüş yara dış etkenlerden korundu.

Sonra tülbentle başını sardı, "Şimdi git, çiçek topla," dedi. Hacer arkadaşlarının yanına koştu, gülümseyerek, yeniden hayat dolu bir şekilde. Yara, açık bir şekilde ikiye ayrılmıştı, ama iki gün sonra iz bırakmadan iyileşmişti. Anneannem, özel karışımı tekrar sürdü ve yaranın neredeyse tamamen iyileştiği gözlendi.

O zamanlar, yiyecek ve içeceklerin yıl boyunca bulundurulmasının ne kadar önemli olduğunu bu olayla anlamıştım. Yıllar sonra, o maddenin propolis olduğunu keşfettim. Propolis, eski zamanlardan beri ahşap kaplarda sızdırmazlık sağlamak için kullanılıyordu, şimdi ise sağlık alanında birçok faydasıyla biliniyor.

Günümüzde stres kaynakları arttıkça, bağışıklık sistemimiz de zayıflıyor. Ancak propolis tüketimi ile bağışıklık sistemimizi destekleyerek stresin olumsuz etkilerini azaltabiliriz. Bu hikaye, küçük bir çocuğun hatırasından propolisin faydalarına uzanan bir öyküdür."