Aylardır bekleniyordu, bereketiyle geldi! Tarladan sofraya zamlanarak yerleşti: Tarlada 20 markette 100 liradan satılıyor

Aylardır bekleniyordu, bereketiyle geldi! Tarladan sofraya zamlanarak yerleşti: Tarlada 20 markette 100 liradan satılıyor

Yaz mevsiminin yaklaşmasıyla domates hasadı hız kazandı. Antalya’da üreticiler, tarlada 20 liraya sattıkları domateslerin markette 100 liraya kadar çıkmasına tepki gösterdi. Çiftçiler, alın terlerinin karşılığını alamamaktan şikâyetçi.

Domatesin bereketi bu yıl da üreticiyi sevindirirken, tüketiciyi düşündürdü. Hasat dönemine girilen şu günlerde, Antalya’nın Kumluca ilçesinde üretim yapan çiftçiler hem fiyat farkına hem de pestisit tartışmalarına dikkat çekti. Tarlada 20 liraya alıcı bulan domatesin, market raflarında 100 liraya satılması üreticiyi isyan ettirdi. Ziraat mühendisi oğlu ve eşiyle birlikte üretim yapan çiftçi Yasemin Bircan, “Alın terimi ve ellerimi düşünüyorum” diyerek yaşadığı zorluğu anlattı.

yeni-proje-51.jpg

TARLADAN MARKETE BEŞ KATI FİYAT: 20 LİRA GİDİYOR, 100 LİRA DÖNÜYOR

Antalya’nın Kumluca ilçesinde domates serasında üretim yapan Yasemin Bircan, domatesi ocak ayının başında dikmeye başladıklarını, 15 Nisan’dan itibaren ise hasat ettiklerini söyledi. Yaklaşık 100 günlük emekle yetiştirilen domatesin fiyatı tarlada 20 lira civarındayken, marketlerde 100 liraya kadar satılıyor. Bu durum karşısında tepkili olan Bircan, “Sera inanılmaz sıcak oluyor. Kan ter içinde çalışıyoruz. Market rafında 100 lira fiyat görünce sadece emeğimi ve alın terimi düşünüyorum” dedi.

YÜZ GÜNLÜK EMEK, ZORLU KIŞ ŞARTLARI VE ARTIŞ GÖSTEREN MALİYETLER

Bircan, domatesin yetişme süreci boyunca ciddi maliyetler ve zorluklarla mücadele ettiklerini vurguladı. Kış aylarında yaşanan don olayları, dolu, hortum gibi doğal afetlerin hem fiziksel hem de maddi olarak üreticiyi yorduğunu belirtti. Serada en az beş kişinin sürekli çalıştığını ifade eden üretici, gübre, ilaç ve işçilik maliyetlerinin oldukça yüksek olduğunu, bu sebeple de ürünün değerinin bilinmesini istedi.

yeni-proje-52.jpg

"DOMATESİN FİYATINI ÖNCEDEN BİLEMEYİZ"

Çiftçilerin en büyük sorunlarından biri de belirsizlik. Fiyatların günlük olarak değiştiğini belirten Bircan, “50 lirayla başlayan fiyat 20 liraya kadar düştü. Haziran ayında ne olacağını kimse kestiremiyor. Girdilerimiz belli ama satış fiyatı hiçbir zaman net değil” diyerek tarımda sürdürülebilirliğin önündeki en büyük engelin belirsizlik olduğunu söyledi.

PESTİSİT TARTIŞMALARINA ÇİFTÇİDEN YANIT: "BİZ DE KENDİMİZ YİYORUZ"

Son dönemlerde gündem olan pestisit kullanımıyla ilgili olarak da açıklamalarda bulunan Bircan, çiftçilerin bilinçsiz olduğu yönündeki eleştirilere karşı çıktı. Kendi çocuklarının da aynı seradan yediğini söyleyen üretici, “Her üründe pestisit çıkmaz. Biz bu seradan kendi soframıza da ürün alıyoruz. Çiftçi bu kadar bilinçsiz değil” diyerek bu algının kırılması gerektiğini ifade etti.

“TARIM BAKANLIĞI’NIN ÖNERDİĞİ DOZAJLA İLAÇ KULLANIYORUZ”

Pestisit kullanımında sınırları aşmadıklarını belirten çiftçi, tüm ilaçlama işlemlerinin Tarım Bakanlığı’nın belirlediği dozajlara uygun olarak yapıldığını, ziraat mühendisleri gözetiminde üretim gerçekleştirdiklerini söyledi. “Her şeyin fazlası zarar. Biz de bu ürünleri tüketiyoruz. Fazla ilaç kullansak kendimiz de zarar görürüz. Pestisit çıktığında zaten zarar eden biz oluyoruz” diyerek, denetimsizliğin sorumlusunun çiftçi değil, sistem olduğunu savundu.

yeni-proje-53.jpg

ZARARLIYA KARŞI MÜCADELE: “İLAÇ KULLANMAK ZORUNDAYIZ”

Tuta olarak bilinen zararlının ürünleri delerek kullanılmaz hale getirdiğini aktaran Bircan, bu tehdide karşı ilaç kullanmanın zorunlu olduğunu belirtti. “Tutalar domatesin içine girince o ürün çöp olur. Engel olmak için Tarım Bakanlığı'nın izin verdiği ilaçları kullanıyoruz. Fazlası zaten bize geri dönüyor” dedi. Bu zararlılar nedeniyle bazı ürünlerinin halden geri döndüğünü ve emeklerinin çöpe gittiğini de sözlerine ekledi.

“ÇİFTÇİ EN SON AYAK, AMA EN ÇOK SUÇLANAN BİZİZ”

Yasemin Bircan, çiftçilerin tarım zincirinin en alt halkası olmasına rağmen, en çok eleştirilen kesim olduğunu belirtti. “Pestisit çıktı mı hemen çiftçi suçlanıyor ama biz en son ayağız. Alın teriyle üretim yapıyoruz. Ürünümüz çöpe gidince zarar eden biziz” diyerek, tarım politikalarında çiftçiyi koruyan ve üretimi teşvik eden düzenlemelerin şart olduğunu vurguladı.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN