Dünyanın önde gelen yeni enerji aracı üreticisi BYD, lüks markası YANGWANG altında geliştirdiği U9 Track Edition ile elektrikli otomobil dünyasını sarstı. Marka tarafından yapılan resmi açıklamaya göre, özel olarak geliştirilen bu model, Almanya'nın ünlü ATP test pistinde direksiyona geçen Alman pilot Marc Basseng ile tam 472,41 km/s hıza ulaşarak dünya rekoru kırdı. Bu başarı, BYD'nin sadece binek otomobillerde değil, aynı zamanda yüksek performanslı süper otomobil segmentinde de ne kadar iddialı olduğunu gözler önüne seriyor.

3.000 BEYGİRLİK GÜCÜN ARKASINDAKİ TEKNOLOJİ
YANGWANG U9 Track Edition'ın bu olağanüstü performansının temelinde BYD'nin geliştirdiği çığır açan teknolojiler yatıyor. Aracın kalbinde, dört elektrik motorunu bağımsız olarak yöneten e4 Platformu bulunuyor. Bu platform, ürettiği 3.000 HP'nin üzerindeki gücü her bir tekerleğe anlık olarak ve akıllıca dağıtıyor. Şirket yetkililerinin açıklamasına göre, sistem yol koşullarını saniyede 100'den fazla kez analiz ederek yüksek hızlarda bile maksimum yol tutuşu ve mutlak kontrol sağlıyor.
Performansı zirveye taşıyan bir diğer kilit teknoloji ise DiSus-X Akıllı Gövde Kontrol Sistemi. Bu sistem, ani hızlanma, sert virajlar veya bozuk zemin gibi en zorlu koşullarda bile her bir süspansiyonu bağımsız olarak ayarlayarak aracın gövdesini sabitliyor. Bu sayede sadece sürüş konforu artmakla kalmıyor, aynı zamanda lastiklerin yola tutunması en üst seviyeye çıkarılarak güvenlik de garanti altına alınıyor. Araçta ayrıca dünyanın ilk seri üretim 1200V ultra yüksek voltajlı araç mimarisi kullanılıyor.

REKORTMEN PİLOTTAN İLK YORUM
Geçtiğimiz yıl da bir başka elektrikli araçla hız rekoru kıran Alman pilot Marc Basseng, yeni başarısının ardından şaşkınlığını gizlemedi. Basseng, "Geçen yıl zirveye ulaştığımı sanıyordum. Bu kadar kısa sürede kendi rekorumu tekrar kıracağımı hiç düşünmezdim. Ama aynı pistte, yeni teknolojiler sayesinde bu mümkün oldu" ifadelerini kullanarak BYD mühendisliğine övgüde bulundu. Bu rekor, elektrikli araç teknolojisinin ne kadar hızlı bir gelişim gösterdiğinin en somut kanıtlarından biri olarak kayıtlara geçti.
