Elektrikli otomobil sektöründe menzil endişeleri tarihe karışıyor. Polestar 3, bu algıyı kökten değiştirecek bir başarıya imza attı. İngiltere'de gerçekleştirilen kapsamlı bir sürüş testinde, bu elektrikli SUV tek bir şarjla tam 936 kilometre yol kat ederek, sınıfında yeni bir menzil rekoru kırdı.
Bu rekor, geçtiğimiz yıl Ford Mustang Mach-E tarafından kırılan 916 kilometrelik rekoru geride bıraktı ve elektrikli SUV'ların menzil konusunda ne kadar ilerlediğini kanıtladı. Üstelik bu rekor, özel olarak hazırlanmış bir pistte değil, günlük kullanım şartlarını taklit eden, halka açık yollarda elde edildi.
OLAĞANÜSTÜ VERİMLİLİK DEĞERLERİ

Rekor kıran araç, Polestar 3'ün Long Range versiyonuydu. Bu model, 107 kWsa kapasiteli büyük bir bataryaya ve 295 beygir gücünde tek bir elektrik motoruna sahip. Test boyunca elde edilen en dikkat çekici veri, aracın 100 kilometrede sadece 12,1 kWsa enerji tüketimi oldu. Bu, Polestar 3 gibi ağır ve hacimli bir araç için sıra dışı bir verimlilik seviyesi olarak kabul ediliyor. Bu tüketim, çoğu zaman daha küçük ve hafif elektrikli otomobillerin resmi verilerine bile yaklaşıyor.
GİZLİ REZERV: SINIRLARI ZORLAYAN BİR BAŞARI
Test sırasında bataryanın göstergesi yüzde sıfırı gösterdiğinde bile Polestar 3 yoluna devam etti. Aracın bu durumdayken yaklaşık 13 kilometre daha yol alarak bir şarj istasyonuna ulaşması, potansiyel menzilinin daha da yüksek olabileceğini gösteriyor.

Bu başarının en önemli yanlarından biri, testte kullanılan aracın tamamen standart fabrika çıkışlı olmasıydı. Herhangi bir teknik modifikasyon yapılmadı ve lastikler bile fabrika çıkışlı Michelin Sport 4 EV modeliydi. Sürüş, otoyollardan tali yollara kadar farklı yol koşullarını içeren bir rotada gerçekleşti. Bu durum, rekorun sadece ideal şartlarda değil, günlük hayatın zorlu koşullarına yakın bir ortamda kırıldığını kanıtladı.
Polestar 3'ün bu çarpıcı performansı, elektrikli araç teknolojisinin geldiği noktayı gözler önüne seriyor ve sürücülerin menzil kaygılarını geride bırakması için önemli bir motivasyon kaynağı oluyor. Artık odak noktası, batarya kapasitesinden çok, araçların ne kadar verimli çalıştığı ve şarj altyapısının ne kadar yaygınlaştığı konularına kayıyor. Bu rekor, üreticilerin hem batarya kapasitesini artırmak hem de enerji verimliliğini en üst düzeye çıkarmak için yaptıkları çalışmaların somut bir sonucu olarak öne çıkıyor.
