KARAR HABER MERKEZİ
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK), bankalardan döviz işlemlerini piyasanın likit olduğu saat 10.00-16.00 aralarında gerçekleştirmesini istediği iddia edilmişti.
Söz konusu durum adım adım kontrollü kambiyo rejimine geçildiği savlarının ortaya atılmasına neden olmuştu. Ekonomist ve KARAR yazarı Oğuz Demir, bu hamleyi değerlendirdi.
"Ellerinden gelen her şeyi piyasada sert fiyatlamalar oluşmasın diye ellerinden gelen her türlü düzenlemeyi yapmaya çalışıyorlar" diyen Demir bunun kontrollü kambiyo rejimi olarak adlandırılmasının doğru olmadığını söyledi.
"OLMUYOR, ÇALIŞMIYOR"
Hamlenin arkasında döviz alım satımının işlemin yoğun saatlerde gerçekleştirilmesini sağlamak olduğunu belirten Demir, şunları ifade etti:
"Mesela sabah saatlerinde alıcı geliyor piyasaya, satıcı yok. Bu sefer fiyat çok oynak hale geliyor.
O yukarı doğru hareketten sonra aşağı indirmek biraz enerjilerini aldığı için acaba hiç yukarıyı görmeden işlemin bol olduğu saatte yapsak tutabilir miyiz diye düşünüyorlar. Olmuyor, çalışmıyor.
Bu yöntemlerin hiçbirinin çalışmadığını gördük zaten bugüne kadar. Bu da palyatif, daha fazla gerginlik ve kur üzerinde baskı yaratan önlemler oluyor."
"OLUMSUZ HAVANIN ARTMASINA NEDEN OLUYOR"
Piyasalarda olumsuz bir hava olduğuna dikkat çeken Demir, "Bu olumsuz havanın artmasına neden oluyor. Herhangi bir sıkıntı olduğunda daha da işin üzerindeki etkiyi artıracak adımlar oluyor. Doğrudan bir etkisi olmuyor hemen ama olumsuzluk algısını artırıyor, güçlendiriyor" dedi.
Bu adımların gereksiz olduğunu söyleyen Demir, "Gerek yok. Piyasa zaten kendi düzenini buluyordu. Bütün o piyasayı bozdular ve şimdi de nereden patlak verirse lastik orayı yamamaya çalışıyorlar. Ama sürekli yamalı bir lastikle yola devam ediyoruz. Her tarafı yama oldu" diye konuştu.
"DÖVİZ TALEBİ HALA YÜKSEK"
"Ne dersek diyelim bu kur korumalı mevduatta tasarrufların dolar talebini engellediler" diyen Demir, "Ama ekonominin doğal akışındaki işlemleri yok edemezsiniz" diyerek şunları ifade etti:
"İthalatçı döviz bulmak zorunda ki ödemesini yapabilsin. Kur korumalı mevduatla ödeme yap diyebilir misiniz? Adam alacak parayı gönderecek İtalya'ya. O doları euroyu bulması lazım. Buradaki açık da artıyor.
45 milyar dolara gelmiş altı ayda. Dolayısıyla o döviz talebi hala yüksek. O tarafta yüksek en azından. Böyle bir akın yok. Tasarruflar da dolarize olsaydı çok daha yüksek fiyatları görecektik.
Orayı yok ettiler şimdi buraya çözüm arıyorlar. Buraya da buldukları çözüm bu işte."
"LASTİĞİN HER YERİ YAMALI"
Ekonomide atılan bu adımları lastiğin yamanmasına benzeten Demir, "Lastiğin her yeri yamalı. Arabayı yavaş kullanmak lazım olur öyle durumlarda. Onu da yapmıyorlar. Sakin olmaları gerekiyor hızlandırıyorlar. Gidişat hayırlı değil işte. Görünen o" ifadelerini kullandı.
