Merkezin kademeli artışı kuru durduramıyor

Merkezin kademeli artışı kuru durduramıyor

Merkez Bankası’nın kademeli faiz artışı döngüsü ne enflasyona ne de kura yetmedi. Yüzde 35’e ulaşan politika faiziyle birlikte kurda da hareketlilik durmuyor. 28.80 liraya ulaşan kur karşısında mevduat faizlerinin de yükselmesi dikkat çekti. Perşembe günü gerçekleşecek toplantı öncesinde politika faizinin yüzde 37,5’e çıkması beklenirken, uzmanlar en az yüzde 40’a ulaşması gerektiğini vurguluyor.

Isınan ekonomiyi soğutmak için hızlı bir faiz artışı sürecine giren Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) adımları yeterli olmuyor. Gelinen yaklaşık 6 aylık süreçte yüzde 8,5 olan politika faizi yüzde 35’e kadar çıktı. Şimdi gözler Merkez Bankası’nın Perşembe günü açıklayacağı faiz kararında. Yabancı kurumlar ve ekonomistler en az 250 baz puanlık artış olacağını söylüyor. Bazı uzmanlar ise politika faizinin en az yüzde 40 olması görüşünde.

Öte yandan faizler hızla artış gösterirken, mevduat faizleri yüzde 45’lere ulaştı. Aynı zamanda kurda da yükseliş hız kesmemeye başladı. Önceki gün kapanışını 28.75 lira seviyesinden gerçekleştiren dolar, dün 28.76 seviyesinden açılış yaptı. Gün içinde 28.80 liraları zorlayan kur, piyasalar açıkken gördüğü en yüksek seviyeye ulaşmış oldu. Euro da 32 liraya merdiven dayadı. Bu tablo karşısında uzmanlar Hazine Bakanı Mehmet Şimşek’in hamlelerinin yetersiz kaldığını ifade etti. Daha sert faiz artışlarının olması gerektiğinin altını çizen uzmanlar hem enflasyonun hem de kurdaki dalgalanmanın dizginlenemediğini anlattı. Rasyonel adımların kura yetmediğini vurgulayan uzmanlar, sıcak para arayışının sürdüğünü ama hâlâ net bir gelirin gerçekleşmediği paylaşıldı. Perşembe günü gerçekleşecek toplantıda bazı uzmanlar bu tablo karşısında bu yüzden faizlerin en az yüzde 40’a ulaşması gerektiğinin altını çizdi.

Morgan Stanley CEEMEA Ekonomisti Hande Küçük tarafından hazırlanan notta, “Büyümede ılımlı bir ayarlamaya yönelik politika tercihi ve parasal aktarımdaki gecikmeler göz önüne alındığında, TCMB’nin artış hızını azaltması ve birikimli sıkılaştırma adımlarının ekonomik aktivite ve enflasyon üzerindeki etkisini değerlendirmesi muhtemel” değerlendirmeleri yer aldı. Morgan Stanley, parasal duruş büyük ölçüde normalleştiğinden ve şimdiye kadar yapılan sıkılaştırmanın etkisi gelecek aylarda daha görünür hale geleceğinden, bir sonraki toplantıda 250 baz puanlık daha küçük bir artış beklediğini ifade etti.

YABANCI 250 BAZ PUAN BEKLİYOR

ING Bank’ın ekonomistleri Merkez Bankası’nın 250 baz puan faiz artırımıyla hız keseceğini tahmin etmişti. Ekonomistlerin analizinde şunlar yer almıştı: Ekim ayında açıklanan son enflasyon verisi ana eğilimin sadece çekirdek enflasyonda değil manşet enflasyonda da iyileşmeye başladığını gösterdi. Bu doğrultuda, bankanın bu ayki PPK’da politika faizini yüzde 37,5’e çekerek 250 baz puanlık daha yavaş bir artırımı değerlendirmesini bekliyoruz. Ancak, ağustos ayından bu yana güçlü sıkılaştırma hamleleri göz önüne alındığında (faiz için) riskler yukarı yönlü.

EN AZ YÜZDE 40 ÖNERİSİ

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), 3’üncü değerlendirme notunda, Merkez Bankası’nın toplantısında politika faizini yüzde 40’a yükseltmesini önerdi. Ayrıca faizin gelişmelere göre daha artırılabileceğinin açıkça karar metninde yer alması gerektiği bildirildi. Değerlendirme notunda önceki notta politika faizinin önden yüklemeli olarak yüzde 40’a çıkarılması önerisi hatırlatılırken, “Son PPK toplantısında politika faizi yüzde 35 olarak belirlendi. Politika faizinin önümüzdeki toplantıda yüzde 40 düzeyine çıkarılmasının ve gelişmelere göre daha da artırılabileceğinin açıkça karar metninde belirtilmesinin gerekli olduğunu düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulunuldu.

Mevduat ve kredi faizinin de politika faiziyle uyumlu olması gerektiği belirtilen notta, döviz cinsi mali varlıklara olan talebin azalmasının, para politikasının ve ekonomi programının başarı şansını güçlendireceği vurgulandı. Mevduatın ağırlıklı olarak üç aya kadar vadede toplandığını ve ilgili dönemde beklenen enflasyon eğilimini de dikkate almak gerektiğine değinildiği politika notunda, “Politika faizinin reel olarak pozitif bir düzeye dönmesi ve uluslararası gerginliklerin azalmasıyla beraber sistemi kayıt dışına iten veya sistemin işlevselliğini azaltan düzenlemelerin/tedbirlerin kaldırılması düşünülmelidir” denildi.

CDS 350 PUANIN ALTINA GERİLEDİ

Türkiye’nin kredi ödeyebilme durumunu gösteren ve risk primi olarak adlandırılan beş yıllık kredi temerrüt takasında (CDS) düşüş TCMB’nin faiz kararı haftasında devam ediyor. Kasım ayı başında 400 baz puanın altına gerileyen Türkiye’nin CDS primi, geçen hafta 350 baz puanın altını görmüştü. Türkiye’nin CDS’i bugünkü işlemlerde ise, 343,1 baz puan ile 19 Mart 2021’den bu yana görülen en düşük seviyeyi gördü.

KUR YENİ ZİRVEYE DOĞRU GİDİYOR

Önceki gün kapanışını 28.75 lira seviyesinden gerçekleştiren dolar, dün 28.76 seviyesinden açılış yaptı. Gün içinde 28.80 liraları zorlayan kur, piyasalar açıkken gördüğü en yüksek seviyeye ulaşmış oldu. Euro da 32 liraya merdiven dayadı. Dolar, geçen cuma günü Türkiye piyasalarının kapalı olduğu saatte uluslararası piyasalarda tarihi rekor seviyesini 28,93 seviyesine çıkarmıştı. Beklentilerin altında gelen ABD enflasyon verisi sonrası dolar endeksinde düşüş sürüyor. Dolar endeksi 104 seviyesinin altında hareketine devam ederken; şu dakikalarda yüzde 0,10 oranında düşüşle 103,33 seviyesinde bulunuyor. Euro/dolar paritesi ise, şu sıralarda 1,0955 seviyelerinde hareket ediyor. 10 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 28,56 seviyesinde, 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 40,52 seviyesinde bulunuyor.

RESMİ HEDEF AÇIKLANMALI

Önceki raporda, Merkez Bankası’nın enflasyon hedefini duyurması gerektiğini ve OVP’de y er alan tahminlerin hedef olarak belirlenebileceğinin belirtildiği hatırlatılırken şu ifadeler yer aldı: “OVP enflasyon tahminleri ile Merkez Bankası’nın açıkladığı enflasyon tahminlerinin aynı olması, politika belgelerinde yer alan tahminin hedef olarak alınabilmesi ihtimalini güçlendiriyordu. Ancak, Merkez Bankası, 2 Kasım 2023’te yayımlanan yılın son Enflasyon Raporu’nda 2024 yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 33’ten yüzde 36’ya yükseltti. Bu adım, gerçekçi olmak adına olumlu olsa da tahminin hedef olarak alınabilirliğine gölge düşürdü. Bu çerçevede, 2023’ün sonuna doğru yaklaşmakta olduğumuz şu günlerde 2024-2026 döneminin her yıl sonu için resmi birer enflasyon hedefi açıklanması yararlı olacaktır. Bu durum TCMB’nin itibar açığını süratle kapamak açısından da önemli bir iletişim politikası aracı olacaktır”

‘BAĞIMSIZLIK VURGUSU ÖNEM TAŞIYOR’

Raporun “Ne yapmalı?” başlığı altında yer verilen önerilerden bazıları ise şöyle:

Makroekonomik istikrarı sağlayıcı politikaların yanı sıra politik baskı altında kalmaları halinde makroekonomik dengelerin bozulmasına yol açan TCMB gibi kurumları bağımsız kılacak, ekonomide verimliliği artıracak, yeşil dönüşüm sürecini hızlandıracak, eğitimin niteliğini yükseltecek, adil ve hızlı çalışan bir hukuk sistemi oluşturacak yapısal düzenlemelerin hayata geçirilmesi önem taşımaktadır. Bu tür yapısal reformların makroekonomik istikrara ulaşılmasını kolaylaştıracağı ve sağlanacak istikrarın kalıcı olma ihtimalini artıracağı bir kez daha vurgulanmalıdır. Bu çerçevede, para politikasının işini biraz olsun kolaylaştıracak basit adımları da ihmal etmemek gerektiğini bir kez daha hatırlamakta fayda vardır. Temmuz-Ekim 2023 döneminde açıklanan enflasyon değerleri, “resmi enflasyon” tanımlamasının ortadan kalkması açısından olumlu bir katkı sağlamıştır. Bu sürecin devamını doğrudan sağlayacak asıl adım ise TÜİK’in kurumsal yapısının bağımsızlık yönünde değiştirilmesi olacaktır. Piyasa Katılımcıları Anketi ile ilgili kuşkuları dağıtmak için TCMB’nin attığı adımların olumlu sonuçlarını da burada not etmekte fayda vardır. Anket uygulamasının eski şeffaf biçimine geri dönmesi ile enflasyon bekleyişlerini takip etmek yeniden olanaklı hale gelmiştir. Bu çerçevede TCMB’nin bağımsızlığı yönünde atılacak adımlarla Türkiye’nin risk priminin daha da hızlı düşmesi beklenir.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN