Tüm dünyada buğday krizi uyarıları yükseliyor: Türkiye ne durumda?

Tüm dünyada buğday krizi uyarıları yükseliyor: Türkiye ne durumda?

Tüm dünyada buğday krizi konusunda uyarılar yükselirken sektör temsilcileri, Türkiye'nin buğday üretimi ve tedariğinde kısa vadede büyük bir sorun yaşamayacağını belirterek tedarik sıkıntısının kendisini fiyatlarda gösterebileceğini vurguladı.

Dünyadaki iklim krizi ve pandemiyle beraber hem üretimi hem de sevkiyatı konusunda ciddi kriz yaşanan gıda sektörü, Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle daha da büyüyor. Uzmanlar, bilhassa temel gıda ürünlerinde yaşanan kriz hakkında uyarılarda bulunurken son olarak tarım analiz firması Gro Intelligence'a toplam rezervlerde dünya tüketiminde 10 hafta yetecek kadar buğday kaldığına dair bilgi paylaştı.

The Economist dergisi ise savaş sonrası daha da büyüyecek gıda problemlerine dikkat çekmek için kapağında buğday başaklarını kuru kafa şeklinde resmetti. Rusya ve Ukrayna gibi dünyanın en önemli buğday üreticilerinin limanlarında yaşanan problemlere Hindistan'ın ihracat kısıtlamasının da eklenmesi, Afrika ülkeleri başta olmak üzere dünya genelinde bir endişe yarattı.

TÜRKİYE, BUĞDAYDA NE DURUMDA?

DW Türkçe'den Emre Eser'in haberine göre; Tarım ve Orman Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı (TEPGE) tarafından Ocak ayında yayınlanan Tarım Ürünleri Piyasaları-Buğday isimli rapora göre 2021-2022 sezonunda dünyadaki buğday ekim alanlarında Hindistan yüzde 14,2, Rusya yüzde 12,4, Avrupa Birliği (AB) yüzde 10,8, Çin yüzde 10,6 ve ABD yüzde 6,7'lik paya sahip.

Üretim tarafında ise 2020-2021 sezonu verilerine bakıldığında Çin yüzde 17,3'lük payla lider onu yüzde 16,4 ile AB, yüzde 13,9 ile Hindistan, yüzde 11 ile Rusya ve yüzde 6 ile ABD takip ediyor.

2020-2021 sezonu ihracat verilerine bakıldığında da Rusya yüzde 19,1, AB yüzde 14,7, ABD yüzde 13,4, Kanada yüzde 13,1, Avustralya yüzde 11,8 ve Ukrayna yüzde 8,4'lük paya sahip. Geri kalan yüzde 16,9'lük pay ise diğer ülkelere ait.

Rapora göre 2020-2021 döneminde tahmini küresel buğday üretimi 776 milyon ton civarında.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye'nin buğday üretimi 2015'te 22,6 milyon ton, 2016'da 20.6 milyon ton, 2017'de 21,5 milyon ton, 2018'de 20 milyon ton 2019'de 19 milyon ton, 2020'de 20,5 milyon ton ve 2021'de 17,7 milyon şeklinde gerçekleşti. Yani tüm dünyada toplam 779 milyon ton üretim sağlanırken Türkiye'de aynı dönemde 20,5 milyon ton buğday üretimi gerçekleşti.

TEPGE tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye'nin buğdayda kendine yeterlilik oranı yüzde 89. Yıllık yaklaşık 20 milyon ton üretimi olan Türkiye'nin kendi tüketimi de yıllara göre değişim göstermekle beraber 19-20 milyon arasında değişiyor. Ancak Türkiye, 2015-2019 yılları arasında yıllık 4-6.5 milyon tonluk ithalat gerçekleştirirken bu 2020'de 10 milyon tonu aşıyor.

Türkiye, ithal ettiği buğdayı işleyip katma değerli hale getirip ihracat yapıyor. Üretim ve tüketim verilerine bakıldığında Türkiye için ufukta çok ciddi bir tehlike görünmüyor.

'TEK ÇÖZÜM ÜRETİMİ ARTIRMAK'

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, sorunun günlük değil uzun dönemli olduğunu vurguluyor. Türkiye'nin geçmişte buğdayda kendine yeterlilik oranının yüzde 100 olduğunu anlatan Suiçmez, gelinen noktada bu oranın düştüğünü ayrıca buğday üretimin yıllardır aynı seviyede kalırken nüfusun artış hızını yakalayamadığını belirtiyor.

bk.jpgTürk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez

Bu konuda ithalata ya da ihracata getirilecek bir kısıtlamanın da doğru olmadığını aktaran Suiçmez'e göre doğru olan tek çözüm üretimi arttıracak tedbirler.

'HİNDİSTAN BUGÜNKÜ GÜCÜNÜ TARIM ATILIMLARINA BORÇLU'

TEPGE'nin raporunda Türkiye'nin kendi ürettiği buğdayın yüzde 80'inin gıda sektöründe yüzde 11'inin yem sanayisinde, yüzde 6'sının ise tohumluk olarak tüketildiği paylaşılıyor. Aynı zamanda ihracat için de ithalat şartı var. Yani eğer bir üretici makarna ihraç etmek istiyorsa burada kullanacağı unu da ithal etmeli. Rapora göre Türkiye'nin küresel buğday ithalatından aldığı pay yüzde 4,2. 2020-2021 sezonu verilerine göre Türkiye'nin ithalatında Rusya yüzde 77,7 ile lider onu yüzde 9,2 ile Ukrayna ve yüzde 3,5 ile Litvanya takip ediyor.

Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Külahçıoğlu, Rusya ve Ukrayna'da yaşanan sıkıntıların Kanada ve AB ülkeleri ile telafi edilebileceğini bu anlamda Türkiye'nin bir sıkıntı çekmeyeceğini söylüyor. 160 ülkeye ihracat yaptıklarını anlatan Külahçıoğlu sektörün yeni pazar bulmakta zorlanmayacağını aktarıyor.

ku.jpgTürkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Külahçıoğlu

Bu yıl ülkelerin ellerindeki buğday stoklarının oldukça azaldığını dile getiren Külahçıoğlu, yeni üretim sezonuyla beraber durumun iyileşme göstereceğini ve fiyatlarda da yeni ve güçlü bir artış yaşanmasını beklemediklerini söyledi.

Suiçmez ise "Eğer biz buğday ekim alanlarını arttırıp aynı zamanda verimliliği yükseltecek çalışmalar yaparsak kendi ihtiyacımızı karşılama noktasında gelecek yıllarda da sıkıntılar çekmeyiz. Bugün Hindistan'ın buğday üretimindeki gücü 10 yıl önce yaptıkları buğday üretim planında saklı. Onlar bir atılım yaparak bugün bu noktaya geldiler" diyor.

BUĞDAY ÜRETİMİ HANGİ İLLERDE GÜÇLÜ?

TEPGE tarafından hazırlanan rapora göre Türkiye'deki buğday ekim alanı dünyadaki toplam buğday ekim alanının yüzde 3,2'sini oluşturuyor. Bu alan aynı zamanda Türkiye'de ekilen toplam tahıl alanının yüzde 44'ünü oluşturuyor. 2020-2021 sezonunda toplam toplam 69,2 milyon dekar alana buğday ekimi gerçekleşmişti. Bu alanda Konya yüzde 9'luk payla lider. Buğday üretiminde ilk 10'daki diğer illerin payı ise şöyle: Şanlıurfa yüzde 5,8, Ankara yüzde 5,2, Diyarbakır yüzde 3,9, Yozgat yüzde 3,8, Sivas yüzde 3,5, Tekirdağ yüzde 2,8, Çorum yüzde 2,7, Kayseri yüzde 2,7 ve Mardin yüzde 2,5.

'KONYA UMUTLU, ŞANLIURFA UMUTSUZ'

Dünyada buğday üretimi konusunda endişeler yükselirken Türkiye'nin en fazla buğday üretimine sahip olan Konya ve Şanlıurfa ziraat mühendisleri odası başkanlarına bu yılki üretim süreçleri ve sonuçları soruldu.

İki şehrin ziraat mühendisleri odası başkanı da geçmişte yaşanan kuraklığın buğday üretimine etki ettiğini belirtiyor. Şimdi gözleri bu yılki hasat aylarında. Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz, bu yıl bölgenin yağmur ve kar yağışı anlamında bereketli bir sezon geçirdiğini ve dolayısıyla yüksek bir verim beklediklerini söylüyor. Hâlâ bölgede yağışların devam ettiğini belirten Kırkgöz, buğdayın gelişim sürecinin devam ettiğini ve çiftçilerin bu yıldan umutlu olduğunu paylaşıyor.

br.jpgKonya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz

Güneydoğu illerinde ise durum aynı değil. Şanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Melik, nisan ortasında yaşanan dolu yağışının ekili alanların bir bölümüne zarar verdiğini ayrıca bahar döneminin kurak geçmesi yüzünden Şanlıurfa ve çevre illerde verimin oldukça düşük olduğunu anlatıyor. Melik, özellikle Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Batman ve Gaziantep gibi illerde artan aşırı iklim olaylarının ve etkili kuraklık dalgalarının üretim üzerinde ciddi etkileri olduğunu belirten melik çiftçinin artan maliyetler yüzünden sulama yapamadığını bununda bölgesel verimi düşürdüğünü anlatıyor.

ab.jpgŞanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Melik

'SULAMA MALİYETLERİ ARTTI'

Şanlıurfa'da 2,5 milyon dönüm araziye buğday ekimi yapıldığını söyleyen Melik, şöyle devam ediyor:

"1 ay sonra hasadına yapacağız bu ekimin. Ama çoğu bölgede verim düşük. Kuraklık yüzünden ürün yeterince gelişme gösteremedi. Çiftçiler de enerji maliyetleri yüzünden sulama yapamadı. 2,5 milyon dönüm arazinin 2,2 milyonu sulu tarıma müsait. Yani bu alanlarda sulama birliklerinin alt yapısı var. 300 bin dönüm ise kuru tarım dediğimiz sadece yağmura bağlı kalarak yetiştirme yapılıyor. Kuru tarım bölgelerinden zaten şu an kimse bir beklentide değil. Sulu tarım ise kullanılamıyor. Nedeni tarımsal sulamada kullanılan elektriğe yapılan zamanlar. Bölge Türkiye'nin en modern sulama birliklerine sahip ama kullanamıyor. Yaklaşık 230 milyon dolara yapılan bu sistemler öylece bekliyor. Zaten 1,2 milyon dönüm alana borçları yüzünden dağıtıcı şirketler tarafından elektrik verilmiyor. Şirketler çiftçiden aylık ödeme talep ediyor. Çiftçi aylık kazanmıyor ki nasıl ödesin? Biz ürünün hasadını yapınca para bulabiliyoruz. Türkiye bu alanda kendine yetebilir."

Melik, girdi maliyetleri ve diğer problemlerle beraber buğdayın artık en ucuz ürün olmaktan çıkacağını da söyledi.

Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz de çiftçiye verilecek desteklerin ve diğer ödemelerin daha önceden açıklanması gerektiğine vurgu yapıyor. Bütün ürünlerde girdi maliyetlerinin katlandığını belirten Kırkgöz, "Çiftçi ürününü kaça satacağını bilmiyor. Bilse ona göre üretim yapar. Ancak bu belirsizlik çiftçiyi zorluyor" diyor.

BUĞDAY ALIM FİYATI NE OLACAK?

Bu noktada tüm üreticilerin ortak talebi verilecek desteklerin ve ürün alım fiyatlarının daha önceden açıklanması. Şimdi buğday üreticilerinin gözü devletin açıklayacağı buğday fiyatında. Zira açıklanacak alım fiyatı buğday üretiminin teşvik edilmesi için oldukça kritik bir unsur.

Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Baki Remzi Suiçmez bu yıl çiftçinin biraz da olsa kar edebilmesi için buğdayın alım fiyatının 8 TL olması gerektiğini söylüyor. Geçen dönemde devletin ton fiyatını 2 bin 250 lira olarak açıkladığını aktaran Suiçmez, "Daha sonra piyasalarda fiyatlar yükseldi. 6 bin lira seviyelerinden ithalat yapıldı. Daha sonra bu sanayicilere neredeyse yarı fiyatına verildi. Yani devlet sübvanse etti. Bu yanlış mı? Hayır sübvanse edilmesi gerekiyordu. Yoksa ekmek fiyatları katlanacaktı. Ama kendi üreticimizin de korunması lazım. Üreticiye o fiyatlar verilse üretim daha da artacak zaten" dedi.

Bu yıl buğday alım fiyatının belirlenirken artan girdi maliyetlerinin de dikkate alınması gerektiğini dile getiren Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz, "Çiftçi maliyetini çıkaramazsa diğer dönemler de ürününe masraf yapmıyor. Siz yeterince gübre kullanamazsanız ne olur? Verim düşer. Tüm bunların dikkate alınması lazım" şeklinde konuşuyor.

Bu yıl bir kilogram buğdayın 6 lira 98 kuruş maliyete neden olduğunu söyleyen Şanlıurfa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Abdullah Melik, "Ekmeklik buğdayın 7 lira 87 kuruşa, durum buğdayının ise 8 lira 30 kurula satılması gerektiğini belirtiyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (8)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
8 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN